Bar🌹

11.5K 125 33
                                    

"Justin hadi lunapark'a gidelim!"

"Laura git başımdan uykum var."dedi sesli bir şekilde.

"Ama öğle oldu. Ya lütfen!"

"Sana git dedim!"

Piç kurusu kalbimi kırmıştı. Ne var yani lunaparka gitmek istediysem?! Makyaj masamın koltuğuna oturup kendi kendime söylenmeye başladım.

"Gerizekalı! Zaten çocuğu da mirasım için istedin. Sevmiyorsun işte beni. Bende kendim giderim. Mark bana seve seve eşlik eder."

"Hiçbir yere gitmiyorsun, özellikle de Mark ile. Ayrıca dediklerinin hiçbirine sen bile inanmıyorsun."dedi yatakta hızla doğrulurken.

Saçımı ve makyajımı yapıp üzerimi giyindim. Sırt çantama önemli şeyleri atıp sırtıma taktım.

"Yok sen hiç keyfini bozma,uyu. Ben giderim."

"Laura,beni deli ediyorsun." Justine dil çıkarıp aşağıya indim. 5 dakika içinde hazırlanıp yanıma gelmişti. Elimi sıkıca tutup beni arabaya yönlendirdi.

"İlk önce kahvaltı yapalım." Minik bir restorantta kahvaltımızı yapıp lunaparka gittik.

"Söyle bakalım ne yapmak istersin?"

"Hız treni tabiki!"dedim ellerimi çırparak.

"Emin misin?"

Kafamı salladım. Trene binip emniyet kemerimizi taktık. Justinin gerildiğini anlamıştım. Gülümseyip elini tuttum. Tren hareket etmeye başlarken çığlık sesleri de duyulmaya başlamıştı. Trenden inip bir kaç alete daha bindik. Benim midem bulandığı için daha fazla binemeden eve geldik.

Eve girer girmez kendimi koltuğa attım. Justin altında şortla yanıma geldi.

"Nereye böyle?"

"Bodruma spor yapacağım."

"Bende geliyorum seni izlemek için. Hem bodrum hep kilitli orayı görmek istiyorum."

"Tamam,hadi gel."

Kapının kilidini açarken dikkatle onu izliyordum. Ağır kapıyı aralayıp içeriye girdi. Burası cidden ürkütücüydü. Bir bölümü spor aletleri diğer bölümünde ise kesici aletler bulunuyordu.

Kesici aletlerin bulunduğu bölüme gidip koskocaman bıçağı elime aldım. Ne kadar da korkunç! Aldığım gibi hemen geri fırlattım. Justin koşu bandından inip torbayı yumruklamaya başladı. Tabi bende onu kesiyordum. Kocam değil mi istediğim gibi bakarım. Dakikalar sonra elime havlu ve su alarak yanına gittim. Suyun yarısını içıp yarısını üzerine döktü. Havluyla vücudunu kurulamaya başladım.

"Devam etmeyecek misin?"

"Tabi manzaran güzeldi."dedi sırıtarak. Elimi karın kaslarına hafif hafif sürterken cevap verdim.

"Ne yalan söyleyeyim,hoşuma gitti." Anında kasılmıştı. Beni hızla kucağına alıp küçük masaya oturttu.

"Öyle mi,küçük hanım?"dedi muzipçe. Kafamı salladım. Dudaklarımı öpüp geri çekildi.

"Justin, bu şeylerle ne yapıyorsun?"dedim kesici aletleri göstererek.

"Sex sırasında kullanıyorum."

"Gerizekalı,sapık!"dedim karnına yumruk atıp.

"Ah,ne sert elin var senin lan!"

"Tam bir sapıksın Drew!"

"Bebeğim bana sevişirken de Drew de bu çok tahrik edici."dedi boynumu öperken. Gülümsedim.

"Ben gideyim de hazırlanayım. Maria ile alışveriş yapmaya karar verdik."

"Laura, bensiz dışarı çıkmanı istemiyorum."

"Justin sadece Maria ile dışarıya çıkacağız."

"Ah,tamam."

                                                                ×××

Maria ile sarıldık.

"Nasılsın,canım?"

"İyiyim,sen?"

"Bende öyle. Birazdan arkadaşım gelecek, sorun olmaz değil mi?"

"Tabiki bir sorun olmaz." Gülümsedim.

"Bak işte geliyor,hey Emily!" Maria ve Emily'i tanıştırdıktan sonra alışverişe başladık.

"Benim bir fikrim var. Bu akşam bara gidelim. Gelmişken elbise de alırız."dedi Emily.

"Çok iyi bir fikir!"diye onayladı Maria.

"Bilmiyorum, yani Justin..."

"Merak etme bizde kalacağını söyleriz."dedi Emily. Her ne kadar Justine yalan söylemek istemesemde kabul ettim. Uzun süre alışveriş yaptıktan sonra hazırlanmak için Emily'nin evine gittik. Aldığım mükemmel elbiseyi giyip makyaj yaptım. Saçıma fön çektiğimde hazırdım. Justini Maria ve Emily'nin uzun yalvarışları sayesinde ikma etmiştik.

Bara giriş yaptığımızda o kasvetli havasını hissetmiştim. Emily ve Maria rahat bir şekilde eğleniyorken ben huzursuzdum. Maria kafayı bulmuştu. Emily alkol kullanmasada zaten normal değildi.

"Ya kızım gelsene sahneye,dans edelim."dedi Maria beni çekıştirirken. Hafif sarhoş olmuştum ama kafam hala yerindeydi.

Tamam böyle ortamları sevmiyor olabilirim ama arkadaşlarım için dayanabilirdim. Hem o kadar da kötü değildi. Yavaşca yerimden kalkıp sahneye doğru ilerledim. Ergenlik çağlarında dans kursuna gitmiştim. Oradan kaptığım bir kaç kıvrak hareketi sergilemeye başladım. Üzerimde insanların  hayran bakışlarını hissedebiliyorum. Son hamlemi yaparak kalçalarımı sallarken ellerimi kendi vücudumda  gezdirdim. Islık sesleri yükselmeye başlamıştı. Tanrım, ben ne yapıyorum böyle!? Arkamdan birinin belimi tutmasıyla çığlık atıp arkama döndüm. Evet, sinirden köpürmüş bir adet Justin.
 
lightsofjustin 💕

I Want Your Body| BieberHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin