5.Bölüm - Hamilelik

13.1K 658 6
                                    

Selamunaleyküm :))
Öncelikle bir açıklama yapacağım. Kadir'in geçen bölümde en sonda bahsettiği olay 5 ay sonrası. Bundan sonra hep Hazan'ın ağzından yazacağım. Belki daha sonra bir iki kez daha Kadir anlatır. Geçen bölümün sonunda olan olaya daha 3 veya 4 bölüm falan var.
🍁
"Ne kadar hesap yaparsanız yapın. Hesapta olan değil. Nasipte olan gelir başınıza."
🍃🍁🍃
O gecenin üzerinden 1 ay geçmişti. Kasım ayindaydik. Yerler sarı yaprakları doluydu. Kendimi huzurlu hissettiğim o sessiz ortama gelmiş, her zamanki bankıma oturmustum. Düşünüyordum yaşadıklarımı. O geceden sonra fazla konuşmamaya, insanlar içine çıkmaktan korkmaya başlamıştım. Neler hissettiğimi en iyi Allah bilirdi. Bazen çok dolunca yine Feride ' yle ağlıyordum. Emine anne olsaydı beni iyi etmenin yolunu bulurdu. Ama her şey üst üste gelmişti. Psikolojim iyice bozulmuştu. 1 aydır her gece kabuslarla uyanıyor ve Feride'nin omzunda ağlıyordum. Okul da başlamıştı ama ben devam edemiyordum. Aklım çok karışık bedenim çok yorgundu.

Dün gece uyumakta zorlaninca onu araştırmıştım. 'Kadir Harzemşah'ı. ..

Babası ve nişanlısı aynı kişi tarafından öldürülmüş. Nişanlısının ölümü daha da beterdi. Benim başıma gelenin daha fazlası nişanlısı Nazlı'nın başına gelmişti. Cafer Tilki diye bir adam yapmıştı tüm bunları. Kadir'in bahsettiği düşman oydu. Adam hapisten 1 ay önce kaçmış hala bulunamamış. Kadir le benim başımıza gelen şey büyük ihtimal onun yaptıklarının sonucuydu. Kadir'in bana açıklama yaparken gözlerinden akan bir kaç damla yaş onun dediklerine inanmamı sağlamıştı. Çünkü sevdiği kadının başına gelen şeyi kendisi başka bir masuma yapmıştı ve ömür boyu vicdan azabiyla yaşayacaktı.
🍁
3 gündür başım dönüyor sabah midem bulanıyordu. Uyanır uyanmaz tuvalete gidip kusuyordum. Sevdiğim yemekleri görünce bile midem bulanıyordu. Bunun neden olduğunu biliyordum. Ama kesinleştirmek için eczaneden dün aldığım testi yapmaya korkuyordum. Eve gider gitmez çok düşünmeden yapmam ve bundan sonra ne olacağını düşünmem gerekiyordu.

Bir bebeğin sorumluluğunu almak zorken benim işim daha da zor olurdu. Bizim mahallede dedikodular hemen yayılırdı. Eğer ki hamile olduğumu görürlerse bana ve çocuğuma iğrenç lakabı yapıştırırlardı. Babasız bir bebek büyütmek bu zamanda bile çok zordu. İnsanlar hiç senin başına gelenleri düşünmeden yaşadıklarını bilmeden hüküm verirler. Ve ben bundan her zaman nefret ettim. Ayrıca maddi durumumuz da ortadaydı. Gerekirse okulu dondurup 5 ay falan işte çalışırdım. Bu zamana kadar babamın şehit maaşı, Feride ve benim part time çalışmamızla geçiniyorduk. Ama ailemiz büyüyecek ve masraf artacaktı.

Eğer ki hamileysem onun da bilmeye hakkı vardı ancak ben onu görmeye hazır değildim. Zaten o kadar zengin adamın kapısına gidip hamileyim demeye utanırdım . Tamam buna o sebep oldu ama ben yine de ondan bir şeyler medet umuyor gibi gidip söyleyemezdim. Sonra her şey duyulursa sosyal medyada o zaman ben rahatsız olur ve hayatımı yaşayamazdim. Bundan sonra her şeyi akışına bırakacak ve Allah'tan istemeye devam edecektim.

Yavaşça kalkıp eve gittim. Testi yaptım. Sonucu beklerken kuran okudum. Besmele çekip testi elime aldım ve 'iki' çizgiydi...

Olduğum yere çöktüm çizgilere bakakaldım. Sonrasında ne hissedeceğimi şaşırdım. Gözlerimden akan yaşlar elbisemi ıslattı. Ağladım ağladım...

Feride geldi eve bana seslendi beni salonda gördü ve yanıma oturdu. Avucumdaki testi aldı. O da benim gibi şaşkın, Üzgün, biraz da buruk bir sevinçle kaldı. Bana sarıldı. O Kasım akşamı eski bir apartmanın küçük dairesinde minik salonda kanadı kırık iki yetim birbirlerine sarıldı sımsıkı ve ağladılar... Bizim Allah'tan başka kimsemiz yoktu. Şimdi yalnızlığımıza bir bebek ortak olacaktı.

Nasipten öteye yol yoktu. İsyan etmeden kaderimizi kabullendik. Eğer ki içimde bir hayat varsa Allah'ın bir bildiği vardır bizi eksik bırakmaz.

O bebeğin zarar görmesine, yalnız  kalmasına, hayatla tek başına mücadele etmesine elimden geldiğince engel olacaktım.

İçimde Bir can vardı ve bana aitti. Benim bebeğimdi. Ben annesiz babasız büyüdüm ama bebeğimin öyle olmasına izin vermeyecektim. İçimdeki onu koruma içgüdüsü baş gösterdi. Galiba şimdiden annelik duygusunu yaşamaya başladım. Çok tuhaftı. Ömür boyu başka bir canlının ihtiyaçlarını kendimden öne koyacaktım. Gün geçtikçe içimdeki hayat büyüyecek ve benim minik dünyam olacaktı. Onun olmasını engellemeye çalıştım ama şimdi anladım ki o minik bize iyi gelecek. Beni iyileştiren o olacak. Rabbimin bana hediyesi. Sabretmemin karşılığı buydu belki de...

~Bölüm sonu

MUKADDERAT🍁Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin