Bölüm 11: Minnoş Cafer

109 14 11
                                    


İyi okumalar size canlar:)

"Varlığın huzur veriyor. Gülüşün zaten anlatılmaz"

Beyza YILDIRIM

Hatice eliyle koltuğun yanına doğru işaret ediyordu. Titrek sesiyle;

-Pis pis kedi vardı orada! Yat...yatıyordu.

Koltuğa doğru döndüğümde kedicik medicik yoktu. Kedicigin olmadığını farkedince yerimde sıcradım.

-Eyvah kedim yok!

Hatice şaşkın şaşkın bana bakıyordu. "Zavallı kedim böyle tanışmanı istemezdim haticeyle"

-Kedim mi?

Ben koltuğun oralara eğilmiş kedime bakarken sadece haticeye"evet" anlamında başımı sallamıştım.

-Kızım pencereden girmedi mi o kedi?

-Hayır ya ne penceresi? Ben onu sokaktan buldum.

Dedim. Kedimi şimdi bulamıyordum ama.

-Kızım sen her sokakta bulduğun hayvanı bizim eve mi getireceksin? Nerde aciz hayvan var bizim evde. Hem ne konuştuk evde hayvan beslemek yok!

İlk cümlede çemkirsede sonraki cümleri sakin söylemişti. "Ama bu kız beni deli ediyor! Onlarında canı var. Yazık değil mi onlara?"

Ha! Bu arada bu benim eve getirdiğim ilk kedi değil. Kediyi bırak ilk hayvan değil. Güvercin köpek ve hatta horoz getirmişliğim var. Horoz iyi oluyordu bak! Böyle sabahları ötüp uyandırıyordu bizi. Horozun sahibi gelip götürdü ama çilli horozumu. Hatice sabahın köründe uyandırdığı için şikayet ediyordu.

Haticeyi alttan almam gerekiyordu. Hatice kabul ederse havva kesinlikle kabul ederdi. Kıyamaz o bana.

-Yaa hatice! Bak bu son hayvancık. Bir daha söz hayvan getirmeyeceğim. Hem bak tüylü tüylü. Görmedin mi?

Hatice bu sözümden kesin bir şey çıkartacak ki konuştu.

-Hah! Bak sende dedin. Bu kedi tüylü tüylü. Havva tüylü şeylerden nefret eder. Sen bu kediyi değil evde bakmak kapının önünde bakamazsın.

Kaşlarımı çatıp dudaklarımı büzdüm. Omuzlar da çöktü tabi.

-Of ya niye bizim bir kedimiz olmuyor?

Ayaklarımı yere vurmuştum. Sesimin bebek gibi çıkması haticeyi sırıttırmıştı. Hatice sahte bir öksürle yanı gelip eliyle yanagımı okşadı. "Bak bak bide üzülmüş numarası yapıyor"

-Oyy kuzum! Henüz hayvan bakabilecek kadar büyümedin. Hayvan bakmak büyük sorumluluk ister. Sen bu sorumlulugun üstesinden gelebilecek misin?

Şaşkınca haticeye bakıyordum. Taki sorusuna kadar." Resmen bana cocuk muamelesi yaptı. Hatice de ebeveyn oluyor bu durumda. Vicdansız." kaşlarımı çatıp yanağımda olan elini hızlıca indirdim. Hatice ise kahkaha atıyordu.

-Ne gülüyorsun ya?

-Ya kızım daha biz kendimize bakamıyoruz o kediye nasıl bakalım Allah aşkına?

-Niye bakamayalım ya? Gayet de güzel bakarız.

Hatice olmaz deyip kaşlarını havaya kaldırıyor ve kafasını iki yana sallıyordu.

-Banane o kedicik burada yaşayacak!

Hatice bana kızım bana doğru iki adım attı. Ellerini göğüs hizasında bağlayıp dişlerini sakıyordu." Alt tarafı bir kedi. Niye canavar yaşayacakmış gibi tepki veriyor?"

AŞK GÜLÜŞÜNDE SAKLIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin