Karakter olarak, gerçekten sinirli bir yapıya sahibim. İnsanlar genelde sert göründüğümü söylerler. Pek gülmediğimi, güldüğüm zamanlarda bile o an gerçekten de gülüp gülmediğimi anlamadıklarını söylerler.
Onlara hak veriyorum. Bazen gerçekten aynaya baktığım zaman ben de kendimi pek çekilmez buluyorum.
Ama bunun yanında beni gerçekten sinirlendirdikleri zaman tuhaf birine dönüşüyorum. Öfke gerçekten iyi bir şey değil. Ve insan öfkesine çok kolay yeniliyor.
Birileri beni sinir ettiği zaman, buna bir arkadaşım, annem babam veyahut kardeşlerim bir örnek olarak verilebilir, kimseyle iletişim kurmak istemiyorum. Tartıştığım kişilerle de iletişim kurmak istemiyorum. Genelde haksız isem tartışma altına girmiyorum fakat haklı isem, insanların bunu görmesi için çabalıyorum.
Siz sinirliyken, yüzsüz gibi hala gelip sizinle konuşmaya devam eden insanları sevmiyorum. Hiçbir şey olmamış gibi davrananları. Ağzından çıkanların haddi hesabı olmayan insanları sevmiyorum. Hal ve hareketlerine öfke sırasında bile dikkat etmeyen insanları.
İki yüzlülük gibi geliyor bu bana. Anlayamıyorum, anlam da veremiyorum.
Siz öfkeden köpürür iken, sinirlendiğiniz kişi gelip sizinle iletişim kurabiliyor. Bir şeyleri kırmak, parçalamak, dökmek can yakmak istiyorsunuz ama kendinizi dizginlemeniz ve olgun davranmanız gerektiğinden sadece susuyorsunuz.
Susmak çok kötü.
İnsan içine atıyor. Ve gün gelip de patladığında, çok fena bir yıkım oluyor.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kalem İzi
RandomBazen sıcacık bir düşünce gelip çöreklenir insanın içine. Oturduğu yerde hayallere dalar. Neresinde, ne zaman, nasıl olduğunu düşünür. Hissettikleri dolup taşar ama dışarıya vuramaz. Çok dokunuyor bazen içini dökememek. Bir faniden medet ummak da ö...