Samet koridorda deli gibi koşan Alp'i arıyordu kaldıkları asansörde.
Yerde hissizce oturan Esma'yı umursamazca davranıyordu, tek istediği kurtulmaktı lanet yerden.
Telefon kesik kesik çalmış, en sonunda kapanmıştı.Böyle olunca ağlamaktan gözleri şişen Esma'nın telefonunu istemişti Alp'i aramak için.
Esma titreyen elleriyle çantasından telefonunu çıkarıp, Alp'i aramıştı.
Telefonu tutuyordu, ama zorla..Alp bir köşede öylece oturmuş ağlarken, zırlayan telefonunu çıkarıp az da olsa kendini sakinleşmişti.
Kimin aradığına dahi bakmadan telefonu açmıştı.
"Alo,"
Esma konuşamıyordu bile doğru düzgün,"A-alp, biz asansörde k-kaldık."
Alp doğru düzgün kestiremese de,arayanın Esma olduğunu telefon ekranına bakarak anlamıştı.
"Esma n'oldu doğru düzgün anlat!"
Esma derin derin nefes alırken daha fazla konuşamayacağını anlayıp telefonu Samet'e uzattı.
Samet daha önce niye vermedin ki' diye söyleniyordu içten içe.
Alp ise bi'şeylerin ters gittiğini sezmişti, ayağa kalktı.
"N'oluyor Esma!.Gözünü seveyim anlat düzgünce, sakin ol!"
"Alp benim Samet, sürekli ağlıyor kaldı başıma bu da..Neyse abicim biz asansörde kaldık, yaralı bir adam var biz bunu nasıl taşıyacağız?"
"...Resmen kapana kısıldık"
"Alp adam ölüyor!.Esma,Esma-"
"Samet Esma'ya n'oldu?!"
"Bilmiyorum, şoka bağlı bir şey kriz geçiriyor gibi, bilmiyorum...İkisine birden müdahale edemiyorum Alp!"
Alp telefonu elinden fırlattığı gibi asansöre doğru koştu,çağırmasının bir faydası olmasa da deniyordu.
Koşarak yangın merdivenlerinin oraya gitti, diğer tarafa geçmek için.
Koridorda döndü dolaştı, sonunda Samet'i gördü.Yerde kanlar içinde bir adam, diğer tarafta her tarafı titreyen Esma..
"Samet, adamı şuradaki odaya taşıyalım, sonra da gidip alet edevat bulursun."
Samet tamam anlamında kafasını salladı.
Alp şu an Esma'yı yalnız bırakmamak için herşeyi yapabilirdi, ama adamı taşımak zorundaydı..Bir an önce adamı taşıyıp Esma'nın yanına dönmek için seri adımlarla odaya ilerliyordu Samet'le beraber.
İşi bitirdikten sonra Alp asansöre doğru koşarak geri döndü, Samet'se alet arıyordu.Alp yerde titreyerek yatan Esma'nın yanına oturdu ve sarıldı.
Vücudu buz gibiydi ve şu ortamda yapabileceği tek şey sakinleştirmekti, aksi taktirde kalp krizi dahi geçirebilirdi.
Fısıltıyla konuşuyordu rahatlaması için,"Esma, beni duyuyor musun?"
Yavaşça saçlarını okşuyordu.
Esma hafifçe gözlerini araladı, titremesi devam ediyordu bu yüzden konuşamıyordu, sadece duyuyorum anlamında kafasını salladı hafifçe.
Alp Esma'nın saçlarını okşamaya devam ederken fısıldayarak sakinleştireceğini düşünerek kulağına şarkı fısıldıyordu.
'Benim gönlüm sarhoştur,
Yıldızların altında.
Sevişmek ah ne hoştur,
Yıldızların altında...
...bir de ikimiz kalsak,
Yıldızların altında'Esma yavaş yavaş durulmaya başladı,önceki kadar titremiyordu.
Alp hala Esma'yı tutmuş, sarılıyordu.
Ateşini ölçmek için, ya da ona değer verdiğini hissettirmek için alnından öptü.
O sırada Esma gözlerini biraz daha araladı, ve doğrulup Alp'in omzuna doğru kafasını uzattı.
Öylece beklediler burdan çıkmayı.
***
Twitter'dakiler bilir bu feels'i, daha bugün yazdım ilk bölüm olarak da atayım dedim.Ne yalan söyleyeyim beğendim de 🦋
Eskiden kullandığım hesabımın şifresini unuttuğumdan burda yepyeni bir başlangıç yapıyorum, umarım beğenirsiniz.
Beğeni ve yorum lütfeeeen!
Seviliyorsunuz ♥️
ŞİMDİ OKUDUĞUN
feels of esma&alp
FanfictionAlp hala Esma'yı tutmuş, sarılıyordu. Ateşini ölçmek için, ya da ona değer verdiğini hissettirmek için alnından öptü. *** "Bir de ikimiz kalsak, yıldızların altında."