12. Bölüm

17.2K 427 82
                                    

Multimedia Selin.

Sanırım 11. bölümü pek beğenmediniz çünkü like+yorum çok az. Böyle giderse kitaba ara vereceğim. Neyse iyi okumalar!

Ve yeni bölüm sizlerle.:)

12. Bölüm

/3 gün sonra\

Brezilya'daki tatilimiz bitmiş ve eve dönmüştük. Dönüş biraz yorucu olsa da yanımda sevdiğim adam olunca tüm yorgunluğum gitmişti.

Yasmin cadısını da unutmamak gerek tabii. Buğra'ya tüm gün boyunca trip atmıştım ve bunun sonucu olsa gerek Yasmin'i bir daha yanımızda görmemiştim. Aman, bizden uzak Allah'a yakın olsun da.

"Tatlım... Kapı çalıyor, bakabilir misin?" dedi karşımda oturup örgü yapan annem. Örgü mü? Evet. Hem de kime örgü yapıyor? Torununa! Daha doğmamış çocuğa kıyafet hazırlıyor, işe bakar mısınız?

"Duymamışım. Bakıyorum hemen."

Azcık kafa dinlemek için anneme gelmiştim. Birazcık hasret gideririz de bahanem olmuştu.

Kapıda gördüğüm kişiyle gülümsedim. "Selin! Hoş geldin, canım arkadaşım." Kocaman açtığım kollarımla ona sarıldım. Selin benim en yakın arkadaşımdı. Bunu daha önce de söylemiştim zaten.

"Sürpriz!" diyen Selin'le bir anda aklıma Buğra'nın bana sürprizi geldi ve o sürprizin bozuluşu. Anlık bir şekilde asılan yüzümle Selin kaşlarını çatmıştı. Silkelenip kendime geldim ve onu içeri aldım.

Annem Selin'i görünce önündeki eşyalardan dolayı kalkamamıştı ki bu eşyalardan kastım bebek için ördüğü yelekler, patikler. Bu yüzden sadece öpücük atmıştı. Selin de ona karşılık verdi ve sonra da koltuğa oturduk.

"Bir şey içer misin?"

"İçerim valla. Kaç gündür kahve yokluğu çekiyorum."

Başımı salladım ve ayağa kalktım. Mutfağa giderken Selin de arkamdan geliyordu. Onun amacını anlamıştım. Dedikodu yapacaktık! En sevdiğim kısım.

Tezgaha kalçamı dayadım ve konuştum. "Söyle."

Selin büyük bir kahkaha attı. "Beni nasıl da iyi tanıyorsun."

Tek kaşımı kaldırıp indirdim gülerek. Bu hareketimi herkes çok havalı buluyordu. Çok çekici oluyormuşum.

"Brezilya nasıldı? Çocuk var mı, çocuk?"

Gözlerimi devirdim sadece bu dediklerine. Ben de bir ara çocuk umuduna kapılmıştım ama hayallerim suya düşmüştü.

"Brezilya güzeldi. Eğlendim bayağı ama tabii Yasmin adlı çirkin karıyı unutmamak gerek. Her yerden çıktığı gibi tatilimizin de içine etti."

Gözleri büyüdü ve hızla konuştu. "Oha! Orada da mı Yasmin vardı? Kızım ben 'Yuh!' diyorum başka da bir şey demiyorum."

Sağ omzumu silktim ve ikinci sorusunu yanıtladım. "Çocuk yok şimdilik ama istiyor muyuz, evet. Sorumluluğu alabilmek için pek hazır değiliz sanırım. Bu yüzden bu konu beklemekte."

"Anladım," diye mırıldandı ve bakışlarını ellerine çevirdi. Kaşlarımı çattım ve konuştum. "Senin neyin var? Bir problem yoktur umarım."

Selin yutkundu. Ne diyeceğini bir an bilememiş gibiydi. Ellerini saçma sapan hareketlere sokarak konuştu. "Yok. Ne sorunu? Her şey yolunda." Heyecanlanmıştı.

Alaycıl bir şekilde güldüm ve "Dökül," dedim.

Omuzları düştü ve ofladı. Onu iyi tanıdığım için bir şeyler sakladığını anlamıştım. Eğer anlatmazsa zaten onu zorlamayacaktım.

"Ben aşık oldum."

Gözlerim hızla büyürken şaşırma nidaları döküldü ağzımdan. "Kime?"

"Buğra'ya."

Yeni bölüm ne zaman gelir, bilmiyorum. En kısa zamanda yazmaya çalışırım. Kendinize iyi bakın!♡

Psikopat Kocam (Düzenleniyor.)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin