Çok Karışık

Cesaret

-Sisa, ben... Ben...

-Evet sen??

Ne olmuştu bana? Bir anda nutkum tutulmuştu. Belki de her şeyi itiraf etmek iyi bir fikir değildi? Ya her şeyi mahvedersem? Ya artık benimle konuşmak istemezse? Bütün cesaretimi kaybetmem sadece 2 saniye sürmüştü.

-Bence hiç kimseye gördüklerimizi söylemeyelim

-Ya tamam da sen az önce bana bir şey söyleyecektin

-Ne söyleyecektim?

-Bilmem. Ne söylecektin?

-Bilmem. Ne söyleyecektim?

Çok sıkıştığımda genelde ya unutmuş ya da anlamamış numarası yapardım. Arada geçen süre mutlaka çıkar yol bulmamı sağlardı ya da konu zaten kendiliğinden dağılırdı.(denendi ve onaylandı)

-Ooff Alex. Aman her neyse. Ee ne konuştunuz anlat bakalım.

Ona Erwin'le konuştuğumuz her şeyi anlattım. Beni kendi çok dikkatli bir şekilde dinledi. Sonuçta 10 yıldır okula gidiyorduk ve hayatımızda ilk kez böyle bir heyecanın içindeydik.

-Tamam o halde bizde bundan kimseye bahsetmeyiz olur biter.

Sisa bunları söylerken sınıf birden dolmaya başladı. Aslında zil de çalmamıştı ama burdakiler de ergendi yaptıkları her şeyin mantıklı olması beklenemezdi.

-Hadi bizim sınıfa gidelim ne dersin?

Önerim Sisa tarafından kabul edildi ve bizim sınıfa gitmek için ayaklandık. Sıranın üzerinde bıraktığımız yemek çöplerini attık.

Kapı kapalıydı ama içerisi sessize benziyordu. Sınıfa girdiğimizde çok şaşırmıştım. Riko'nun yanında bir kız vardı. Vay be Riko'nun da arkadaşı vardı. Aslında bu bizim yaşıtlarımız için gayet normal bir şey ama ne bileyim bu Riko'ydu işte. Onunla iletişim kurmak zordu. Ama başkası yaptıysa elbette ben de yapabilirdim (yazar ve egosu)

-Hey Riko nasılsınız bakalım?

-İyi

Yanındaki kız da sanırım sessiz biriydi. Ama bize kendini tanıtma nezaketini göstermişti.

-Merhaba ben Suki. Yan sınıftayım.

-Aa merhaba ben Alex ve bu da Sisa. Sisa da karşı sınıfta.

-Memnun oldum

-Biz de.

Suki'nin sesi konuşurken biraz kısık çıksa da önceden de düşündüğüm gibi iyi birine benziyordu. Oturup sohbet etmeye başladık. Riko da muhabbete katılıyordu(kıyamet alameti). Muhabbet ilerledikçe Suki'nin tiyatro sever olduğunu anladım.

-Bir gün hep birlikte tiyatroya gidelim hı ne dersiniz?

dedim ve elimi Suki'nin omzuna attım. Tam o anda üzerimde Riko'nun bakışlarını hissettim ama bakışlarından pek iyi şeyler hissettiğim söylenemezdi.