5.BÖLÜM

2 1 0
                                    

Cevap vermek yerine direk beni kucakladı ve kutudan çıktı. Kollarımı yine boynuna dolayıp kendimi hazırlamıştım ki sırtımdaki acı kendini gösterdi.  Hızır kapıya ilerlemeden "Sırtına binsem olur mu? "Dedim mahcupça.
Yüzüme bakıp ne olduğunu anlamaya çalışırken kafasını salladı ve beni yere yavaşça indirdi. Korku direk bedenimi istila ederken kollarına tutundum ve dengede durmaya çalıştım. Önüme geçip eğildi ve bacaklarımı beline dolayıp, sarıldım. Kapıyı sessizce açarken yakalanırsak olacakların küçük bir fragmanı geçiyordu aklımdan. Ellerini yaramı acıtmamak için dikkatlice bacağımın içine koydu ve sol tarafa koşmaya başladı. Soluk soluğa kapıya ulaşmıştık. Çıktığımızda hâlâ koşuyordu ve Hızır hiç yorulmuşa benzemiyordu. Ağaçların arasında duran arabaya beni bıraktıktan sonra kendi de direksiyona geçti. Dikiz aynasından geriye bakıp bir küfür mırıldandı. Arkamızdan geliyorlardı. Gazı kökleyince savrulmamak için kemerimi taktım. 
   Korkuyla Hızır'a baktığımda tek eliyle direksiyonu kavramış ,diğer eliyle saçlarını karıştırıyordu. Ona baktığımı farkedince göz ucuyla baktı ve " Alya," dedi.
"Efendim? "
"Bu yolun sonu..." devamını getiremeyince tek kaşımı kaldırıp "evet ?" Dedim sabırsızca.
    "Uçurum. "
"Ne! Ölecek miyiz?  Boşuna mı kaçtık?"
Güldü. "Hayır. Arabadan atlamamız gerek. "
Bu sefer gülme sırası bendeydi. "Atlarsam zaten ölürüm be adam! "
Bana güven verircesine baktı. "Birşey olmayacak. Seni kucağıma alacağım. Eğer atlamazsak öleceğiz Alya. Elini çabuk tut."
Başımı onaylamazca sallayıp ileri baktım.  Az kalmıştı.  Ölmek istemiyordum. Gözlerimi kırpıştırıp kucağına geçtim ve sırtımı direksiyona yasladım. Bakışlarıyla çok kısa bir süre gözlerimde oyalandıktan sonra ensemden kavrayıp yüzümü göğsüne yasladı. Bir kolu belime dolanırken diğer koluyla kapıyı tam olarak açtığında ellerimi göğüslerimiz arasında sıkıştırıp kendimi kastım. 
  Bedeni içerisinde ki bedenim savrulurken çok geçmeden yerde bulmuştuk kendimizi. Fakat hiç bir yerim yere temas etmemişti. Arabanın gürültüsü kulaklarımıza gelirken Hızır kendiyle beraber beni de doğrulttu. Koşabileceğimi hissediyordum. Ellerini kavrayıp onunla beraber koştum. Ormanda rastgele koşarken nereye gittiğimiz hakkında hiçbir fikrim yoktu.
Düşüncelerimi okumuş gibi "Güvenli bir yere gidiyoruz Alya." Dediğinde arkama bakıp göz gezdirdim. Kimse görünmüyordu. Bacaklarıma çarpan rüzgar ve sürtünen otlarla iyi hissediyor sayılırdım. Vücudum yaşadığım korku,heyecan ve adrenalin yüzünden açılmıştı. Tek sorunum bacağımdaki ve sırtımdaki derin kesiklerdi.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Aug 21, 2017 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

KAYBOLUŞHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin