Gerçekler

121 9 2
                                    

Fotoğraflara bakarken hafızam yerine gelmeye başladı. Bu gece hiç uyumadım. Sadece okudum ve inceledim. Fotoğrafların altında minik Notlar vardı. Albümün sonlarına doğru gelmiştim. Aile fotomuzu gördüm. Ablamın, babamın ve benim üstüme çarpı konmuş ve arkada slenderman'in bir resmi çizilmişti. Altında yazan şuydu.
"Bu resmi oğlumun odasından kurtardım. Yanıma çok az şey alabildim. Galiba bunu çok önceden hissediyordu." Bana tam olarak ne olmuştu anlamadım. Anlaşılan odama bi göz atmak zorundaydım. Ayağa kalktım. Ben D. yanıma geldi.
-Yine mi oraya gidiyorsun.
-Evet sana ne?
-Rövanş istiyorum. Bende gelicem.😈😑 yoksa seni slenderman'e söylerim.
-Gel bana uyar zaten. Annem sevinir. Bende nasıl yenildiğini görürüm.😏
-😡 Çok gıcıksın Toby.
-Hey bana abi de ben senden büyüğüm.😏😏
-😑
-E oturmaya mı geldik.(bu sözü biraz değiştirdim.😄. Aslında E hadi gidelim.)
Sonra yola koyulduk. Annemin evinin kapısını çaldım.
-Kimsiniz?
-Selam biz geldik.
Clock kapıyı açtı ve üstüme atladı. Yere düştüm.
-Hoş geldin bak nasıl olmuşum.😆
Üzerinde sonradan benim olduğunu anladığım zürafalı bi pijama vardı.
-😉Çok güzel olmuş.
-Yuppi. Annen çok kafa dengi. Birde zürafa şeklinde kurabiye yaptık.😄😃🍪
-(Ben D.) Bende rövanş için geldim.😑
-Hoş geldin.😉(Annem.)
-Anne Liu nerde?
-Ha Jeff oğlum geldi. Odasında konuşuyorlar.
-Anne ne yaptın!
-Ne yaptım.
Annemde endişelenmişti. Hemen Liu'nun odasına koştum. Doğruydu Jeff bıçağını çekti ve bir şeye sapladı. Liu tam önündeydi.
-Jeff yapma dur!
-A hoş geldin Toby bak bizde Liu ile oda aburcubur partis veriyorduk.😃😄😁😂🥞🍩🎂🍰
Önlerinde yemekler vardı. Jeff ise az önce Liu'yu değil pastayı kesmişti. Annemler yukarı geldi.
-Liu, Jeff hemen aşarı geliyorsunuz! Odada yemek yenmez.😡
-Peki Toby'nin annesi.
-Tamam hanım efendi.
Sonra da ikisi birden aşarı indi. Annem bana döndü.
-Demek evin önemli kurallarını hatırlamaya başladın. Üstelik bunlara hiç uymuyordun.😏
-Anneeee.😅
Clock bana bakıyordu ve gülüyordu.
-Atariyi kurdum. Rövanş için hazırım!!!!!!!😑😠
-Hadi siz odanıza geçin bende Ben'i yenip gelirim.😎
Annem aşarı inince. Biz de benim odama geçtik. Odam çok tanıdık geliyordu. Evin en az hasar alan yeri burasıydı. Sadece kapı yenilenmişti. En azından annem öyle söylemişti. Yine yatağa oturduk.
-Hey Toby burası Harika niye burdan ayrılmıştın.😄
-Hatırlamıyorum. En eski hatırladığım şey ormanda bizimkilerle yerde yattığımız sonra Slenderman'in bize görev filan vermesi. Ama şüphelendiğim bir iki şey var mesela babam nerde? Onun üstünde çarpı vardı. Bakalım ablam ölmüş. Ben Proxy olmuşum acaba babam a ne oldu.
Clock bir anda susmuştu.
-Hey bildiğin bir şey mi var? Dünde böyleydin.
-Şey Toby. Babanı se-sen...
Annem odaya daldı. Ben cümlesini tamamlamasını bekledim ama annem gelince sustu.
-Toby. Ne oldu gelinime niye üzgün bakıyım.😊☺️😉
-Anne acaba babam nerde?
-O mu? Babana ne olduğunu hatırlamıyor.
-(Jeff içeri daldı)E babasını o öldürmemiş miydi?😶
Efem. Bende hat kopmuştu. Clock beni sarsıyordu. Annem bana daha önce bir sürü şey söylemişti ablamı ,babamın bizi dövdüğünü. Ama bu çok fazlaydı. İlk günümü hatırladım. Üstümdeki kanı, oduncuyu. Sonra bir anda her şeyi hatırlamaya başladım. Hastaneye gelmeyişini annemin anlattıklarını ve ötesini.(yazar:Çocuk Baz Işık yılı çıktı.🤣) Clock beni delice sarsıyordu. Gözümün ve seyirdiğini hissetim. Burnum kanıyordu. Ben ve Liu odama gelmişti. Her kez bana bakıyordu. Liu bana sarılmıştı. "Toby çok üzgünüm. Hadi lütfen kendine gel."Clock beni hala sarsıyordu. Annem bana bakıyordu. Ben aşarı kattan su getirmişti. Eline döküp duruyor sonra da korkuyordu.
-Yanlış bir şey mi söyledim.
En son bunu duydum gerisi bulanık. Sanırım sonra gözüm açık dona kalmışım. Bir süre sonra kendime geldim. Ben o suyu yüzüme atmıştı. Suyu attığı an elini yakalamışım.
-E iyi misin? Toby. Kolumu bırak.
Kolunu bıraktım ama gülüyordum. Canım istiyordu. Annem aşarı inmişti. Aşarıdan sesler geliyordu. Gece olmuştu. Evde birilerinin olması hoşuma gitmiyordu. Jeff'i eve göndermişlerdi. Bir anda aşarıdan sesler gelmeye başladı. Bu seslerin sahipleri Clock, annem ve Liu'uydu. Koşmaya başladım aşarı indim. İki adam Clock'u kolundan çekiyordu. Annem korkmuştu. Liu ise dövülmüştü. Swit imi giydim ve baltalarımı aldım. Ben elinden ateş çıkartmaya başladı.
-Hey çocuk ateşle oynama.
T-A güzel espiri.
Adam sonradan beni gördü.
-Kaç lan bu o ölen çocuk ruhu gelmiş. Kızı sonra alırız.
Onlar kaçarken ben peşlerinden gitmeye başladım bizimkiler bana bağırıyordu.
-Toby yalnız gitme. Beni bekle.
-Oğlum dur.
-Kardeşim bekle.
Son olarak Clock'un sesini duydum.
-Toby.
Sonra peşlerine takıldım. Maskemi ve gözlüğümü taktım. Birinin üstüne atladım ve baltayı geçirdim. O sırada diğerine döndüm.
-Sizi buraya kim getirdi.
-O kızı almak için mi?
-Çok konuşma! Kim?
-Tamam kasabanın en zengin adamı onu görmüş adı Jack.
Sonra tabi ki onu da hakladım. Adamın evini aramaya başladım. Posta kutularını okuyordum. Kasaba küçük sayılırdı ama yine de büyüktü. Sonra arkamdan bi ses duydum.
-Yakalayın!

Ticci Toby' nin günlüğü Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin