İlk Öpücük

183 10 0
                                    

Kollarımı ayırdığımda kendimi bir boşlukta gibi hissetmiştim. Gülümseyerek bana baktığında içim erimişti. Bende ona gülümsediğimde yüzüme yaklaşmaya başlamıştı. Daha çok yakınlaştığında utanarak kafamı çevirdim. "Ş- şey ben gideyim." diyip ayağa kalktığımda bileğimden tutarak buna engel oldu. "Neden kaçıyorsun artık sevgiliyiz Young." dediğinde güçlüce yutkunup ona döndüm. "Kaçmıyorum sadece saat geç oldu." sinirle soluyup ayağa kalktı. Üstüne ince bir hırka alıp elimi tuttu. "O zaman sevgilimi geçireyim." diyip en güzel gülümsemesini yollamıştı. Kapıya doğru çıktığımızda sıkıntıdan patlayan Yoongi yanımıza gelmişti. "Sonunda barıştınız mı." diyerek elini Jungkook'un omzuna attı. Şuan oldukça değişik gözüküyoruz diyebilirdim. "Hyung ben Young'u evine bırakacağım." dediğinde Yoongi kafasını sallayarak koltuğa kendini attı. "Sen git ben uyuyacağım." dediğinde Jungkook sırıtarak kapıya doğru ilerledi. Doğal olarak bende ilerledim. Kapıdan çıktığımızda derin bir nefes almıştım. Hava bir yaz ayına göre oldukça soğuktu. Titrediğim için Jungkook 'un elini sıktığımda dönerek bana baktı. "Üşüdün mü?" sorduğu soru ile kafamı sallayarak onu onayladım. Üzerindeki hırkasını çıkartarak üstüme serdiğinde mayışmıştım. Hırkasına sinen kokusu burnuma dolduğu için gülümsedim. Kokusu bile beni mutlu ederken kendisi tamamiyle ediyordu. Bunca sene onu karşılıksız sevmişken artık karşılık almak tuhafıma gitsede mutlu olmamı sağlıyordu. Gözleri sadece beni görüyor ve sadece bana sevgilim diyordu. Kolunu tutup kafamı omzuna koyduğumda bana dönerek gülümsediğini hissettim. Kafasını kafama koyup ilerlemeye devam etmiştik. Ayakta uyuyabilecek kıvımdaydım. Hem uykum delice geldiğinden hemde Jungkook'un kokusu beni mayıştırdığından. Eve geldiğimizi görünce yavaşça kafamı çekmiştim. Önüne geçip yüzüne baktım. O da aynı şekilde bana bakıyordu. Ellerini yanaklarıma koyunca yutkundum. Sanırım yine öpecekti. Yine heyecanlanmaya başladığımda gülümseyip alnımdan öptüğünde irkildim. "Görüşürüz sevgilim." dediğinde gülümseyerek ona baktım. "Görüşürüz Kookie." diyip bende gülümsediğimde eve doğru ilerledim. Üstümde hırkası olduğunu hatırladığımda geri dönerek ona verdim. "Sende kalsın." dediğinde zorla giydirdim. "Hayır üşüyüp hasta olmanı istemiyorum." dediğimde tavşan dişlerini gösterecek bir kıvamda sırıtmıştı. "Ah ben seninle napacağım. Neyse hadi git." diyip sırtımdan itmişti. Birşey demiyerek eve girdiğimde kapıyı kapatmadan son bir kez bakıp el salladım. O da bana salladığında kapıyı yavaşça kapattım.

Telefonumun çalması ile gözlerimi zorlukla açmıştım. Arayanın kim olduğuna baktığımda Jungkook'u görünce kendime çeki düzen verip telefonu açtım. "Alo."

"Uyuyor musun?"

"Ah yeni uyandım."

"Bencede uyan kapıdayım." demesi ile aniden fırlayıp kapıyı açtım. Telefonunu kulağından indirip şaşkın bakışlarla bakıyordu. "Neredeyse 10 kere zili çaldım o sese uyanmadın telefon sesine uyandın öyle mi?" dediği şey ile duraksadım. Zili ne ara çalmıştı.
"Ah uykum biraz ağırdırda." diyip ensemi kaşımıştım. "Biraz mı tamamiyle ağır." diyip kafama vurmuştu. Ardından içeri dalmıştı. Bende kapıyı kapatarak içeri girdim. Koltuğa yayıldığında odaya geçerken söylendim. "Ben üstümü giyiniyorum." birşey demediğinde odama girmiştim. Kıyafetlerimi alarak üstümü değiştirmeye başladım. Gömleğimi iliklerken açılan kapı ile irkildim. Jungkook şaşkın bir şekilde baktığında kaşlarımı çatmıştım. Gömleğimin düğmeleri neredeyse hepsi açıktı ve iç çamaşırım ortadaydı. Hızla arkamı dönüp kızaran yanaklarımı umursamadan bağırdım. "Yah sana giyiniyorum demiştim." arkamdan dolanan kollar kızarmama daha fazla neden olmuştu. Başını omzuma koyduğunda ona döndüm. Şuan ölesiye utanıyordum. "Biliyorum." dediğinde yavaşça itikledim. "Bir kızın odasına öyle girilir mi be adam." dediğimde sırıtmıştı. "O kız sevgilim olunca evet." kızaran yanaklarımı elimle kapatıp sinirli bir tonda konuşmaya çalıştım. "Yah çık dışarı." dediğimde daha çok yaklaşmıştı. "Niye utanıyor musun?" bunu kesinlikle bilerek yapıyordu. Üstümün açıklığını kapatıp geriye doğru adım attım. O da bir adım attığında aramızdaki mesafe sıfıra inmişti. Ben tekrar attığımda soğuk duvar bedenime değmesiyle duraksadım. O da tekrar aramızdaki mesafeyi sıfıra indirdiğinde yutkundum. Sevgilim olabilirdi fakat erkek olduğunu değiştirmiyordu. Yüzüme yaklaştığında hızla atan kalbim sesini belli ettiriyordu. Daha fazla yaklaştığında dudaklarımız arasında milim kalmıştı. Biraz daha yaklaşınca kafamı çevirip yanağımı öpmesini sağladım. Sinirle soluklandığında ona döndüm. "Young biz sevgiliyiz sanıyordum. Neden benden bu kadar utanıyorsun. İlk defa yapacağımız şey değil." sinirlendiği damarlarının belirginleşmesinden belli oluyordu. "İlk olmadığı için utanıyorum zaten." dediğimde yüzüme bir kez bakarak alayla gülümsedi. "Her neyse giyin artık. Bu aşamayı illa atlatacaksın." diyip çıkmıştı. Çıktığında derin bir nefes alarak bir daha gelmesine karşın hızlıca giyinmiştim.
Saçımıda yaptığımda hazır bir şekilde yanına gittim. Telefonumla uğraştığını görünce gülümsedim. Her zaman telefonumun karıştırmasını istemişimdir diğer kızların aksine. Tek sorun ettiğim kısım galerimde gizli çekilmiş olan onun fotoğraflarıyla dolu olması. Yanına gittiğimde beni farkedip telefonumu hızla bıraktı. "Sorun değil karıştırabilirsin." dediğimde bana bakmıştı. "Sanırım beni çok seviyormuşsun. Gizlice fotoğraflarımı çekecek kadar." dediğinde gülümseyerek kafamı eğdim. "Yeni mi farkediyorsun." elimi tutarak başımı kaldırmamı sağladı. "Hadi gidelim geç kalacağız."

Okula girdiğimizde Yoongi ve arkadaşları bizi işaret ederek konuşuyorlardı. Arkamdan gelip hızla yanıma ulaşan Seungri gülümseyerek bize baktı. Kulağıma eğilip fısıldadı. "Bakıyorumda barışmışsınız." dediğinde gülümseyerek onu onayladım. Jungkook 'un yanına ulaşıp elini omzuna attı. "Biliyor musun Jungkook okulda tek yakıştırdığım çift sizsiniz. Çaktırma bazen seni sinir ediyorum falan ama Young'da gözüm yok." Jungkook her zamanki kıskançlığını konuşturmuştu. "Olmasında zaten." diyip gülümsemişti. Seungri elini çekerek söylendi. "Neyse ben gidiyorum."elini sallayarak yanımızdan uzaklaşmıştı. Sınıfa vardığımızda içeri geçerken ona el sallamıştım. O da bana sallayıp sınıfına geçmişti.

Öğle arası zili çaldığında büyük bir mutlulukla sınıftan çıktım. Sınıfın kapısında beni bekleyen Jungkook 'u görünce kolundan tutup kantine sürükledim. Şuan ölesiye açtım. Bölünmüş tepsilerden alıp sıraya geçtiğimde Jungkook'ta aynı şekilde sıraya geçmişti. İstediğim tüm yemekleri aldığımda sıradan çıkıp bir masaya oturdum. "Bu kadar aç olduğunu bilmiyordum." diyip tabağımı göstermişti. O kadar da dolu değildi oysa... "Ne varmış tabağımda birkaç parça yemek." dediğimde kıkırdamıştı. "Peki öyle olsun." diyip yanıma oturmuştu. Yemeğimi yemeğe başlamışken karşımıza oturan kişiye baktım. Sung olduğunu görünce Jungkook'a döndüm. Birşey diyecekmiş gibi baktığında sus imalı bakışımı atarak konuşmamasını sağladım. Yemeğine hırsla çubuğu geçirdiğinde sinirlendiğini anlayabiliyordum. Tekrar sandalyenin çekilmesiyle o tarafa baktım. Bu sefer Seungri oturduğunda Jungkook'a sus demiyerek konuşmasını istedim. 2 dakika yalnız bırakmıyorlardı. Ardından Yoongi'de oturduğunda bu kez bende sinirlenmiştim. "Hey farkındaysanız biz sevgiliyiz ve başbaşa kalmak istiyoruz." dediğinde ona hak vermiştim. Seungri bize bakıp lafa dalmıştı. "Ne yani sevgilimiz yok diye bizi eziyor musun?" dediğinde Sung söylenmişti. "Sanırım öyle yapıyor." Jungkook daha fazla sinirlenerek solumuştu. "Ne alakası var hadi kalkın." dediğinde hepsi omuz silkip daha çok kuruldular. Ardından Yoongi söylendi. "İki yakın arkadaşta başbaşa yemek yerler nolmuş yani ben sizin hiç öpüştüğünüzü görmedim. Siz gördünüz mü?" diyip diğerlerine dönmüştü. Hayır anlamında kafalarını salladıklarında Jungkook sinirle lafa daldı. "Bu sizi ilgilendirmez kalkar mısınız artık!" sesi emir verir tonda çıkmıştı. Ama hiçbiri yine tınlamamışlardı. Sung yemeğini yerken söylendi. "Kalkmamız için sevgili olduğunuza inanmamız gerek." dediğinde bu sefer ben lafa dalmıştım. "Sung bilmiyormuş gibi konuşma." hepsi şaşkınca bana dönmüşlerdi. Yoongi aniden söylenmişti. "Neyi biliyor." Jungkook Yoongi'yi onaylarak söylendi. "Onun bilip benim bilmediğim şey ne?" dediğinde yutkunmuştum. "Hiçbirşey ben kalkıyorum size afiyet olsun." diyip hızlıca kalkıp gitmiştim. İlk öpücüğümün ona gittiğini bilmesini istemiyordum. Bu devirde kimse ilk öpücüğünü tınlamadığı için dalga geçicekti. Büyük ihtimal..

Smurf - Jeon Jungkook√Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin