İzmir

3.6K 127 3
                                    

Kulağıma gelen martı sesleriyle gözümü açtım. Uykulu gözlerle etrafıma bakındım yanımdaki adam horlaya horlaya uyuyordu, halama baktım o da uyuyordu. Arabayı süren adama "İzmir'e geldik mi?" diye sordum. Kafasını evet anlamında salladı. Suskun biriydi sanırım, benim için iyiydi sessiz insanları konuşkan insanlara tercih ederim. Kulaklığımı taktım, Şebnem Ferah'ın Ünzile adlı parçası çalmaya başladığında ister istemez geçmişe gittim. Ablamın yakarışları dün gibi aklımdaydı. Yalvarıyordu bana kurtar beni diye yalvarıyordu. Ben sadece ona sarılıp sessizce ağlamıştım. Ah ablam nasıl kurtarırdım seni bu küçücük ellerimle? Ne diyebilirdim babama? Anneme? Beni dinlerlermiydi? Hayır. Üstüne birde bayılana kadar dayak yerdim. Gözlerimi sımsıkı yumdum ve içimden şarkının sözlerine eşlik ettim. Varmadan sekizine, ergin oldu ünzile. Hem çocuk hem de kadın. On ikisinde ana. Bir gül gibi al ve narin. Bir su gibi saydam ve sakin. Susar kadın ünzile.

***

Sonunda halamların yaşadığı eve geldik. Güzelyalı denilen bir yerdeydi evleri. Ev büyük ve güzeldi. Çatı katında fazladan bir odaları vardı ve halam orayı bana hazırlamıştı. Odaya çıkıp eşyalarımı yerleştirdim. Her hareketimde babamın vurduğu yerler ağrıyordu. Aynanın karşısına geçtim ve tişörtümü çıkardım. Tahmin ettiğim gibi belim ve karnımın her yeri kocaman kocaman morarıklarla kaplıydı. Ben böyle vücuduma bakarken birden içeriye halam girdi ve çığlığı bastı. Çığlığı üzerine kuyruk olan arkadaşları da geldi ve benim bu halimi gördüler. Hemen tişörtümle üstümü kapadım ve hepsine nefret dolu bakışlarımı attım. Halam ağlamaya başladı ve bana deli gibi sarıldı. Acının etkisiyle aniden geri çekilmem bir oldu. Arkadaşı geldi ve halamı yatağa sakince oturttu. "Hala sakin ol." dedim duygusuz bi sesle. Halam elleriyle yüzünü kapattı ve abisine yani babam olacak adama küfürler saydırdı. Sakince yanına gittim ve benden beklenmiycem bir şekilde kolumu omzuna sardım. "Üzülme. Eskisi kadar acıtmıyorlar." dedim ağlamasını kesmesi için. Halam birden bana döndü. " Bunu sana hep mi yapıyordu?" diye sordu. Sessizce ona baktım ve kolumu ondan çektim bu kadar şefkat yeterdi. Halam anlamış olucak ki tekrar ağlamaya başladı, yanağımı okşayıp odadan çıktı. Onun yanından ayrılmayan kuyruk arkadaşıda peşinden gitti. Suskun olan ise bana bakmaya devam ediyordu. Duygusuz bir şekilde ona baktım. Sonunda suskunluğunu bozdu ve "Benimle gel yaralarına krem sürelim." dedi. Sonra arkasını dönüp yürümeye başladı. Onu takip ettim. Mutfağa geldiğimizde dolapların birinden bir krem çıkardı. Tam kremi parmağına sıkacakken  elinden aldım. "Odamda kendim sürebilirim." dedim ve hızlı adımlarla yürüyüp odama çıktım. Kremi sürdüğüm yerler dokunmamın etkisiyle resmen acıdan yanıyorlardı. Yüzümü buruşturup sürmeye devam ettim. Sürdükten sonra kremi komidinin üstüne bıraktım. Rahat bir şeyler giymek için çantamdan pijamalarımı çıkardım. Uzun gür saçlarımı dağınık bi topuz yaptım. Çok yorgundum ve uykuya ihtiyacım vardı. Ama halama bakmalıydım. Kadın o kadar beni gelip o iğrenç yerden kurtarmış ve bana kalacak bir yer vermişti üstüne benim için hıçkıra hıçkıra ağlamıştı. Bense duygusuz bir şekilde ona sadece üzülme demiştim. Ama hayır pişman değildim bir daha olsa yine yapardım. Ev çok büyük olduğu ve yabancı olduğum için odaları teker teker gezmeye başladım. Evde ne ararsanız vardı. Kütüphane, sinema odası, çalışma odası, oyun odası.. Bizde zengindik ama bu kadarı abartıydı. Sonunda halamı bulduğumda ona en çok kuyruk olan arkadaşının kucağında kıpkırmızı gözlerle yatıyordu. İçimden bunlar sadece arkadaşlar mı? diye sormadan edemedim. "Hala." dedim sakin bir sesle. Hemen yerinden fırlayıp yanıma geldi. Bana gerçekten değer veriyordu sanırım. "Söyle canım." dedi o rahatlatan sesiyle. "Yaptıkların için teşekkür ederim." dedim. Halam her zamanki gibi beni o narin kollarının arasına aldı. Yavaş hareketlerle kollarımı beline sardım. Uzun bir süre böyle kaldık. Sonra geri çekildim ve " Yorgunum, uyumam lazım." dedim. Halam tamam der gibi kafasını salladı. Yanımada bir öpücük kondurdu. Odama çıktım ve yatağın içine girdim. Ve yıllar sonra ilk kez huzurla kendimi uykuya teslim ettim.

TÖREHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin