İki gün sonra yıldırım nikahı ile evlendikten sonra satın aldıkları yeni eve taşındılar. Taşındılar dedim, özür dilerim. Taşındık. Bana odamı gösterdiler. Eski odam kadar gösterişli ve güzel değildi. Neyse burada pek kalmayacağım diye düşünmüştü.
Eşyalarımı yerleştirdikten sonra yatağıma uzandım. Tam gözlerimi kapatacakken kapı açıldı. Kimin geldiğini görmek için kafamı kaldırdım. Siyah saçları gördüğümde Suratı-Götüme-Benzeyen-Yeni-Koca'nın geldiğini anladım. Hem fark ettiyseniz ismini bile güncelledim.
Yatağımın yanına geldi ve dizlerinin üstüne çöküp bana baktı. Ben de kalktım ve bağdaş kurup söylediklerini dinledim.
"Bak Peter, beni sevmeye bilirsin. Bana 'baba' demeyebilirsin ama en azından benim evdeki varlığımı kabul et. Olur mu?"
Sustum, beni anlayabilecek mi diye düşündüm ama olmadı. Gözlerimdeki "Olmaz." diye attığım çığlıkları göremiyordu. Bana Tony veya Steve kadar yakın değildi. Sustum. Sadece sustum.
"Benimle konuşmayacak mısın?" dedi.
Ona bakarak gözlerimi kıstım. Beni anlayamadığı, bana iyi bir baba olamayacağını bilse de aynı evde yaşamaya zorladığı, ailemi dağıttığı, babamla evlendiği için onun da suratına tükürdüm.
Kapıda bizi izleyen Steve'i o an fark etmiştim. "Peter!" diye bağırdı. Yanıma gelip hiç yapmadığı bir şey yapıp bana tokat attı ve Bucky'nin elinden tutup onu dışarı çıkardı. Kapıyı kapatırken, "1 hafta cezalısın." dedi.
İşte o an cezamı değil ölüm fermanımı açıklamıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
FAMILY | SUPERFAMILY (DÜZENLENİYOR)
FanfictionMerhaba, Ben Peter Rogers. Soyadıma şaşırdınız değil mi? Evet, ben Steve Rogers'ın oğluyum. Benim hayatım çok normal (!) iken bir anda sizin heyecanla izlediğiniz ve biz kahramanların savaşını anlatan o film ile değişti. İlk olarak filmde bir çok şe...