Sabah uyandığımda yatakta olmadığını farkettim burnumada vuran güzel kokular sayensinde nerde olduğunu anlamam geçikmedi. Ve sandalye ve deftere baktım görünüşe göre biri manzarayı merak etmişti. Biraz sonra yatağıma kadar gelen kahvaltıya tebessüm ederek ve çok istememe rağmen ne gerek vardı diyerek karşılık verdim ama süpriz sadece onda yoktu çünkü önceden böyle bişey bekleyen ben yatağın alt kısmında beklettiğim pembe gül dolu bir buketi anında ona uzattım. Kahvaltıya başlamadan önce oraya iliştirilmiş notu farketmem zaman almadı. Üstünde Dünyanın en tatlı yazarına yazıyordu. Ben bunu okurken aynı anda oda güllerin arasına iliştirilmiş notu okuyordu.Biz aynı anda bişeyler okumayı çok severdik ve yine öyle olmuştu... " Güllerin en güzeline.. Seni Seviyorum " yazıyordu aynı anda göz göze geldik. Tebessümleştik sonra onun elinden yapılmış ve onun elinden yediğim kahvaltıhı yaptık. Kalkıp üstüme bişeyler giyindim içeri gittiğimde gece mum ışıklarıyla gördüğü resimlere şaşkınlıkla baktığını gördüm sabahın ilk ışıklarının vurmasıyla ayrı bi güzellik kazanan resimlere bakıyordu. Ama önemli olan sabahın ilk ışıkları değildi tabiki benim ömrümün ilk Işığıydı.. Bugün planlarımız çoktu bir süredir ona söz verdiğim bir olayı gerçekleştirmek için uğraşıyordum. Ve o olay bugün gerçekleşecekti. Birlikte tekrar dışarı çıkıp istanbulun kalabalık ve yorucu bir gününe atıldık birlikte...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
On ikiye On Kala..
RomanceTutku ve Ask. . İki Sevgilinin durdurak demeden devam eden Askı..