Giriş bölümünün devamı umarım beğenirsiniz. 😊
Umarım beni de tek kurşunla yok edersin."
"O kadar kolay değil"dedi Karan ürkütücü bir ses tonuyla.Derin o an gerçekten de o kadar kolay değildi.
______________________Tek bir an bile umut uğramadı Derin'in kalbine.O umut etmeyi ailesi gözleri önünde katledilirken bırakmıştı.Artık yaşamayı umut etmeyecekti.Biliyordu Karan birazdan onun canını alacaktı.Deniz gözlerinden sicim gibi akan yaşlarla gözüne bağlanan kumaş parçası sırıl sıklam olmuştu.Ama yine de yardım edin diye bağırmıyordu.Annesine kavuşacaktı o bugün.Karan sonunda doğru bir şey yapacak ve birbirinden ayırdığı aile üyelerini tekrar birleştirecekti.
"Ağlamaların faydasız küçük kız.Bu hayat senin için burda son buluyor. Nedenleri ve niçinleri diğer tarafta ailene sor.Onları neden öldürdüğümü sana annen anlatsın."dedi Karan.Şuh bir kahkaha atarken.Herşey zaten o kadın yüzünden başlamamış mıydı?
"Ne diyeceğim biliyor musun Karan? Son bir iyilik yap gel ve kafama sık."
Derin artık bu adamın kahkahalarına dayanamıyordu.Ne için getirmişti bu pislik onu buraya?Öldürmek için.O zaman ne bok yemeye öldürmüyordu."Bana şarkı sözleriyle konuşman o küçük beyninin daha kendine ait cümle kurman için bile yeterli olmadığını çok güzel kanıtlıyor küçük."dedi ve tekrar bir kahkaha attı Karan.Eğleniyordu.Yıllar sonra ilk defa böylesi eğleniyordu.Devam etti konuşmaya pervasızca.
"Ama ne yazık ki sana iyilik yapacak bir adam değilim ve kafana sıkmayacağım."Cevap vermedi Derin.Az sonra arkasından gözlerini çözen bir el hissetti.Saniyeler sonra kumaş parçası gözlerinden yere doğru yol almıştı.Gözlerini açtığı an görüş alanı bulanık bir hal aldı Derin'in.Sakin sakin tekrar denedi gözlerini açmayı. Görüşü net bir hal alınca onu gördü.
Karan'ı.Sanki yıllar ondan hiçbir şey çalmamıştı.Yıllar önce kendisini kandıran adama baktı Derin.Yoktu işte Karan'ın gözlerinde en ufak bir merhamet yoktu."Hala mı küçük?Hala bana hayran mısın?Aileni öldüren adamı hala seviyorsun yani."şaşkındı Karan.Neyse ki ustalıkla duygularını saklayan bir adamdı.Derini başka şartlar altında tanısaydı belki onu hiç kırmaz hayatına bu denli girmezdi.Ama kader cilvesini yapmış ve bu masum kızı bir katilin eline teslim etmişti.
"Seni sevmiyorum Karan.Asla ailemin katilini sevecek kadar ucuz bir kız olmadım."dedi Derin.Sanki bu Karan'a değil de kendine söylediği bir cümleydi.Kendi inanmak istediği şeyleri dilinden dökmüş gibiydi.
Birşey demedi Karan.Biliyordu Derin hala kendisini seviyordu.Ama ne yazık ki onu öldürmekten vazgeçmeyecekti.Intikam ateşini söndürmek için son alacağı kalp kendine aşık bir kalp olacaktı.Yavaş yavaş kızın ellerini çözdü.Ve onu bağlı olduğu sandalyeden kurtardı.
"Seni burada öldürmek içime sinmedi küçük.Boğularak ölmek deniz gibi bakan bir kıza ceza değil ödül olur."dedi Karan.
Bir zamanlar Derin ona boğularak ölürse korkmayacağını anlatmıştı ve bunu yeni anımsıyordu.Neden diye sormuştu o gün Karan şaşkınlıkla.Hangi kız boğulmak isterdi ki?Derin ise ona annesinin kendisine deniz gözlüm diye seslendiğinden bahsetmişti.
''Deniz zaten benim yani su.Su suyla ölebilir mi?"demişti Derin gülümseyerek.Nitekim doğru da söylemişti."Gel benimle Derin.Sana kaybolduğun karanlığın sebebini gösterdikten sonra canını alacağım."dedi Karan.
Hiç tereddüt etmedi Derin.Hemen Karan'ın peşine takıldı.Gerçekten kaybolduğu karanlığın sebebini merak ediyordu.
Villanın içine giren Karan'ı takip eden Derin gözlerinden akan yaşlarla beraber yürüyordu.Ikinci kata çıktıkları zaman bu tanıdık villaya şuan çok yabancıydı.Duvarlar aşinası olduğu gri renkten beyaza dönmüş dekor değişmişti.Öyle dalmıştı ki Derin ona yaklaşan Karan'ı görmemişti bile.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARAN
Teen FictionBu hikaye öyle bir sonla bitti ki,iki ruh da kendini siyaha teslim etti.