*Bölüm-35*

27 7 9
                                    

2 Yıl sonra;

"Hadi Amelia! Kalk artık şu yataktan. Fosilleşmiş yaratıklar gibisin."

Kulaklarımı patlatan, başımı şişiren sesle yüzümü buruşturup yorganı kafama kadar çektim.

"Beni rahat bırak Leigh, ölene kadar uyumak ıstiyorum."

Mırıltımı ben bile ayırt edemezken Leigh üstümden yorganı çekti ve kafamın altındaki yastığı aldı.

Derin bir iç çekip ofladım. Boş bakışlarım karşımda ki duvarı delip geçerken, Leigh "Bugün seninle alışverişe çıkacağız,söz verdin Amelia. Koca kıçını kaldır ve hazırlan. On dakika içinde aşağıda olmazsan seni sürükleye sürükleye o adamın evine götürürüm." diyerek odafan çıktığında gözlerimin hemen dolduğunu hissettim.

Pis herif! Madem böyle yapacaktın, ne diye başından o mesaja cevapvermiştin ki?!

Sinirle nefesimi verip yataktan kalktım. Bu sırada yatağımın karşısında ki aynada kendimi görünce yerimden sıçradım.

Uyumaktan göz altlarım şişmişti. Yanağımda kocaman yastığın izi vardı. Topuz yaptığım saçlarım karman çorman olmuştu. Eşofmanım'ın ise bir bacağı yukarı doğru sıyrılmıştı.

Gerçekten korkunç görünüyordum.

Yavaş adımlarla banyoya girip suyu açtım. Bir duş alsam iyi olacaktı.

Banyoda kısa bir duş alıp hemen üstüme siyah bir pantolan ve bordo bir tişört giydim. Saçımı da tepeden bağlayıp kenarda duran ayakkabılarımı giydim. Tamamen hazır olduğumda aşağı doğru inmeye başladım.

Leigh üstüne sade bir elbise giyip yeşil gözlerini belli eden bir makyaj yapmıştı. Beni gördüğünde "Hazırsan çıkalım?" dediğinde kafamı salladım.

"Kahvaltıyı da orada mı yapacağız?" diye sorduğumda ise kısaca olumlu cevap verdi.

Beraber garaja indik. O arbanın sürücü koltuğuna geçerken bende yanında ki koltuğa geçtim ve alışveriş merkezine doğru ilerlemeye başladık.

"Bugün oraya süpriz bir ünlü gelecekmiş."

Leigh, heyecanla konuştuğunda gözlerimi devirdim. "Ünlülerle aram iyi değil."

Bu sefer o göz devirdi. "Bence artık bunu atlatmalısın."

"Atlattım zaten."

"Hı-hı."

Araba alışveriş merkezinin önünde durdu. Etraf o kadar kalabalıktı ki; arabayı park edecek yer zor bulmuştuk.

"Vay canına." Leigh'in mırıltısını işittim.

Kol kola içeri girdiğimizde sıcak hava bizi karşıladı.

"Oha."

Merakla Leigh'in gösterdiği yere baktığımda ağzım istemsizce açılmıştı.

Herkes, yani çoğu kişi, bir yerde toplanmış, çığlık çığlığa bır şeyler söylüyorlardı.

"Hadi bizde gidelim."

Leigh kolumdan sürükleyerek o tarafa doğru gitmeye başladığında itiraz etmedim. Çünkü; kimin geldiğini bende merak ediyordum.

Zar zor kalabalığı aştığımızda arkamdan itilmemle yeri boyluyordum. Ayağa kalkıp sinirle bağırdım. "Yavaş be!"

O sırada Leigh yanımdan kaybolmuştu . Süper! Bu kalabalıkta bul bulabiliyorsan.
Bakışlarımla etrafı tararken bağırılan isimle yere çakıldığımı hissettim. Herkes, "Vini!" diye çığırıyordu.

Boğazıma oturan yumruyla tam gitmek üzere arkamı dönmüşken gördüğüm gözlerle dondum kaldım.

İnsanların sesleri buğulanmıştı. O herkese gülümserken, benimle göz göze geldiğinde yüzündeki gülümseme solmuştu.

my love √ ueharaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin