1 ~Dönüş

8.5K 192 30
                                    

Multimedia da karakterler var..
İkinci kitabımız hayırlı olsun..
İyi okumalar...
Vote ve yorumlarınızı bekliyorum 🙌

Arya Ateş'den

Sonunda eve dönmüştük uzun bir uçak yolculuğunun ardından Türkiye'ye gelmiştik. Kızlar ve mert eve geçerken ben uçuruma gidiyordum. Gazı biraz daha kökleyip yola devam ettim. En sonunda geldiğimde gelişi güzel park edip arabadan indim ve beni bekleyen arasa gülümsedim. Koşarak yanıma gelip sarıldı "özledim seni kızıl meleğim" dedi yutkunup sıkıca sarıldım ona biliyorum çağrı diyordu bana kızıl meleğim ama aras kokusuyla saflığıyla onu hatırlatıyordu o yüzden bişey demedim ona en sonunda ayrılıp uçurumun kenarına oturup ayaklarımı aşağı sarkıttım arasta yanıma gelip otururken kafamı omzuna koydum "onu özlüyorum" dedim derin nefes aldı ve kafasını kafama dayadı "bende özlüyorum" dedi "onu çok seviyorum aras nefesimdi o benim şimdi nefessiz kaldım boğuluyorum kardeşim" dedim ağzımdan çıkan hıçkırıkla sarıldı hemen bana buna ihtiyacımın olduğunu biliyordu "bizim okula gelceksin dimi" dedi konuyu değiştirerek derin nefes alıp dikeldim oturduğum yerde "evet kimseye benden bahsetmedin dimi" dedim soğuk sesimle "hayır dediğin gibi yaptım hatta kuzenim ve kardeşimden bile sakladım" dedi ayağa kalkıp "iyi şimdi gitsek iyi olur yarın sabah okul var" dedim oflarak ayağa kalktı "hatırlatmasan olmaz sanki" dedi bu haline gülmeden edemedim omuz silkip arabaya bindim oda arabasına binerken "iyi geceler kızıl meleğim" diye bağırdı burukça gülümseyip "iyi geceler kardeşim" dedim ve arabayı sürmeye başladım...

Sabah erkenden kalkıp banyoya girdim bugün okula gitcektik. Banyodaki işlerimi halledip üstümü giydim herşeyi siyah giyerken çağrının olan beyaz bilekliği bileğime taktım saçlarımı tarayıp kendi haline bırakırken sırt çantasını omzuma atıp merdivenlerden aşağı indim. Bizimkiler kahvaltı yaparken "günaydın" diye bağırıp dışarı çıktım. Siyah motoruma atlayıp sürmeye başladım okula gitmeden önce çağrının yanına gitcektim özlemiştim onu....

Ediz Duman'dan

Sabah erkenden kalkıp duşa girdim. Jiletimle kollarıma ve çeşitli yerlerimle çizikler atıp rahatladım. Duştan çıkıp herzamanki gibi simsiyah giyindim şaçıma şekil verip merdivenlerden aşağı indim. Annemler kahvaltı yapıyordular "günaydın" dedim soğuk sesimle kafalarını bana çevirdiler annem benim aksime neşeli bir şekilde karşılık verdi babam ise kafasını sallamakla yetindi. Çok fazla takmayarak dışarı çıktım kapının önünde beni bekleyen aras ve savaşı görmemle onların yanına gittim. Motorlara atlayıp okula sürdük yanımızdan hızlı siyah bir motor geçmesiyle hepimiz ona bakakalmıştık motor başka yere dönerken bizde yola devam ettik. Ha bu arada ben Ediz Duman 'Duman' kolejinin varisi aynı zamanda babamın holdingine ve mafya işlerinde yardım ediyorum. Gecelerin playboyuyum ama kimsenin bilmediği bir özelliğim var mazoşist ruhluyum neden mi babamın mafyacılık işi yüzünden kaçırılıp işkenceye maruz kalmıştım şimdi de zevk alıyorum ama henüz beni ilişki sırasında tatmin eden olmadı. Okula gelmemizle tüm gözler bize döndü 12.sınıfın ilk günüydü ve okula birileri gelmiş "aras hayırdır kardeşim ne bu heyecan" diyen savaşla arasa döndüm ikizlerdi ama aras daha masumdu savaşa göre onlar kimmi onlar teyzemin emanetiler bana yani kuzenlerim. Teyzem öldürülmüştü ve aras yıkılmıştı savaş ise yapanı bulmaya çalışıyordu "ya ne heyecanlancam oğlum" dedi aras ama gözleri sanki birini arıyordu herzamanki bankımıza gidip oturduk bir sigara yakarken gelen motor sesleriyle oraya baktım herkes gibi....

Arya Ateş'den

Okula drift atarak girerken tüm gözler bize dönmüştü masal toprak elif ve mert motordan inerken bende havalı bir şekilde motordan indim. Erkekler ağızlarındaki salyalarını akıtarak bakarken mert hemen elifin elini tuttu okulu süzmem bittiğinde ağır adımlarla bahçeye ilerledik birinin sırtıma atlamasıyla tutup yere attım. Atlayana baktığımda yüzünü buruşturmuş olan arası görmemle gülmeye başladım benim gülmemle bizimkiler de güldüler. İki çocuk gelip karşımıza dikeldiler bize sinirle bakarken kahverengi saçları olan çocuk arası kaldırdı ve bana doğru sinirle geldi. Burun buruna gelirken "hangi cüretle kardeşime bunu yaparsın" diye tısladı korktummu tabikide hayır göz ucuyla arasa baktım hafif gülüp önümdeki gerizekalıya baktım "aynı kandan olmasakta manevi kardeşim olduğundan yaptım" dedim soğuk sesimle aras koşarak boynuma sarıldı hemen "ya kızıl meleğim" dedi yutkunup bizimkilere baktım hepsi şok olmuşca bize bakarken elif sinirle mertin elini sıkıyordu. Aras sonunda benden ayrıldığında önümdeki iki gerizekalıya döndüm "emin olun bunu bir başkası yapsaydı ya hastanede yaşam mücadelesi veriyor olurdu yada ölürdü" dedim soğuk sesimle ve okula doğru ilerlemeye başladım. Bizimkiler anında yanıma gelirken "elif sonra konuşuruz" dedim kafasını usulca sallayıp mertle önden yürümeye başladılar masal ve toprak iki yanıma geçerken "ya çocuk çok tatlıydı" dedi masal birden ona inanmıyorcasına bakıp kafasına vurdum bir tane "kime yavşıyon lan yine" dedim dalga geçerek "ya senin şu manevi kardeşin var ya o" dedi toprak imayla bu haline göz devirip müdürün odasına kapıyı çalmadan girdim "dingonun ahırı.." derken beni görmesiyle gözleri kocaman açıldı "sınıf?" diye sordum tek kaşımı kaldırarak "12/C arya hanım" dedi kafamı sallayıp dışarı çıktık "umarım onla aynı sınıftayızdır" diyen masala göz devirdim maldı yemin ederim amerikada yavşamadığı erkek kalmamıştı onun sayesinde dövmediğimiz erkekte kalmamıştı. Zil çalmıştı ama sigaram bitmediği için gitmemiştim , sigaram en sonunda bittiğinde yere atıp üstüne bastım ve okula girdim. 12/C yazan sınıfa kapıyı çalmadan girdim. Anında tüm gözler bana dönerken "kızıl meleğim gel buraya senin için yer ayırdım" dedi aras pardon anırdı desek daha doğru olur gözlerimi devirip yanına doğru gittim sondan ikinci sıraydı son sırada savaş ve ediz vardı bizimkiler ise yan taraftaydı. Arasın yanına oturup bizimkilere baktım elif sinirle defterini karalıyor mertse sakinleştirmeye çalışıyordu "okulun ilk günü olduğundan serbestsiniz" dedi hoca ve herkes kendince muhabbet etmeye başladı "kızıl meleğim" dedi aras ona baktım "bir sorun mu var" dedi ona dersem kendini suçlu hissedecekti başımı hayır anlamında salladım hemen elleriyle yanağımı sıkıp çekip hamur gibi oynamaya başladı "gülsene kızım ya" derken ondan kurtulmaya çalışıyordum "yo boroksono gorozokolo" dedim boğuk çıkan sesimle edizin kahkaha atmasıyla göz ucuyla ona baktım bizi çekmişti Neeee!!!! Sinirle arastan kurtlup edize döndüm. O ise gülüyordu hayla hemen elindeki telefonu aldım. Almamla gülmesini kesip bana baktı "ver onu!" diye tısladı korktum mu tabiki de hayır "bizi çektin eğer birileri görürse kötü olur" dedim soğuk sesimle gerçekten de kötü olurdu eğer arasa değer verdiğimi anlarsalar zarar verirlerdi benim yüzümden. Amerika'dayken masalı kaçırmıştılar ve bunu yapanları pişman yapmıştım orası ayrı konuda "niye sevgilin mi kızar" dedi çatık olan kaşlarım gevşedi birden sahi çağrı olsa kızarmıydı gözlerimin yanmasıyla yerimden kalkıp seslenmelerini umursamadan koştum nefesim olmadan koştum ayaklarım beni taşımayacak hale gelene kadar koştum ve bodruma indim. Durup nefes almaya çalıştım ayaklarım beni taşıyamazken dizlerimin üzerine çöktüm. Çağrıyı çok özlüyordum hemde çok bodrumun kapısının gıcırtısıyla köşeye saklandım. Bana boşuna gölge demiyorlar gözlerim karanlıkta bir insana göre çok iyi görür ve giydiğim siyahlar beni tamamen karanlıkta gizliyor. Gelen adım sesleriyle kendimi atağa hazırladım nefes alışlarını duyarken önümden geçti tam arkasına geçip atlayacakken bana doğru döndü beraber yere düşerken beni tutup altına aldı. Sinirle dizimi şeyine geçirip üstümden attım o yere çöküp inlerken ayağa kalkıp tekme attım uzağa savrulurken ışıklar açıldı birden gözlerim ilk başta kısılırken ışığa alışınca tamamen açıp etrafıma bakındım bizimkiler gelirken ben bana saldıran kişiye baktım. Siktir edizin ne işi var koşarak yanına gittim ağzından akan kana küfür edip kucağıma aldım evet biraz ağırdı kas yığını ama ben güçlüyüm. Hastanede koltuklara oturup doktorun çıkmasını bekliyorduk savaş sinirle bir ileri bir geri gidip geliyordu. Ve bu hareketi benimde sinirimi bozuyordu , sinirle yanıma gelip yakamdan tutup yere attı anında bizimkiler ayağa kalkarken sorun yok anlamında elimi kaldırdım düştüğüm yerden kalktım "ne yapıyorsun lan sen!" diye bağıran arasa baktım savaş ise onu dinlemeyip sinirle bana gelip gelişi güzel yumruk attı evet bana attı bir iki adım sendelerken kanayan dudağıma elimi dokundurdum elimdeki kana bakıp güldüm. Savaş daha çok sinir olurken bu sefer kafayı gömdü siktir kafası gerçekten sertmiş kafası "özür dileyecekti lan senden" diye bağırdı sinirle zorla ayağa kalkıp suratına baktım "Ediz Duman ilk defa biri için içten üzülüp özür dileyecekti" dedi ellerim sinirden yumruk olurken bana acımasına küfrettim "sen ne yaptın peki" dedi ve burun buruna gelmemizi sağladı "onu hastanelik yaptın" dedi gözlerimi sakince kapatıp açtım "o olduğunu bilmiyordum karanlıktı yüzünü görmedim" dedim soğuk sesimle tam elini yumruk atmak için kaldırmıştı ki aras onu geri itti "görmedim diyor sana sakin ol" diye bağırdı sinirle savaşa savaş tam arasa yumruk atcaktı ki önüne geçip yumruğu kendim yedim yere düşerken kafamdaki acıyla herşey hayatım gibi karanlığa teslim oldu....

Uzun zaman oldu açıkcası ama 2.kitapla karşınızdayım gençler sizce bölüm nasıl karakterler pki ya ediz duman hakkında ne düşünüyorsunuz yorumlarınızı bekliyorum 🙌 ✌ 🙌

GÖLGE (imkansız aşıklar 2) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin