Bölüm:7

60 22 56
                                    


Gözlerimi açtığımda güneşin yeni yeni doğmaya başladığını fark ettim.Dün on ikide uyuduğum için böyle erken uyanmıştım. Bende uyandığında tekrara uyuyamayanlardanım.

Aklıma gelen fikirle hemen yataktan kalktım. Banyoma girip rutin işlerimi hallettikten sonra dolabımı açtım. İçinden yarım sporcu aletini, altına kısa şortumu aldım ve üzerimi değiştirdim. Saçlarımı yukardan at kuyruğu yaptım. Sabahları spor yapmayı çok sevdiğim için bugünde yapacaktım. Kulaklığımı telefonuma bağladıktan sonra merdivenlerden kayarak indim. Küçüklüğümden beri arada sırada yapıyorum çok eğlenceli oluyor.Bu saatte herkes uyuduğu için ses yapmamaya dikkat ederek evden çıktım.

Deniz kenarında kulağımda kulaklık ile koşarken bir kez daha özgür olduğumu fark ettim. Bu his dünyadaki en güzel şeylerden biri. İnsan özgürlüğü hiçbir zaman kısıtlanmamalı. Biraz yavaşladığımda etraf da benim gibi yürüyüş yapan insanları gördüm. İlerde bir bank görünce biraz oturmaya karar verip oturdum. Banka daha dikkatli baktığımda bu bankın Ege ile üstüne baş harflerimizi yazıp kalp içinde aldığımız bank olduğunu görünce hemen kalktım. Cebimdeki anahtarımla o yazının üstünü karaladım. Aklıma o gün gelince gözlerimin dolmasına engel olamadım. Aşağılık pislik, şerefsiz, onun yüzünden hayatım karardı. Sinirlendiğim için koşmaya devam ettim ama bu sefer daha hızlı koşuyordum. İki saat gibi bir koşunun ardından evin yolunu tuttum.

Eve geldiğimde anahtarımla içeri girdim. Fatma ablanın kahvaltı hazırladığını görünce sessizce arkadasından sarıldım. Fatma abla korkup elindeki tavayı yere düşürünce gülmeye başladım. Fatma abla sinirle,
"Kızım napıyorsun? Niye sessiz sessiz geliyorsun? Ya tavayı kafana vursaydım?" dedi. Bende
"Fatma abla korktun mu? bir alışamadım sen de alış artık bunlara alış" dedim ve yanağından öpüp odamın yolunu tuttum. Fatma ablanın arkamdan söylendiğini duysam da ne dediğini tam olarak anlamadım. Odama gelince telefonumu yatağımın üstüne attıktan sonra hemen duş almak için boyama ilerledim. Güzel bir duşun ardından iç çamaşırlarımı giyip ardından lacivert kot şortumu üstüne beyaz t-shirt giydim. Ayağıma da süperstar ayakkabılarımı giyince saçımı tarayıp kuruttum ve dağınık topuz yaptım. Aşağı inmeye başladığımda aşağıdan mis gibi kokular geliyordu. Merdivenlerden aşağı indim mutfağa baktığımda sadece Fatma abla vardı.
"Kahvaltı bahçede mi?" diye sordum. Kafasıyla onayladı ve
"Evet Elif hanım dışarda yapmak istedi" dedi.
"Babamla abim çıktı mı?" diye sorunca
"Evet, Selim Bey ve Koray oğlum sabah erkenden toplantıları olduğu için çıktılar" dedi. Salondan bahçeye çıktım. Ön bahçeye kurulmuş misler gibi sofrayı görmemle aç olduğumu bir kere daha anladım. Hızlı adımlarla sofraya geçtim ve oturdum. Annem bana gülümsedi ve
"Günaydın kızım" dedi. Dün anneme biraz bozulsamda fazla uzatmamaya karar verdim.
"Günaydın anneciğim" dedim.
"Günaydın prensesim"dedi.
"Çok açım ben" dedim. Annem sırıttı ve
"Ye o zaman" dedi. Hemen yemeye başladım. Fazla yiyemem çünkü çok çabuk doyuyorum ama acıktığımda sanki dünyayı yesem doymayacakmışım hissi oluyor. Yeşil zeytinimi de ağzıma attıktan sonra meyve suyumu içtim ve
"Ohh be dünya varmış"dedim. Annem dediğime gülerken o da çayını bitirdi ve
"Doydun mu? Ne kadar çabuk" dedi hafif çatılı kaşlarıyla
"Anne biliyorsun huyumu" dedim o da kafasıyla onayladı. Annem
"Kızım ben az sonra çıkacağım haberin olsun"dedi. Bende
"Tamam anne kendine dikkat et "dedim. Ve masadan kalkıp annemi öptüm annem
"Sende" dedi ve masadan kalkıp gitti. Bende annemin arkasından odama çıktım ve bizimkilere mesaj attım

Ben:
Bugün napıyoruz?

KumSALAK:
Bilmem kafeye falan gidelim

Emir'imm:
Olabilir ama bizim Ediz'le ilk önce bu kızlardan kurtulmamız lazım

En İyi Tesadüf  Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin