Çok Karışık

  Okulun ilk günü... Yeni bir dönem yeni sınavlar ve yeni ödevler... Güneş sanki dalga geçermişcesine çok parlaktı.

  Yeni sınıfları öğrenmek için listelerin asılı olduğu panoya baktım. Kötü talihimin benimle olduğunu elbette biliyordum zaten hiç aklımdan çıkmıyordu ama insan yine de belki bu sefer değildir demekten kendini alıkoyamıyor. Ve sonuç: zaten az sayıda olan arkadaşlarımın hiç biriyle aynı sınıfta değildim. Hiç biriyle aynı sınıfta olmamak beni üzse de Sisa'ya aynı sınıfta olamamak bana tam anlamıyla koymuştu. Aramızdaki ilişki çok farklıydı. O benim için çok özeldi. Tabii o benim için böyle düşünür mü bilmiyorum.

  Böyle düşünceler aklımdan akıp giderken ilk ders zili çaldı. İçimde öyle çok büyük bir heyecan yoktu. Sınıfa gittim, gözüm hemen tanıdık yüzleri aramaya başladı. Gerçi bulsam da pek bir.şey fark etmezdi çünkü diğerleri pek ilgimi çekmiyordu. Arkalara yakın bir sıraya oturdum yanıma geçen yıl aynı sınıfta olduğumuz bir kız oturdu. Çok ilginç ki geçen yıl sınıf arkadaşı olmamıza rağmen daha önce hiç konuşmamıştık. Kız çok sessizdi, çok nadir konuşurdu ve konuştuğunda da mimiklerini neredeyse hiç kullanmazdı. Böyle düşünmesi iyi hoş ama bütün sınıf birbiriyle kaynaşmıştı ve ben yine dışında kalmıştım. En iyisi muhabbet açmaktı.

-Ee yeni bir dönem daha başladı ha Riko!

-Hıhı,evet

Ve bu uzun destansı konuşma da çabalarımı boşa çıkarmıştı. Ne uzun ve destansı bir cevap ama.(yn:destansı kelimesine takık olduğumdan değil tabii). Ve kurtarıcım olan tenefüs zili sonunda çalmıştı. Hemen sınıftan çıkıp Sisa'nın sınıfına gittim. Onu cidden çok özlemiştim. Hemen kocaman sarıldım ve direk yanaklarına yapıştım aslında izin verse dudaktan da öperdim ama o fiziksel temas konusunda çok hassastı ve bana bu konuda ayrıcalıklı davranıyordu. Şuana kadar onu benim dışımda başka birisine sarılırken bile görmemiştim. Ki bu hep çok hoşuma gitmiştir.

-Sisaaa!! Seni ne kadar çok özledim anlatamam.

-Ben de seni çok özledim Alex ama bu kadar abartılı davranmasan biraz sakin ol.

-Peki peki öyle olsun. Hadi dışarı çıkalım.

Dışarı çıkarken her zamanki refleksimle kolumu omzuna atmıştım. Böyle yürümeyi çok severdim, rahat hissederdim. Sisa'ya birbirimize anlatacak çok şeyimiz vardı. Birbirimizi koskoca bir tatil boyunca görmemiştik.Geçen yılki bahçeye ne zaman çıksa oturduğumuz yere gitmiştik. Orası sessiz ve sakin olurdu ve genelde kimse de olmazdı

   Ama bu sefer orda 2 kişi vardı. Biri sarışın uzun boylu çubuk gibi bir çocuktu diğeri ise bu sarışın çocuğun tam zıttıydı; şişman kısa boylu ve gözlüklü...

  Ve onlar neden bu kadar birbirlerine yakınlar??