İSTANBUL

565 44 44
                                    

Multi:ÖZGE DEMİRKOL😈(Kötü kızımız)

  Bugün günlerden cuma. Sonunda okulun ilk haftasını bitirebilmiştim. Geçen gün ki kavgadan sonra o kızlarla da hiç görüşmemiştik. Eren desen zaten okulun ilk haftasından devamsızlığa başlamıştı bile.

  Bugün okuldan sonra İstanbul'a gidecektim. Bu yüzden biraz heyecan vardı üstümde. Beril'i ve ailemi daha şimdiden çok özlemiştim. Bu yüzden hafta sonunu onlarla geçirmeye karar verdim.

  Babama İstanbul'a döneceğimi söylediğimde bana hemen bu akşam için bir uçak bileti almıştı. Ben de sabah erkenden kalktım ve bavuluma birkaç kıyafet tıkıştırdıktan sonra bavulumu binbir zorlukla aşağı kata indirdim. Sonra da kapıdaki korumalardan birine seslendim ve bavulumu arabaya yerleştirmelerini söyledim.

  O sırada geç kalmamak için hemen odama çıktım ve üzerime ; siyah bir pantolon  ile yine siyah bir kısa kollu giyip ,saçlarımı da  at kuyruğu şeklinde bağlayıp evden ayrıldım.

   Melis ve Deniz bugün erkek arkadaşlarıyla buluşmak  için evden erken çıkmışlardı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

 
  Melis ve Deniz bugün erkek arkadaşlarıyla buluşmak  için evden erken çıkmışlardı. Ben de hemen arabama binip okulun yolunu tuttum. Okula geldiğimde hemen sınıfa girdim ve Tuğçe'nin yanına oturdum. Tuğçe ile biraz konuştuk ve ona 'bugün İstanbul'a döneceğimi' söyledim. O sırada hoca derse girdi.

  Bu hocaları da bi türlü anlayamadım gitti. Biz olmuşuz üniversiteli. Bunlar hala ilk haftadan ders işlemenin peşindeler...

  Etrafıma bir göz attığımda Eren'in bugün de gelmediğini fark ettim. Bu çocuk olmadan sınıfta bir uysallık olur sanıyordum. Ama tam tersi sınıfımız yine coşuyordu bugün.

  Sonunda okul bittiğinde sakince arabaya doğru ilerlemeye başladım. Uçağın kalkmasına daha 45 dakika vardı ve havalimanı 20 dakikalık bir mesafede olduğu için biraz rahat davranıyordum.

   Arabanın yanına geldiğimde gördüğüm manzarayla olduğum yerde donakaldım. Şu an karşımda tekerleri patlamış bir araba vardı ve bu araba maalesef ki benim biricik arabamdı.

  O an kan hızla beynime hücum etti ve yerimde duramayıp hemen otopark görevlisinin yanına gittim. Adam beni gördüğünde telaşla suratıma baktı. Allah bilir şu an suratımda nasıl bir ifade vardı?
Ben de hiç beklemeden ellerimi savaşa gider gibi sallayarak konuşmaya başladım.

"Benim arabam sabah sapa sağlamdı. Şimdi bir geliyorum ki tekerler pert!!" dedim tehtidkarca.

"Hanımefendi bakın bizim yapacağımız bir şey yok. Akşama kadar burada duruyoruz ve geleni gideni izliyoruz ama kimse böyle bir şey yapmaya kalkamaz." dedi.

  "Ya siz neyden bahsediyorsunuz? Ben kendim mi patlattım tekerleri?! Bunu mu demek istiyorsunuz?"  dedim bağırarak.

  Adam sonunda dayanamayıp "Ne yapabiliriz efendim? " diye sorduğunda hemen " Kamera kayıtlarını istiyorum." dedim.

YENİ OKUL YENİ HAYAT Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin