5. Bölüm (Davet bölümü 2)

17 6 7
                                    

Bölümde ki davet için gittikleri yer yukarıda verilmiştir. Bölüm şarkısı için sağa doğru kaydırın😊

---

Kafamı iki yana sallayıp arabaya ilerledim. Gerçekten böyle bir şeyin aklıma gelmesi çok saçma. Ne yani koşup bana sarılacağını gerçek olduğunu düşünmem...

Arbaya gelince kapıyı Mark açtı ve içeri girip oturdum.
Başkan William "Hoşgeldin." Dediğinde "Hoşbuldum." Deyip eteğin uçlarını tutmayı bıraktım.

Başkan William"Heyecanlı olmalısın ? Sonuçta başrol olmayalı uzun zaman oldu." Dediğinde ne ima ettiğini anladım ve derin nefes verdim.
"O konu kapandı sanıyordum. Bir daha o görev hakkında konuşmayacaktınız. " dedim ve kaşlarımı çattım. "Biliyorsunuz ki benimde sizin hakkınızda özel bil-" diyecekken sözümü kesti.

Başkan William "Ah ah şakacı Kate. Senin bu halini çok beğeniyorum. " dedi ve sırıttı.

Mark bize dönüp"Efendim bölmek istemem konuşmanızı ama geldik." Deyip mahçup bir şekilde gülümsedi. Mark arabadan inip benim olduğum yerin kapısını açtığında arabadan indim. Aynı şekli başkan William'a da yapınca düğmelerini ilikleyip giriş kapısını açtı.

Başkan William -Artık sadece William- koluma girip kulağıma eğildi. "Gülümse bari Kate." Dediğinde sanki komik bir şey söylemiş gibi kahkaha attım. "Aferin." Deyip geri çekildi.

Kapıdan içeri girince çok kalabalık bir yer olduğunu gördüm. Bazıları kendi halindeyken bazıları da dans edenleri izliyordu. Bizimkilerin nerede olduğuna bakmaya çalıştım ama göremeyince William'a döndüm.

"Bizimkiler nerede ?" Dediğimde "Şuan onlara gerek yok sen görevini düşün. " dediğinde kaşlarımı çattım. "Onlar da görevin içinde. "

William "Hiç bir şey bilmiyorsun. David sana söylememiş demek." Dedi ve sırıttı. "Onlar sonra gelecek. Sen o odaya çıkınca anca gelirler." Dedi ve koltuğa oturdu. "Yanıma gelsene Kate." Diyerek elini yanındaki boşluğa vurdu.

Ben olduğum yerde kalmış dediğini idrak etmeye çalışıyordum.

"Hiç bir şey bilmiyorsun. David sana söylememiş demek."

Kafamı iki yana salladım. Görevde takım takım olurduk. Nasıl söylemezdi bana hiç bir şey ?

Yanına oturdum ve "Senden ve kurallarından nefret ediyorum." Diye rahatça konuştuğumda "Kate senin bu huyunuda seviyorum. " dedi ve bana yaklaştı. "Çete üyesi Robert geliyor yanımıza. Hadi biraz canlan." Dedi ve gülerek benden ayrıldı.

Robert "Sizi görmek çok güzel Bay William." Dedi ve gülümseyip elini uzattı. "Bende seni gördüğüme sevindim Robert." Diyerek tokalaştılar.

Robert bana döndü ve William'a sordu."Bu güzel bayanda kim William ? " deyip elimi nazilçe tuttup dudaklarıma götürdü.
"Kate. Adım Kate." Dedim ve gülümsedim. Lanet olsun o dudaklarını çek ellerimden !

Robert , William'a döndü."Sevgiline ne oldu ? Ayrıldınız mı yoksa ?!" Dedi tek kaşını kaldırdı.
William "Ah! benim sevgilim yok Robert. Kate benim yakın bir dostum." Dedi ve bana döndü.

Eliyle Robert'ı gösterdi. "Robert benim en yakın arkadaşımdır Kate." Diyerek güldü. Ne kadar 'bok en iyi arkadaşın' demek istesemde. Bu isteği geri çevirdim.

Robert "Neyse diğerlerine de merhaba demeliyim." Dedi ve bana baktı. "Sizinle tanıştığıma çok memnun oldum Bayan Kate." Dedi ve muzipçe gülümsedi.

Yanımızdan ayrıldığında William "Adamı ilk diyalogda kendine çektiğine inanamıyorum Kate. Tabii bu güzelliğe kim hayır demez." Dedi ve yerine oturdu.

Ölüm Oyunları Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin