BÖLÜM 5

32 5 0
                                    

Giydiği beyaz gömlek kaslarını belli ediyordu. Spor yaptı belli. Mavi gözleri o kadar derindi ki. Kaybolmamak elde değil. Hoş sesi en inatçı kişiyi bile ikna edebilecek düzeydeydi.

"Bana söylemek istediğiniz önemli şey nedir?"

"Bence intihar etmiş olabilir."

"Neden ?"

"Aslında Hasan'ın hiç çocuğu yoktu.Evlatlık edinmişti. Bunu Mahire hiç söylemedi. Mahir'in yurt dışında okumasını da bu yüzden istemişti. Ama babası ölünce şirketin kendine kalan kısmını almak için geldi.Babasına söz vermiştim ona...

O anlatıyordu, ben de hem onu izliyor hemde sesini telefonuma kaydediyordum.

"... iyi bakacaktım ama sözümü tutamadım. Neyse Mahir nereden öğrendiyse artık öğrenmiş . Çılgına dönmüş olmalı.Hizmetliler, odasından bağırma sesleri geldiğini söyledi .Belkide babasının ölümünü ve aslında onun babasının olmadığını öğrenmesi onu intihar etmeye sürüklemiş olabilir."

"Bu intihar için yeterli bir sebep değil."

"İçkili olduğunu öğrendim. İçkili kafayla doğru düşündüğünü sanmıyorum."

"Hasan Yılmaz'a, Mahir Yılmaz'a iyi bakacağınız konusunda sözünüz olduğunu söylemiştiniz. Yani Mahir Yılmaz konusunda daha dikkatli olmanız gerekmez miydi?"

Biraz durakladı. Sanırım çalışmadığı yerden gelmişti.

"O sıralarda uzun süreli bir ilişkiden çıkmıştım.Kendi sorunlarımla uğraşıyordum.Haklısınız onu ihmal ettim."

"Kaç yaşındasınız?"

"Anlamadım?"

"Yani Mahir Yılmazla aranızda kaç yaş vardı?"

"Beş.Neden ?"

Sorusuna aldırmadan devam ettim.

"Mahir Yılmazla aranız nasıldı ?İyi bir arkadaş mı? Konuşmak zorunda olan iki kimse miydiniz?"

"Ben sürekli onunla konuşmaya çalışırdım ama hep bana soğuk davranmıştır."

Telefonum çalmıştı. Arayan tabikide Enis 'di . Konuşmak istemiyordum. Kapatıp mesaj attım.

-İşim var-

"Baksaydın"

"Konuşmaya geri dönsek"

"Bildiklerim bu kadar .Eğer bir sorun varsa."

"Meriç Bey..."

"Meriç yeterli."

"Meriç, Mahir Bey intihar etmedi. O öldürüldü. O atlamış olsa bile ölmeyecekti. Güvenlik ipleri açıktı.O kafasından vurularak öldürüldü .Ve şu anki en büyük şüpheli sizsiniz .Onu öldürüp hisselerine de sahip oldunuz.Bir miras yediden daha kötüsü olamaz öyle değil mi "

"Ne!"

"Kendinizi aklamak için daha iyi bir yalan uydurmalısınız."

"Ben hiç bir şey uydurmuyorum.Kendinize gelin."

Dediklerine aldırmadan devam ettim. Burada bu kadar oyalanmak fazlaydı. Çünkü, bence bu adamın yaptığı tek şey kendini aklama çabasıydı.






SoruşturmaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin