Run Run Run // Muke Clemmings

7

Luke okulunun ikinci gününü ilkine göre daha sakin geçirmişti.

Gün içinde ne Ashton'ı görmüştü, ne de üstüne atlayan birileri olmuştu. Tüm gün Arzaylea ile takılmış, arada bir Calum ile dolaşmış ve uykusuzluğunu göz ardı etmeye çalışarak dersi dinlemişti. Şimdi ise son dersteydi ve çıkışta Arzaylea ile aralarındaki "özlemi" gidermek için kızın evine gideceklerdi.

Zil çaldığında üstüne çöken büyük rahatlama ile gülümsemiş, çantasını alarak hızla sınıftan çıkmıştı. Gözleri ile Arzayle'yı ararken onu koridorda Michael ile birbirilerine nefret kusan bakışlar atarken bulmayı beklemiyordu açıkçası.

"Hey, neler oluyor burada?"
Luke konuştuğunda ikisi de ona dönmüş ve bakışları yumuşamıştı. Arzaylea telaşla Luke'un kolundan tutup sürükledi. Luke hiç bir şey anlamasa da kıza karşı çıkmamıştı. Arabasının yanına geldiklerinde Luke gördüğü şeyle birkaç saniye duraksadı.

Araba?

"Hey, bu araba da nereden çıktı böyle?" Luke şaşkınca sordu.
"Ah, babam doğum günüm için aldı."

Luke buna şaşırmıştı doğrusu. Arz'ın ailesinin pek de paralı olduğu söylenemezdi çünkü. Ne zamandır bu kadar zenginlerdi? Bir an sormak istese de ayıp olacağını düşünüp bu fikirden vazgeçti.

Arabaya bindiklerinde ikisi de onca aydan sonra birbirilerine gerçek anlamda dokunacakları için heyecanlıydı. Yolculuğun yarısını flörtleşerek geçirirlerken, sessizlik oldigunda Luke merakına yenik düşüp sordu.
"Arz, neden sürekli Michael ile didişiyorsunuz?"
Bakışlarını kıza çevirdiğinde dudaklarını kemirdiğini gördü. Ani fren yaptığında Luke bunu beklemiyordu.
"Bak Luke, bunlar... Hepsi uzun hikaye. Ama o iyi birisi değil tamam mı?"
Luke başını usulca salladı. Yolculuğun diğer yarısı da neşeli geçerken Luke gerçekten de kızı özlediğini farketti.
Eve geldiklerinde Luke Arzaylea'ya gülerek sordu.
"Ne yapacağız? Film ve uzanma?"
Arz gülümseyerek başını salladı. Anahtarını kapı deliğine sokarken konuştu.
"Sen film seçerken ben de mısır patlatayım."
Luke başını sallayarak uzun zamandır görmediği eve girdi. Evin salonu genişti, ama bunun aksine ev çok da büyük sayılmazdı. O civardaki çoğu ev gibi Amerikan Mutfaklı değildi, mutfak ayrıydı. Onun dışında 2 oda vardı evde, ki yalnız yaşayan Arz için gayet uygun bir yerdi.

Salonda büyük bir televizyon, karşısında ise yine büyük bir kanepe vardı. O kanepenin üstündeki anılar pek de temiz sayılmazdı. Luke aklına gelenlerle hınzırca gülümsedi.

Arz mutfağa geçerken Luke da DVD ünitesine göz gezdirdi. Raftan Arz ile izlemeye en uygun olan - en azından kendisinin öyle düşündüğü - Friends With Benefits filmini çekti.

İşte tam o sırada Luke'un gözüne şeffaf kutuda duran gri bir DVD takıldı. Diğer DVDler gibi üstünde bir şey yazmayışı Luke'a garip gelmişti. Arzaylea'ya seslendi.
"Bebeğim, yardıma ihtiyacın var mı?"
"Ah hayır, 10 dakikaya her şey hazır."
Kızın cümlesinden sonra büyük bir merakla DVDyi televizyona yerleştirdi ve oynat tuşuna bastı. Görüş alanına tanıdık bir sima girince Luke'un gözü şaşkınlıkla açılmıştı.
Michael?
Luke büyük bir merakla görüntüleri izlemeye başladı. Anladığı kadarıyla Michael sarhoştu.  Bu, yatağa doğru giderken sendelemesinden ve peltek konuşmasından anlaşılıyordu. Arkada Arz gözüktü ve Michael'ı kendine çevirerek öpmeye başladı. Daha sonrasında ise Michael'ı yatağa itti, çırılçıplak bıraktı ve boynunu emdi. Michael bu hareketlerle inlerken bir anda Arz'ı altına aldı ve üstündeki elbiseyi hışımla çıkartıp yere attı. Şimdi ikisi de çıplak ve sevişmeye hazırdı.

Luke dudaklarını ısırarak bunları izlerken Arzaylea'nın sesini duymasıyla ekrana koşup DVDyi çıkardı. Hızlıca yerine koyduktan sonra seçtiği filmi alıp playera yerleştirdi. Arz gülümseyerek içeri girdiğinde Luke da demin izlediklerini unutmaya çalışarak aynı simayla kıza baktı.

Luke, Arzaylea'nın başkalarıyla birlikte olduğunu tabii ki de biliyordu. Başka birisini görse pek de şaşırmazdı doğrusu. Ama Micheal...

Gün içinde bir sürü beklenmedik olay yaşasa da, en beklenmedik şey buydu.

Filmi yerleştirdikten sonra daha ilk saniyelerden Arzaylea rahat durmayıp Luke'a dokunmaya başlamıştı. Luke ise zaten demin izlediği görüntülerden beri şişkindi. Daha fazla dayanamayacağını anladığında kızı sertçe öpmeye başlayıp altına aldı.

Dakikalar boyunca sevişirlerken, Luke'un aklındaki tek şey Michael'ın inlemeleriydi.

Luke sen bir gavatsın

Üzgünüm biraz gecikti ama evde internetimiz yoktu mazur görün