FRANSIZ "KAHVEM" 13

2.1K 95 88
                                    

Beğeni ve yorumlarınızı bekliyorum ❤️
7573 kelimelik bir bölüm oldu umarım beğenirsiniz💗 Müziklerle birlikte okuyun..
😍❤️😘Tüm müzikleri dinleyinnn hepsi en sevdiklerimizz 💓💓💓💓💓🦋Ayrıca multimedyadaki tasarım bana ait isteyen ss alsın bol bol yorum bekliyorumm.Yorum fazla olursa yine 7000 kelime ve üstü bir bölüm yazacağım.

Kankam geldikten sonra okulda tanıştığım,bize patenleri getirecek olan arkadaşını beklemeye başladık

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Kankam geldikten sonra okulda tanıştığım,bize patenleri getirecek olan arkadaşını beklemeye başladık.
Kapı çaldığı anda kapıya ilerleyip açtım ve adını unuttuğum ama okuldayken tanıştığım kızla merhabalaşıp getirdiği poşeti aldım ve salona geçtim.Kızda arkamdan gelip kankamla selamlaşıp sarıldıktan sonra koltuğa oturdu.
Kankimle birlikte patenleri ayağımıza geçirip tekerleklerinin hareket etmemesi için güvenlik kilitlerini kapatıp evi kontrol ettikten sonra çıkıp kapıyı kitledik ve üç kız dikkat ede ede merdivenleri inmeye başladık.Beş katı kazasız belasız indikten sonra apartmandan çıktık.Kankam bana dönüp "sahilde olacağız Kahvene paten ve kaykay alanını sor gösterir sana " diyerek göz kırptı.Ben başımı sallarken fazla meraklı kız "Kahven mi o kim ?" dediğinde kıza dönüp gülümseyerek "boşver" dedim ve kankama kızı uzaklaştırması için bir bakış attım.
Kankam kızı alarak yanımdan ayrılınca apartmanın duvarına yaslanıp bacaklarımı ileri geri oynatarak egzersiz yapmaya başladım.Karşı apartmanın kapısı açıldığında gülümseyip kahveme el salladım.O da bana el sallayıp yere eğildi ve patenlerinin kilidini açtı.Bende hızla eğilip aynı şekilde kilitleri açıp korkak ve rezil olmamaya çalışan adımlarımla kahveme doğru ilerledim.Yanına gitmeye çalışırken o hızla yanıma geldi ve bir elini belime koyarak bana bakmaya başladı.Tamam heyecandan ölen ben değilim ! Hah kalbimde hızlı atmıyor tabii ki de !
"Nasılsın ? Çok güzel olmuşsun" dediğinde gülümseyip "Teşekkür ederim iyiyim sen nasılsın ?"
dedim ve onun yönlendirmesiyle yavaş yavaş ilerlemeye başladım."Bende iyiyim arkadaşların nerede ?" dedi,yolda ilerlerken başımı ona çevirip göz teması kurduktan sonra "onlar bizden önce kaykay ve paten kaymak için bir alan varmış sahilde oraya gittiler sen bilirmişsin diye adres söylemediler" dedim ve dudak büzdüm.Bakışları gözlerimden dudaklarıma kaydığında yutkunup yolda ilerlemeye devam ettim."Evet orayı biliyorum" diyerek ilerlemeye devam etti.Ee haliyle bende onun peşinden gittim.
Sahildeki kaykay ve paten kaymaya gelenler için yapılmış olan alana bakıp gülümsedim ve bakışlarımla etrafı tarayıp bizimkileri buldum.
"İşte oradalar !" diyerek kahveme bakıp kankamı ve okulda tanıştığım arkadaş grubunu işaret ettim.
Kahvemin bakışları gruba döndüğünde kaşlarını çattı ama bana çaktırmamaya çalışarak yaptı bunu ama ben çoktan farketmiştim bunu çünkü çocuğu resmen sapık gibi izliyordum.
Grubun yanına ilerleyip herkese merhaba dedikten sonra kahvem kendini tanıttı ve ona yılışmaya çalışan kızları umursamadan bana bakmaya başladı.
Ona gülümseyip ,karşımda iki saattir bana rahatsız edici derecede bakan sabah tanıştığım çocuğa döndüm.Ona dönünce gülümseyip bana elini uzattı.
Tamam arkadaşça görünüyor olabilir ama hissiyatı çok farklı.Yani temas kurmaya çalışıp beni etkilemeye çalışıyor.Bunu nereden çıkardınız derseniz ise bilmiyorum! His işte çok garip birşey.
Elimi uzatıp ayıp olmasın diye sıktım bana kahveme aşık olmasam gülüşüne hayran olabileceğim bir şekilde gülüp "tekrardan merhaba biran gelmeyeceksin sandım ama görüyorum ki gecikmenin nedeni sevgilinmiş" dedi kahveme bakarak.OHA NE DEDİ ?! SEVGİLİ DEDİ BİZİM İÇİN DEDİ ! Ben kahveme dönüp yutkunduktan sonra çocuğun avucundaki elime bakıp "bi biz sevgili de-"  değiliz diyecekken hızla elimi o yılışık çocuğun avucundan kahvem çekti ve kendi sıcacık eline hapsetti.Ben şaşkınlıkla bakakalırken çocuk birleşen elimize bakıp yavaşça yüzündeki gülümsemeyi sildi.Kahvem bir adım öne çıktığında ne kadar çok benim için kavga etmesini istesemde bu keyifli anımı sırf günümü bok etmemek için sonlandırmaya karar verdim ve kahveme dönüp göğsüne elimi koyarak hem durmasını hemde bana bakmasını sağladım.
Bana şaşkın bir şekilde bakarken madem sevgilisi olmamı ister gibi sözümü kesti o zaman devamı gelsin diye düşünerek gülümseyip "herkesle selamlaştığımıza göre biraz gezelim canım" diyerek elini tuttum ve hızla gruba dönüp "hadi kaymaya gelmedik mi ?" diyerek kendilerine gelmelerini sağladım ve şaşkınlıkla "oldu bu iş" der gibi bakan kankama "ne yapacağım ben şimdi ?" bakışlarımı yolladım.Kankam dudaklarını oynatarak "keyfini çıkar" dediğinde gülümseyip ona öpücük attım ve keyifle çocuğa "bu kız benim dostum !" der gibi bakan kahvemin elini tutup hızla kaymaya başladım.Sakin olmalıyım çünkü kahvemin elini küçük elimle zorda olsa tutmaya çalışıyorum ve lanet olsun ki çaktırmamaya çalışsamda elim titriyor.Hava soğudu sanki ? Evet ben heyecanlanınca buz kesiyordum ne kadar garip değil mi ? Millete heyecandan kızarır,ne bileyim sıcak falan basar ama ben sanırsın kutuplardayım.
Öyle bir soğukluk,öyle bir üşüme !
Kahvem elimi avucunun içine hapsedip beni yönlendirmeye başladığında kendimi ona bırakıp hızına ayak uydurarak kaymaya devam ettim.
İkimizde fazla uzaklaşmadan durduk.Ellerimiz dinlenmek için ayrılsada ya bir daha elimi tutmazsa diye iç geçirdim."Biraz dinlensek iyi olur" bakışlarımı tuttuğu elimden çekip ona çevirdim ve hafifçe gülümseyerek "bencede" dedim ve banklardan birine oturup bacaklarımı öne doğru uzattım.O da yanıma gelip oturduğunda manzaraya bakıp,acaba lönk diye seviyorum seni desem ne olurdu diye düşünüp kıkırdadım.Bakışları kıkırdamam sonucu hızla bana dönünce bende ona doğru döndüm ve utanmamaya çalışarak dizine başımı yaslayıp batan güneşin yarattığı kızıl ve mavi görüntünün ne kadar güzel bir kare olduğunu düşünerek havanın sıcaklığını tüm vücudumda hissetmek istercesine gözlerimi kapatıp şehrin sesini dinlemeye başladım.Hayatım boyunca en sevdiğim şeylerden biri akşama doğru güneş batarken restoranların yavaş yavaş kalabalıklaşmaya başlaması ve çatal bıçak sesleri eşliğinde gelen sohbet seslerinin bulanık bir şekilde karaya vuran dalgala sesleriyle birleşip kulakta yarattığı o tatlı müziği yaratmasıydı.Bazı tınılar bana eski günlerimi hatırlatıyordu ve o tınıları hiç beklemediğim anlarda duyduğumda içim keyiften kıpır kıpır oluyordu.
Saçlarımın okşanmaya başlamasıyla kalbim resmen tepinmeye başladı.Gözlerimi açmadan "güneşin batışını ve şehrin sesini çok seviyorum" dediğimde kahvemde "bende severim ama eskisi kadar çok değil" dediğinde kaşlarını hafifçe çatıp "neden ?" diye sordum.Kahvemde saçlarımı okşamayı kesip
" diğer sevdiğim herşeyi bir kenara itmemi sağlayan ve gerçek sevgiyi hissettiren biri girdi hayatıma" dediğinde içimden o kişi ben değilsem olaylar fena diyerek düşünmeye başladım.Yavaşça gözlerimi aralayıp kahveme baktığımda beni izlediğini görmem kalbimin daha hızlı atmasını sağlarken içimden bu kadar hız iyi değil vallaha vücudum tarafından bir ceza kesilmesin kalbime diye düşündüm.
Hız limitlerini zorluyorsak yanıma bir yarışçı lazım öyle değil mi ? O zaman kahve bey senide kalp hızı pistine alıyorum.Ona gülümseyip "aslında benimde hayatıma öyle biri girdi onu çok seviyorum" dediğimde kaşları havalandı ve önce benim gibi kendi olma ihtimali yüzünden gülümsedi sonrasında ise ya başka birisiyse düşüncesiyle kaşlarını çatıp merakla "kim o çok sevdiğin kişi" dediğinde ayağa kalkıp ona döndüm "meraklısın,ayrıca sende bana söylemedin" dediğimde o da ayağa kalkıp dibime kadar girdi ve "sormadın,ayrıca duymak ister misin kim olduğunu ?" dedi.Allahım kalp krizi geçiriyorum ! Kesin benim ! Vallaha benim !
Dur o zaman,ay ne duru ! Ay ama şimdi imalı falan konuşuyorda ya ben değilsem ! Vallaha şey "💩" gibi kalırım.Geriye doğru kayarak "belki gecenin sonunda sorarım şimdi kaçırmamamız gereken bir günbatımı var" diyerek arkamı döndüm ve kaymaya başladım.Rüzgar uçuyormuş gibi hissetmemi sağlarken elimin tutulmasıyla hem korku hemde heyecanla düşecek gibi oldum ama kahvem elimi sıkıca tutup beni kendine çekti ve kulağıma "gecenim sonuna kadar bir kaza olmasını engellemeliyim" dedi.ERİDİM RESMEN !
Neyse kızım çaktırma ;)
İkimizde geldiğimiz yolu geri döndük ve grubun yanına ilerledik.Kankam yanıma geldiğinde kahvemin telefonu çaldı ve bir dakika işareti yaparak bizden biraz uzaklaştı.Tabi kankamda fırsat bu fırsat diyerek yanıma yaklaşıp "neler oldu ?! Anlatsanaaa !" diye resmen başımın etini yedi.
"Şişşt anlatacağım ama eve gidince " dedim.
Kankam surat asıp tam konuşacakken kahvemin yanımıza gelmesiyle susup bakışlarını benim gibi kahveme çevirdi."Arkadaşım ••••• bize katılacakmış" dediğinde kankamı görecektiniz kızın gözleri pörtledi resmen.Kankam hızla koluma girip "ııım bizim küçücük bir işimiz var hemen geleceğiz" diyerek benim "ne oluyor ??" dememe bile izin vermeden hızla pistlerin arka kısmına doğru ilerletti.
Durduğumuzda bana dönüp "çok tipsizim olmaz gelemez ya ! " diyerek ağlayacakmış gibi surat astı.
Yanına yaklaşıp "deli misin çok güzelsin ! Ayrıca senden gerçekten hoşlanıyorsa her halinle beğenir.Yanlış anlama ben sana demiyorum ki kendine bakmadan gez dolaş kendine özenme aksine bak ne kadar güzelsin,kendine bakıyorsun.Saçların,makyajın ve kıyafetlerinle bomba gibisin bebeğim! " Hala suratını asmaya devam edince şakacıktan onu duvara yaslayıp "hmm bebeğim lezbiyen olsam ilk sana yazardım " diyerek abartılı bir şekilde sapık gibi süzüp güldüm.
Başta şaşırsada sonradan o da kahkaha atıp "ya dalga geçme offf tamam hadi gidelim" diyerek ilerledi.

FRANSIZ "KAHVEM" ☕️ Gerçek bir aşk ❤️ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin