Mükemmel Dünya

Bölüm 129 - Sınırlı

Bu çocuk çok alçakgönüllülük gösterdi. Nasıl davranır böyle? Rain Clan üyelerinin hepsi küfrediyorlardı. Bu gerçekten Void God Realm'den gelen çılgınca çocuğa layıktı. Kısa sürelerle sadece temas kurmuşlardı, ancak ellerinden gelenin en iyisine tanık oldukları zaten.

Yu Zimo'nun kalbi tamamen bozukdu ve vücudu etrafındaki sembollerin hepsi kararsızdı. Öte yandan küçük adam şiddetle saldırdı. Şimşekler, çizgiler çöktüğü zaman şeritler halinde billows gibiydi.

Peng

Alınmış antik kaydırma hasar gördü ve kar beyazlı ve enfes bir ceset düştü. Yağmur Klanının kadın zekası korkaklıkla soluk döndü. Küçük adam hızlı ve şiddetli saldırı fırsatı yakaladı. Şimşik birbirine sarılıp, bu alanın gelişerek yanmasına neden oluyordu.

"İlerleyin!"

"Herkes birlikte dışarı çıkıp kafa tutsun!"

Gölün yanında, bu dahiler yüksek sesle bağırdı. Vücutlarının tamamı, birlikte ilerleyen sembollerle titremeye başladı. Engellemek ve küçük adamı öldürmek istediler, kesinlikle Yu Zimo'nun düşmesini görmek istemiyorlardı.

Weng

Küçük adamın hızı hızlıydı. Rain Clan'ın dahi kadını yenildikten sonra, bir adım ilerledi. Bir yumruk dışa doğru parçalandı, parlaklığı vücudunu saran sembollerin dışında parçalandı.

Yu Zimo kanı öfkelendiriyordu, bu kan döküp pırıl pırıl ve lekesiz beyaz göğsüne damladı, son derece göz alıcı bir sahne yarattı. Tuhaf ışık telleri, küçük adamı yakalamak için ağlara karışan gözlerinden fırladı. Bu onun psişik kıymetli tekniğinin son saldırısıydı; Eğer bu başarısız olursa, yenilgiyi kabul etmek zorunda kalacaktı.

Küçük adam sıktı yumruk ışık yaydığı, doğrudan web saldıran. Onun gücü en ufak bir ürpertiye bile girmedi, daha önce olduğu gibi ileriye doğru saldırdı. Yıldırım parlaklığı örtülmüş olsa da, yumrukların korkunç ilahi gücü kaldı.

"Fok balığı!"

Yu Zimo'nun ağzından ilahi bir ses patladı, kendini savunmak için her şeyi tüketti. Bir çift yeşim taşı geçti, beyaz ve göz kamaştırıcıydı. Parlak ve saydam parlaklık ile titredi, yumruğunun gücüne direnecek şekilde vücudunun önünü tıkıyorlardı.

Kacha

Temas kurduklarında kolu kırılmıştı. Vücüdundan şiddetli bir şok dalgası iletildi ve şiddetle sallandı. Ağzının köşelerini kanla taştı. Kulakları wengweng sesleriyle çaldı ve bütün iskeleti sanki parçalara ayrılmış gibi hissetti.

Bu durdurulamayan bir ilahi güç dalgasıydı. Dört ekstremitesinde ve yüzlerce kemikte muazzam gücü dağıttığı gerçeğinden ötürü değilse, kolları kesinlikle korkunç bir duruma düşmüş olurdu.

Fiziksel anlamda küçük adam saf kanlı bir Arkaik canavarınkiyle savaşabilirdi. Böyle bir insan kimliğine çarpmak doğal olarak çok daha üstün olurdu. Bir dahi olmasına rağmen, fiziksel bedeni onunla uyuşamadığı için hala yetersizdi.

Yu Zimo, ağzından kanı öksürerek yatay bir şekilde uçtu. Bir çift derin ve hızlı öğrenci şok bir ifadeyle karşılaştı. Şimdilik gördüğü o deli fiziksel güç, birkaç yıl önce Shi Yi'den tecrübe ettiği şeydi. Bu çocuğun da böyle olması beklenmiyordu.

"Su yılanı bel kardeşi, nereye gidiyorsun?" Küçük adam seslenerek onu alay gibi gösterdi. Bununla birlikte, ışık patlamasıyla ilgili bir başka ilginç patlama gördü ve bir başka yumruk patladı. Üstelik, son ölümcül darbeyle uğraşmayı amaçlayan altın çift kemik makası ve Suan Ni aynası da yükseldi.