AŞK FAKİRİ (TAMAMLANDI)

Sakar Karım

Elif

Toğrağın yanağıma kondurduğu öpücükle  gözlerimi kısa süreliğine kapattım ve açtığımda kader merdivenlerden iniyordu .

O kıza baktıkça içimde sıkıntı oluyordu kıskanıyor muydum acaba yok ya sonuçta kız mecburen geldi evimize başka ne olabilirdi ki boşuna kendi kendimi kuruyordum .

Kaderin gelmesiyle toprağın yanından ayrılmak istesemde o belimdeki eliyle buna izin vermiyordu .

"Hangi üniversitede okuyorsun kader "

"İstanbul teknik üniversitesinde  elif abla "

Kaderin abla demesiyle gülümsedim ve toprağa baktım o ise telefonuyla uğraşıyordu .
Kaç yaşında acaba  aman neyse ,  kızı bozmayıp konuşmama devam ettim .

"Hmm ne güzel "

Toprakla evlendikten sonra üniversite hayalim bitmişti ona devam etmek istediğimi söylesemde izin vermiyordu bende açıktan okumaya karar verip evim ve kocamla ilgilenmeyi seçtim .

"Neyse , aşkım istersen sofraya geçelim , kaderinde karnı acıkmıştır  "

"He  yok elif abla biz toprak abimler birşeyler atıştırdık dışarıda "

Elinin tersiyle önüne gelen saçı geriye attırdı ve gülümsedi .
Benimse yüzüm düşmüştü ama toprak bana arkadaşlarımla oturuyorum dedi bu işte bir iş vardı yüzümü toprağa çevirdim ve gözlerine baktım o ise kadere kaşlarını çatmış ona bakıyordu .

"Öylemi ozaman ben sofrayı toparlayayım "

"Gerek yok canım ben birşeyler atıştıracağım istersen birlikte yiyelim yemeğimizi "

Kafamı salladım ve koltuktan kalktım hazırladığım masaya geçtim ve sandalyeme oturdum toprakta karşımda ki sandalyeye oturdu .

Ve tabağına hazırladığım yemeklerden koydu bende kaşığımı alıp çorbaya daldırıp ağzıma götürdüm .

"Ellerine sağlık sevdiğim "

"Afiyet olsun "

Morelim çok bozuk olduğu için yüzüm asıktı çorbadan bir kaç kaşık daha aldıktan sonra sofradan çay suyunu koymak için kalktım ve mutfağa geçtim .

Belimi  tezgaha dayadım ve iki ellerimide tezgahın ucunda birleştirdim  kızgındım ama neye kızgın olduğu henüz bilmiyorum .

Toprağın mutgağa gelmesiyle ne ara yanağıma damladığını anlamadığım gözyaşımı elimin tersiyle sildim ve arkamı dönüp çaydanlığı aldım ve musluğu açıp suyu doldurdum .

Belimde  hissettiğim elle gözlerimi kapattım ve bir damla yaş aktı gözümden elimdeki çaydanlığı tezgaha koydum .

"Neden  seni aradığımda kaderle birlikte olduğunu söylemedin "

"Onunla sonradan karşılaştım  bir akrabamız sayesinde  "

"Yine de söyleyebilirdin toprak ,  ondan önce senin ağzından duysaydım en azından haberim olurdu bende küçük duruma düşünmezdim "

Kolumdan tutup beni önüme çevirdi .
Başımı eğdim kızgındım ona söyleseydi bende o kızın yanında küçük düşmezdim .

İki parmağıyla çenemden tutup başımı kaldırdı ve dudaklarını göz kapaklarıma bastırdı .

"Ağlama güzel gözlüm , özür dilerim haklısın söylemeliydim ama o ara unuttum  , çok özür dilerim affettin mi  "

Gülümsedim ve başımı salladım çok çabuk yelkenleri suya indirmiştim .
Ama artık tartışmaktan yoruldum ve bıktım bu yüzden  artık çok çabuk kabulleniyordum .