....
O gün antrenmanda sıradanın dışında hiçbirşey olamış , acı çekmekten zevk alırcasına antrenman yapıyorduk.
Ve bulunduğumuz salonda ,başka sporlarda yapılıyordu. Ama onları gördükçe ,kendimde ayrı bir özgüven ve güç hissediyordum . Çünkü onlarında yaptığı da spordu bizim de , fakat bizi onlardan ayıran özellik; hiçbir zaman ,hiçbir şeyin basit olmamasıydı. Herşeye zor yoldan ulaşıyorduk ve buda bizi hayatta daha güçlü kılıyordu . Antrenmanlar iletlemişti artık, yeni değildik ve oyun oynamıyorduk, güreşin içindeydik. Bu lanet olası hastalık benimde bedenimi sarmıştı, bu sporun hayatımı bu kadar değiştireceğini tahmin bile edemezdim .
Aradan 3 hafta geçmişti ve artık zayıf halkalar birer birer kendini belli ediyor ve dökülüyorlardı. Onlar şampiyon olamayacak kadar güçsüz karakterlerdi ,ancak bunu inananlar ve hayallerinden vaz geçmeyenler yapardı .
Halille hep yarış içindeydik en iyi arkadaşım olabilirdi ,sonuçta aynı kilodaydık ve benim rakibimdi. Deliler gibi boğuşuyorduk güreşten ziyade.Ama oda bu zor antrenmanlardan sonra bahaneler üretmeye başlamıştı.
Herzanan olduğum gibi yine yalnız kalmış , bir başıma yürüyordum. hiçbir zaman yanlız olmadım ve buna fırsatta tanımadı güreş ,güreş benim en yakın dostum ve arkadaşımdı .Ardından halile sorduğumda
-kanka bilmiyorum neden gelmediğimi ,sakatlanırım filan.
Diyordu.
artık oda bahanelere sığınmıştı . Diyecek birşeyim yoktu hayatta herkes kendi çizgisini belirler dostlar sadece yardımcı olur .......
Çevrem baya genişlemişti ve kendimden yaşça, büyük kişilerle takılmaktan zevk almışımdır herzaman .
Benim arkadaşlarımın çoğu abilerimdi . Bilmiyorum neden böyle olduğunu belki hayat beni daha olgun davranmaya itmiştir , yaşadığım acılarlardan dolayı.Okulun kapanmasına yakındı ve o ay il turnuvaları vardı .Aydın hocaya sorduğumuzda ise bize olmaz daha hazır değilsiniz diyordu ,adam sonuçta milli takım antrenörlüğü yapmış ,vardır bi bildiği dedik. ve bekledik .partnerlerim değişmişti
Değişik insanlarla kardeş gibi olmuştuk .Çünkü güreş öyle bir sporki rakibinle kardeş olursun tenin, tenine değer, terleriniz karışır, iğrenmessiniz. Belli bir zaman sonra kardeş olursunuz, sporun olgunluğuna varmış olursunuz.
......
Okulda davranışlarım değişmişti benim gibi hırçın yerinde duramayan çocuk , çok sakinleşmiş ve yatışmıştı. Artık insanlarla konuşmaktan zevk almıyor ,kimin ne yapmak istediğini sadece düşünüyordum ,kafamda kurguluyordum .insanların neler yapabileceğini sezmek.
Spor insanın karakterinide değiştiriyordu ve ben buna o zaman inanmıştım.Artık sadece antrenmanları düşünüyordum, dersleride iyice sallamıştım zaten, yılın sonu gelmişti.
Güreşçi abiler beni alıyor 7 km lik dağ koşusu yapıyor , deparlar atıyor ve çılgınlar gibi antrenman yapıyorduk beni normal insanlardan ve normal hayattan soyutlayan buydu antrenman . Işte benim dünyama hoşgeldiniz..............
Salona kızlar gelmişti ve benim hiçbirşey umrumda değildi kafakol çalışıyorduk ve benim ismimi sotmuşlar, ferhat gelip
-kızlar seni sordu
-abi çok konuşuyosun ne kızı saçmalama, ben uğraşmam öyle işlerle .
-olum sana uğraşıyorsun diyen oldumu, sordu işte ,hadi çok konuşma antrenmanını yap yoksa seni salto manyağı yaparım .
Sanki ben konuşuyordum , beni konuşturan oydu , haklı olanda oydu.Neyseki özgüvenim tamdı, salonda çocukların lideri bendim ve bunu hakediyordum en azimli çalışan bendim yani gözde bir sporcuydum .
Yaz iyice yaklaşmıştı ve daha dün çekinerek girdiğim salon, küçücuk yaşta benden soruluyordu (tabi büyükler ve aydın dal dışında)
Benden 1 yaş büyükler bazen bana abi diyordu bu iyimiydi ,yoksa kötü birşeymiydi bilmiyorum ,ama benim çok hoşuma gittiği kesindi.Okul olmadığı için milli takım kampı gibi çift çalışıyor, birazda yıpranıyorduk .
Sabah akşam salondaydım eve sadece yemek yemek için gidiyordum annem haklı olarak kızıyordu ,"bu kadar zorlama" diye ama bazı şeylerden, fedakarlık yapabilirdim .Bu benim hayatım, boş boş oturup paslanacağıma birazcık yıpranırım;)
Ve ben o yıl okul değiştirecektim, yeni arkadaşlarım olacaktı ,evet bu eski sınıfıma göre daha iyi olurdu, bundan emindim.
........
Antrenmanlarfa ismail diye bi çocukla tanışmıştım ve güreşte yanıştığınız bir arkadaşınızla 5 antrenman yapsanız beş yıl tanışıyor gibi olursunuz .
Çok samimiydik, hep beraber dolaşıyorduk bize hadi güreşçi birazda bize hareket göster diyenlere tüm bildiğim acı verici hareketleri yapıyordum , ve bidaha benimle uğraşmaya cesaret edemiyorlardı.Yine yolda yürürken ismailin arkadaşı ismaille şakalaşıyordu ,ama çocuğu öyle eziklenişlerki nsık tokat atıyordu garibimde sesini çıkartamıyordu .
Ben hemen atıl "hayırdır "dedim ve çocuk sanane işine bak demişti.Kavgada yumruklar sayıyılmaz ,ben güreşçiyim, yumruk atmayıda bilmem ,direk ayaklarına dalarak çifleyip yere yapıştırmıştım . İsmailde daha sonra bişey yaparmı korkusunun heycanı ile ,iki tane yapıştırıp dur yapma çocuğa diyordu, bu aslında çok komik bi durumdu. ama öyleydi . Hayatta güçlü olan güçsüzü eziyordu ve bizim ezilmememiz gerekiyordu .
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GÜREŞÇİ
Novela JuvenilHer sabah kalktığımızda aynada baktığınız surete tahammül edememek nasıl bir duygu? arkadaşının olmaması , kilolarınızla barışmak zorunda kalmak, insanlar tarafından dışlanmak , kimseyle konuşamamak , konuşurken insanların yüzüne bakamamak , bir ko...