Mükemmel Dünya

Bölüm 71 - Güzellik

Küçük adamın geniş gözleri parlaktı ve canavar cilt kıyafetleri yıpranmıştı. Bu kadar utangaçlık ve sadelik, bu grubun gülümsemesine neden oldu.

"Küçük kardeş utangaç, çok tatlı" Kurşun kadın hafifçe güldü. Bir rippled öğrencileri dolaşırken kirpikleri titrildi. Büyüleyici saf beyaz yüzü, duygusal açıdan dokunan bir parlaklık ile parladığından köpüklüydi.

Küçük adam başını çizmiş ve çok söylemeden aptalca güldü. Yanındaki Tüylü Top, cansız bir şekilde omzuna koyan akılsız küçük bir canavar gibi daha aptalca görünüyordu.

"Çocuk, gerçekten o kadar basit değilsin. Vücudundaki kan lekelerine baktığınızda, çok kısır kuş ve canlı canavarları öldürdün mü? "Yaşlı kadın konuştu ve gözlerindeki gümüş semboller derin ve anlaşılmaz bir ışıkla titreyerek insanları titredi.

"Doğru! Dağlarda çok tehlikeli ve çok kısırdır. Ben sadece pasif bir şekilde dövüşebilirim. "Küçük adam dikkatle başını salladı.

"Küçük kardeşim, büyükbabandan birkaç gün ayrıldın mı? Aksi takdirde, canavar cildiniz nasıl böyle giyilebilir? "Kurşun kadın hafifçe güldü. Gözlerinin içindeki parlaklık rüya gibi görünüyordu ve o kadar güzel ki insanların kalbini titredi. Hatta halkın ifadeleri onun tarafında değişti.

" En dede eğitimi için beni buraya getirdi. Bu şiddetli ve zorlu yolculuk sırasında yalnızca kendime güvenebileceğimi söyledi. Eğer hayatım tehlikeye atılmazsa, umurunda değildi "dedi. Küçük adam bir şey gizlemiyormuş gibi son derece dürüst görünüyordu.

Gruptaki herkesin kalbi titriyordu. Nasıl baktığınız önemli değil, acımasız bir eğitim vermek için bir çocuğu bu büyük çölde bir yolculuğa çıkarmaya cesaret eden herhangi bir kişi son derece üst düzey bir uzman olmalı.

Yaşlı kadının gözleri gümüş, semboller güneşin ayın akışı ve akışı gibi dönüyordu; Onun aura çok güçlü idi. Başını salladı, çünkü çeşitli soyluların göze çarpan öğrencileri eğitilirken onlara eşlik eden dehşet verici uzmanlara sahipti. Ancak, kısır kuşlar ve ateşli canavarlarla savaşırken bir çocuk yolunda korkunç bir çorak topraklarda yalnız kalmasına izin verilmesi hala çok nadirdir.

Orta yaşlı bir adam başını salladı ve "Son yıllarda, bu engin araziden çıkan sıradanları aşan birkaç çocuk vardı" dedi. Kıdemli bir kişinin gözetimi olmaksızın, kıtlara başarıyla geri dönmeden önce her türlü kısır kuş ve canlı canavarlar ile savaşırken yüzlerce bin li'yi geniş bir arazide dolaştılar.

Açıkçası, bu grup insan basit değildi. Küçük adam çok sade bir şekilde davrandıysa da, hepsi çok akıllı olduğundan ona tamamen inanmadılar.

"Küçük kardeşim, cennet gibi çarpıtılmış cennetten biri olmamalı mısın? Büyük çölde yüzlerce bin lirayı yetişkinlerin koruması olmadan kendiniz gezmişsinizdir. "Güzel ve hızlı konuşan kadın konuşurken güldü. Uzun siyah saçlarıyla oynadı ve peri'sini beyaz kulaklar gibi gösterdi. Çok küçük bir hareketti, ancak gözlemcilerin kalplerinin çoğunu taşındı.

"Yüzbinlerce li'yi yalnız geçerken gerçekten güçlüler. Arkaik Soylardan gelmekten korkmuyorlar mı? "Küçük adam şok edici bir şekilde genişçe baktı ve dedi.

İnsanlar grubu, sözlerine inanarak her birine inandı, çünkü bu göz çifti öylesine saftı ki ipucu içermiyordu. Doğal olarak insanlardan kolayca olumlu bir izlenim ve güven kazanabiliyordu. Yalnızca vahşi dağlardan yüzbin lı geçebilen bir çocuk. Bu ne kadar şaşırtıcıydı? Böyle bir insana rasgele nasıl karşılaşabilirlerdi.

Birdenbire genç kadın taşındı. Kalçaları bükülürken beyaz elbiseleri parlıyordu. Bütün vücudu hassas bir söğüt ağacı gibi yaklaştı. Saf beyaz yeşim kolu ile küçük adamı vurdu.