"Bu deli seni nerden tanıyor Tae?"
Yoongi sakinlikle sordu.
Taehyung olduğu yerden kıpırdamadan yaşlı gözlerle kendisine bakan Jimin'den kaçırdı gözlerini. En başından duymuştu sesini. Fakat yanındakiler minikle dalga geçerse diye üzülmesinden korktu. Adını her seslenisinde içinden bir parça kopmuştu. Sonuç olarak arkadaşları değil de kendisi üzmüştü onu.
Sesini çıkarmadı Yoongi'ye.
Yoongi yüzündeki pişmanlık duygusuyla deliyi izleyen esmer arkadaşına baktı.
"Sende onu tanıyorsun. "
"O hayatımı kurtardı. "
Taehyung'un söylediklerine karşılık alaycı bir kahkaha savurdu gergin havaya.
" Bir deli nasıl hayat kurtarır merak ediyorum? Daha çok sen ona aklını vermiş gibisin. "
Taehyung her ne kadar sıradan da olsa arkadaşlıklarına olan hatrıyla sakin kaldı.
"Yoongi lütfen, böyle davranma. "
Jungkook araya girip ortamı yumuşatmaya çalıştı.
"Ne o sende mi onunla arkadaş olmak istiyorsun?"
Daha sonra Taehyung'a dönüp iğneleyici laflarına devam etti.
"Hem yağmur ne ya sana yağmur diye mi sesleniyor birde. Adını öğrenememiş mi ? Seni kadını olarak falan görüyor herhalde kız ismi kullanıyor."
Ağır konuşmaya başlamıştı.
Iyice boşalan okulla birlikte bulundukları ortam oldukça sessizdi. Bu sessizlikte bir silah gibi vurucu olan lafları duydu Jimin. Eğmedi başını. Taehyung onu korurdu, o arkadaşıydı.
Bekledi.
Daha sonra kendisine doğru gelen soluk tenliyle istemsizce bir kaç adım geriye kaçtı. Minik ellerini yumruk yapıp sıkmış, korkudan gözyaşları birkaç saniyeligine akmayı kesmişti.
Yoongi kolunu havaya kaldırıp Jimin'e vuracakken Taehyung kolundan yakalayıp arkasına iteledi çocuğu. Ardından miniğe sırtını dönüp yüzünü lise yıllarını geçirdiği iki kişiye çevirdi. Fakat laflarının odağı Yoongiydi.
"YETER! Şu halinden kurtul bir önce. O benim hayatımı kurtardı. Bizden daha zeki, daha duyarlı daha insancıl olduğu için onu aşağılamayı bırak! Beraber geçirdiğimiz vakitler hatrına sesimi çıkarmadım. Ama evet, o benim arkadaşım. Ve şu andan itibaren Jimin'in tek arkadaşım olduğunu ikinizde farketmişsinizdir artık. "
Her şeye rağmen içinde bir burukluk vardı o ikisine karşı. Arkadaş olamasalar da beraber güzel vakitler geçirmişlerdi. O ikisinin düştükleri garip durumda dalga geçtiği zamanları hatırladı. Sınavlarda çektikleri kopyaları. Okuldan kaçma girişimlerini, oyun maceralarını...
Jimin'in elinden tutup ordan uzaklaşırken bu anıları yaşadığı iki insanı öylece ardında bırakmak kalbini acıttı.
Kendilerinden uzaklaşan ikiliye bakıp oluşan sessizlikte Yoongi'ye döndü Jungkook.
Hiçbir şey söylemedi sadece baktı. Kendisini anlayan fakat kişiliğine zıt olan bu kişi anladı onu. Yine de anlamazlıktan geldi.
"Neden öyle bakıyorsun Kook?"
Beraber geçirdikleri son dakikaları olduğu için, dürüstçe konuştu uzun olan.
"Seni aklıma kazıyorum. "
Gözlerini iki saniyeliğine sımsıkı kapatıp aklına kazıdı soluk yüzü. Ardından adımlarını geri geri atıp uzaklaştı kendisine pişmanlıkla bakan bedenden.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
rain 雨 | vmin
أدب الهواة⎾tamamlandı⏌ Sıradan bir aile hayatına sahip olan Taehyung'un hayatı, mahallelerinde deli olarak bilinen Jimin ile bir noktada kesişir. O andan itibaren kendisini onun ilginç dünyasına dahil olmuş halde bulur. ❝ Ben yola aşığım, Çünkü yolda tanıştık...