12. BÖLÜM: "UÇURTMA"

43 0 0
                                    

Herkese merhaba! Uzun bir aradan sonra aranıza teşrif etmiş bulunmaktayım. Sanırım hiçbir zaman kendimi yenip, yazmayı bir düzene sokamayacağım. Ya da en azında kendi hayatımı düzeltene kadar...

Size bol Koraylı bir bölümle geldim. Aslında ben de kendime inanamıyorum ama böyle bir şey çıktı ortaya. Umarım beğenirsiniz. Yorumlarınızı bekliyorum.

BÖLÜM ŞARKILARI:

|Sufle - İçinde Aşk Var.

|Güntaç Özdemir - Benimle Yan.

|Pinhani - Beni Sen İnandır.

|Teoman - Uçurtmalar.


  ●●  


   "Burada olduğunu biliyordum." Dedi kısık bir sesle. Aramızda kapının pervazı kadar bir mesafe vardı. Yeşil gözlerinin koyulaştığını bu mesafeden görebiliyordum. Yaklaşık üç dört adım atıp ondan uzaklaştım.

"Seni benden başka kimse bu kadar iyi tanıyamaz Dünya."

"Niye geldin?" Sesim soğuktu fakat gözlerim, yeşil gözlerinde dolaşırken bu soğukluğun gözlerime ulaşmadığını biliyordum.

"Geri dönmem gerekiyordu, döndüm." Böyle bir cevap vereceğini biliyordum. Koray iyi biriydi fakat o an aklına ne esiyorsa onu yapıyordu ve bunu yaparken karşısındaki insanı hiç düşünmüyordu. Eski günleri özlediğinde ya da yaptığından pişmanlık duyduğunda ise kendini affettirmeye çalışıyordu. O böyle biriydi, eskiden sevdiğim adamı çok iyi tanıyordum.

"Babanlar aradı." Diye devam etti. "Benim de aklıma ilk burası geldi. Gidebileceğin başka kimse yoktu ve her zaman ki gibi çocukluğuna sığındın."

"Beni bu kadar tanımadan nefret ediyorum." Bana doğru adım atıp kulübeden içeri girdi.

"Biliyorum, aslında bundan nefret etsen de beni bu yüzden seviyorsun."

"Seviyordum." Diye düzelttim onu.

"Gidişimin üzerinden sadece birkaç ay geçti. Yıllarını geçirdiğin insanı bu kadar sürede unutabiliyor musun gerçekten?" Sesinden şaşırdığı belliydi. Her ne kadar bunu dile getirmesem de bendeki yerini biliyordu.

Başlarda yokluğuna alışmak zordu, eksikliğini sürekli hissediyordum. Kalbimin ortasına büyük paslı bir iğne batırmışlardı sanki. Nefes aldığım sürece acı veriyor, beni içten içe zehirliyordu. Kurtuluşum yoktu, beni kurtarabilecek kimse yoktu.

Sonra onu gördüm.

Elleriyle çıkardı o iğneyi, huzuru panzehir oldu. Ve ben bu defa gerçekten yaşadığımı hissettim. Gerçekten nefes alabilmek nasıl bir şeymiş bunu öğrendim.

"Sen unuttuysan, ben de unutabilirim. Bunda anormal olan bir şey yok." Diye devam ettim. Gözlerim aylardır görmediği bu yüzü zihnime ezberletmek istercesine yüzünde dolaşırken, kalbim büyük bir maratona çıkmıştı.

"O çocuk mu?" Durdu. "Neydi adı... Ha, Aras. Onun yüzünden mi?" Bunu söylerken sesi umursamaz çıkmıştı fakat merak ettiğini biliyordum. Onun beni tanıdığı kadar ben de onu tanıyordum.

"Bizi bitiren sendin Koray. Şimdiki hayatımı sorgulamayı düşünmüyorsun değil mi?"

"Sadece, mutlu olmanı istiyorum."

BEN SANA MECBURUMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin