ELEMENTLER AKADEMİSİ

21. Bölüm

  Merhaba arkadaşlar. Bu bölüm biraz gecikti farkındayım ancak ne yazdıysam içime sinmedi. O yüzden yayınlayamadım. Zaten final yapmamızada çok az kaldı. Neyse fazla konuşmaya gerek yok. Yeni bölüm sizlerle.

  Keyifli okumalar diliyorum 💕

  Vote vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın lütfen. 💕

  

    Thorn'un yanından ayrıldıktan kısa bir süre sonra soluğu yeniden müdürenin odasında almıştık. Durumu baştan sona ona özet geçtikten sonra durumu onun da tahmin ettiğini anlamış ve bu durum göz devirmemize sebep olmuştu. Hayır madem biliyorsun bizi neden o kadar uğraştırıyorsun.

    Daha sonraki konuşmalarımız ise yakında yaşayacağımız savaş için nasıl bir plan yapıp hazırlıklara başlayacağımızdı.

   "Okuldaki birinci sınıflar dışında herkes belli bir yere gelmiş durumda. O yüzden birinci sınıflar arka saflarda dursunlar bence."

   "Aynen bu mantıklı bir fikir. Daha fazla kaybımızın olmasını engeller bu durum."

  Müdürenin kurduğu bu cümle ile yaşayacağımız kayıplar yine içimde bir sıkıntı oluşturmuştu.

  "Son sınıflardan en iyileri ve profesörleri en öne yerleştirelim. Ok kullanmada iyi olanlar da akademinin pencerelerine yerleşsinler."

  "Çatıya da bir kaç okçu koyabiliriz."

  "Hayır çatıya okçu koyamayız. Bu direk onları ateş altına atmak olur. Unutmayın onlar da ejderha kullanıcıları."

  "Peki o zaman. Okçular sadece pencerelere. Profesörler ve en iyiler en ön saflarda yerlerini alıcak. Başka neler yapabiliriz?"

  "En iyi element kullanıcılarını fark edilmesi zor yerlere yerleştirip saldırı pozisyonumuzu güçlendirebiliriz."

   "Evet bu da olası bir fikir. Peki sizler?"  Diye soran müdüreyle bakışlarım bizimkilere döndü ve konuşmaya başladım.

  "Amy ve Karl element kullanıcıları olarak savaşacaklar ancak ejderhalarının üzerinde. Yani ejderhalarınız ile birlikte pek göz önünde olmayan yerlerde olmanızı istiyorum. Luke da ejderhası ve diğer ejderhalar diyarından gelecek olan ejderhalar ile birlikte önemli yerlere konumlanmalı. Ben de herkesten önde ikizim ve babam olacak olan kişilerle karşılaşacağım."

   "Hayır tek başına olamazsın!"

   "Tek başıma değilim. Arkamda sizler olacaksınız zaten." Diyerek Luke'un endişelerini dindirmeye çalıştım. Ne kadar ikna olmasa da o da bu şekilde olması gerektiğinin farkındaydı.

  "Peki o zaman. Ben hemen profesörler ile konuşmak için harekete geçiyorum. Öğrencilerin çalışmaları daha da hızlanmalı. Aynı zamanda akademinin dışında yaşayan element kullanıcılarına da ulaşmaya çalışacağım."

  "O zaman bizde kalkıp kendi işimize bakalım."

   Dediğim ile birlikte bizimkilerde ayaklansalarda ne işi olduğunu bilmediklerinden dolayı soru dolu gözlerle bana bakıyorlardı. Müdürenin baş hareketi ile onaylaması ile dışarı çıktık ve  yürürken bizimkilerle konuşmaya başladım.