Kalakalmak

113 4 0
                                    

(Bu bölüm çok sevgili ilk hayranıma...)

Ders bitiş zili çalmıştı.Bu tenefüs öyle alelade bir tenefüs değildi, bu öğrencilerin en sevdiği tenefüs: öğle yemeği tenefüsüydü. Hemen sınıftan çıkıp Sisa'nın sınıfına gittim. Bu da geçen yıldan kalma bir adetti. Öğle aralarını mutlaka birlikte geçirirdik. Aslında okulda boş bulduğumuz bütün anları birlikte geçiriyorduk. Sınıfına gittiğimde sırasında oturuyordu. Ben de onun hemen önündeki sıraya oturup ayağımı sıraya uzatarak yan döndüm (ayaklarımı uzatmasam olmazdı çünkü). Sisa yiyeceklerimizi çıkardı ve sıraya koydu. Tam o esnada sınkf kapısı bir anda açıldı.

   Gelen Erwin'di. Direkt olarak bana baktı

-Alex 2 dakika gelir misin?

   Çok şaşırmıştık. Açıkçası böyle bir şey beklemiyordum. Sağa döndüm, Sisa'nın da suratında büyük bir şaşkınlık vardı. Kendimi toparladım, ayağa kalktım.

-E-evet tabii.

   Açıkçası biraz da ürkmüştüm. Onlar hakkında bildiğim tek şey birbirlerine ne kadar yakın olduklarıydı ve insan eğer başka bir insan hakkında sadece böyle bir şey biliyorsa bu işin sonunun nereye gideceğini bilemezdi.

  Kapıdan çıktığımızda sağ tarafta Mark bizi bekliyordu. Yüzünden endişeli olduğu anlaşılıyordu. Erwin hiç vakit kaybetmeden konuşmaya başladı.

-Bak Alex. Ordayken ne gördünüz bilmiyorum ama gördüğünüz şeyleri inkar etmeyeceğim. Dışarıdan bakıldığında çok garip gözüktüğünü biliyorum ama sen hiç böyle hissetmedin mi? Hiç çıkma ihtimalin olmayan birine aşık olmadın mı? Biz Mark'la birbirimizi seviyoruz. Ama biliyorsun ki insanlar böyle şeyleri pek hoş karşılamıyorlar. Özellikle benim arkadaşlarım yani popüler grup. Statü ayrımını bilirsin işte.Bu yüzden ilişkimizi gizli tutuyoruz. Bu konuda bize yardımcı olursun değil mi?

  Konuşmasında biraz çaresizlik biraz yalvarma sezmiştim. Ama yine ben popülerim kimliğini de elinden hiç bırakmıyordu.

-Şey ımm elbette kimseye söylemem.Sizin aranızda olan sizin aranızda kalır.

-Teşekkürler Alex.

Mark ve Erwin yanımdan ayrıldıktan sonra bir kaç dakika orada öylece kalakalmıştım. "Hiç çıkma ihtimalin olmayan birine aşık oldun mu?" demişti. Evet bunu ben de yaklaşık 1 yıldır düşünüyordum. Sisa'ya her şeyi söylesem çok rahatlardım, belki de rahatlamazdım. Erwin hiç bir şey söylememişti ama ben yine de onun konuşmasından saçma bir şekilde cesaret almıştım. Evet evet Sisa'ya her şeyi anlatmalıydım. Ona karşı hissettiğim her şeyi... Erwin ve Mark bile bunu yapabildilerse ben de yapardım. Ki onlar çok uyumsuzlardı oysa bizim Sisa'yla aramızda farklı bir uyum vardı. Bunları düşünürken bir yandan sınıfa doğru yürüyordum. Sınıfa girdiğimde Sisa meraklı gözlerle bana bakıyordu.

-Sisa, ben...

Çok KarışıkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin