Koleksiyoncu (Ara Verildi)

Bölüm 1

Polis Memuru kapıyı iki kez çaldı ve içeri girdi. Elindeki tepsiyi masaya bıraktı"Size çay getirdim amirim" Emniyet Amiri "tamam sağolasın. Polis Memuru 1.85 boylarında siyah ve gür saçlı, sıska ama güçlü bir polisti.

Polis Memuru üzüntülü görünüyodu. Emniyet Amiri bu durumu fark edip " Seni durgun görüyorum Rıfkı bir şey mi oldu ?" diye sordu. Rıfkı yutkunarak "Recep Amirim emekliliğinizi erteleyemezmisiniz siden ayrılmak istemiyoruz" dedi.
Recep Amir bir müddet durdu ve " daha fazla erteleyemem karım, kızım, oğlum emekli ol rahat bir hayat yaşa diye söylenip duruyorlar. Hem artık emeklilik vaktimiz gelmiştir belki ne dersin ?" Rıfkı "Estafirullah" diyebildi sadece. Recep Amir gülümseyerek "hem merak etme sizi ziyarete gelirim. Arada sırada bir çayınızı içerim."

Rıfkı memmun olmuş görünüyordu. "Tabi ki amirim" Recep Amir  koltuğuna yaslanarak "Tamam çıkabilirsin" dedi.

Recep Amir iki gün önce 60 yaşına girmesine rağmen ve gözü pek idi.
Saçını kazıtmış ve kirli sakal bırakmıştı.

Recep Amir koltuğunda otururken odaya yardımcısı şevket girdi. Şevket 1.70 boylarında iri yapılı bir polisti. Saçı düzenli bir şekilde kesilmişti. Her gün tıraş olmaktan yüzü tahriş olmuştu.

Şevket "Amirim bir trafik kazası gerçekleşti" Recep Amir sakin bir şekilde oturmaya devam ediyordu. Ne de olsa artik bu tür haberlere alışmıştı. Recep Amir "Ayrıntılı bir şekilde anlat."

Şevket "Amirim kaza da yaralanan kişinin adı Ezgi Tektaş" diyerek elindeki dosyayı uzattı. "Bu da onun GBT'si."

Recep Amir dosyayı incelerken  "kızın durumu nasıl" diye sordu.
Şevket " Amirim kızın durumu çok kritik" Recep Amir "Ailesine haber verildimi, bir bilgin varmı" Şevket bir an için duraksayarak "Bilmiyorum Amirim Rıfkıya sormam lazım." dedi.

Recep Amir düşünceli bir şekilde
" Bu trafik kazası seni neden bu kadar ilgilendiriyor. Bu ülkede onca Polis var onca ekip var. Bu işi bana niye getirdin?" Şevket "Amirim ben bunun bir trafik kazası olduğunu oek düşünmüyorum. Çünkü ıssız ve kimsenin olmadığı bir yerde trafik kazası çok mantıksız"
Recep Amir oturduğu yerden kalkarak "Belki içmiştir, belki de intihar etmiştir." Dedi. Şevket"Amirim ben izniniz olursa Ailesiyle ve arabayı elektrik direğine çarpmış halde bulan Taxiciyle konuşmak istiyorum."
Recep amir bir müddet düşünerek "Tamam sma Taxiciyle ben konuşacağım Ezgi Tektaş'ın Ailesi ile sen konuş." Dedi.

Şevket ile Recep Amir konuşurken içeri Rıfkı girdi. "Amirim Ezgi Tektaş koma'da hayatını kaybetti"
Recep Amir "Bu kötü oldu"
Şevket Rıfkı'ya bakarak "Ailesine haber verdinizmi". Dedi. Rıfkı bir an için duraksayarak ve üzüntülü bir şekilde "Hayır Şevket Komiserim, kız Yetimhane'de büyümüş." Dedi. Rıfkı üzülmüştü çünkü kendisi'de Yetimhane'de büyümüştü. Annesi ile babası trafik kazasın'da vefat etmişti.

Recep Amir "Kızın bir ailesi olmadığı için sadece Taxiciyi sorgulayacağız. Rıfkı sen Taxiciyi buraya getir iyice bir sorgulayın."
Rıfkı gülümseyerek "Taxici şu an sorgu odasında." Dedi. Recep Amir  "O zaman siz sorgulayın. Ben de eşyalarımı topalayayım. Yerime gelecek  Amir bu işin peşine düşecektir." Dedi.
Odayı bir anda hüzün sardı.

Trafik kazasının ardından iki hafta geçmişti. Recep Amir emekli olmuş ve hergün bol bol bulmaca çözüyordu. Recep Amir'in karısı elinde tepsiyle salona girdi."Sana çay getirdim bey." Recep Amir "Sağol Hafize Hanım." Hafize Hanım 1.60 boylarında zayıf bir kadındı. Saçlarını iki gün önce kızıla boyamıştı.

Hafize Hanın elindeki tepsiyi masaya bırakarak Recep Amirin oturdu.Recep Amir çayından bir yudum aldı. "Ben merkeze gidiyorum bir isteğin varmı."
Hafize Hanım "Akşam bizim oğlanın misafirleri gelecek geç kalma." Hafize Hanım cebinden bir kağıt çıkarttı.
"Bu listedekileri al bey akşama yemek yapacağım." Recep Amir listeye baktı. "Hanım bu listedekilerle bir ordu doyar, bu kadar masrafa ne gerek var?"
Hafize Hanım sinirlenerek "Ne demek ne gerek var bey? Misafir geliyor işte. Bu gün masraf yapmıyacağız da ne zaman masraf yapacağız." dedi. Recep Amir kabullenmiş bir şekilde "Tamam hanım tamam." dedi.

İkisi konuşurlarken kapı çaldı.
Recep Amir kapıyı açmaya giderken Hafize Hanım ise mutfağa girdi. Recep Amir kapıyı açtığında karşısına genç bir kız çıktı. Genç kız 1.60 boylarında hafif zayıf, bir kızdı. Beline kadar uzanan siyah saçları vardı.

Genç kız, Recep Amir kapıyı açar açmaz ona sarıldı. Recep Amir tam konuşacakken Genç kız eliyle Recep Amirin ağzını kapattı.
"Annem nerede" diye sordu.
Hafize Hanım mutfaktan "Kim gelmiş bey." Diye sordu. Recep Amir güldü. "Kimse değil hanım postacı gelmiş." Genç kız içeri girerek kapıyı kapattı. Hafize Hanım mutfakta bulaşık yıkıyordu. Genç kız mutfağa girip Hafize Hanımın arkasından musluğu kapattı. Hafize Hanım arkasını döndüğünde kızını gördü ve bir saniye bile durmadan sımsıkı sarılarak "Busem hoşgeldin canım kızım benim." dedi.

Evdeki herkes salona geçmişti. Recep Amir "Ben merkeze gidiyorum kızım istediğin bir şey varmı?" Buse ayağa kalktı."Bende seninle geleyim Baba Şevket abi ile Rıfkı abiyi de görmüş olurum."
Buse Hafize Hanımın elini tuttu.
"Gelince bol bol konuşuruz. Sana bir sürprizim var." Hafize Hanım meraklanmıştı.
"Neymiş o sürpriz."
Buse gülümseyerek " Gelince söylerim, biraz sabret Hafize sultan." Dedi.