Episode 19 ( Başka Bir His )

1.6K 148 30
                                    










Lütfen OY ve Yorumlarınızı esirgemeyin, keyifli okumalar :)


Bölüm Şarkısı; İlyas Yalçıntaş- Yol Arkadaşım ( Nakarat Muazzam ! )








Yaşadığınız bu hayattan ne gibi bir beklentiniz var ? Maddi olarak değilde, manevi olarak en çok bu hayatta ne olmasını istersiniz ? Hayatınızı sürdürmek istediğinizden gerçekten emin misiniz? Kendinizi mutlu hissediyor musunuz ? Aldığınız bu nefesi hak ettiğinizi düşünüyor musunuz? Mutlu musunuz ? Her zaman hastalarıma bu soruları sorar verdikleri cevaplara göre onlara yaklaşmayı temel alırdım. Bu basit gibi görünen ama bir o kadar da çarpıcı gerçekleri gün yüzüne çıkaran bu soruları şuan kendi hayatım için kendi kendime soruyorum ve vereceğim cevapların doğuracağı sonuçlardan korkuyorum. Bu hayattan bir beklentim olmaması çok garip değil mi ?

Çünkü bir şey istemiyorum artık... İsteyemiyorum daha doğrusu. Bunca yıldır yaşıyorum diyorum ama kendime ait bir hayatım var mı bu soruya cevap veremiyorum. Bir hayatım yok. Bu gerçeği kabullenmek istemesem de gerçek tam karşımda bacak bacak üzerine atıp yüzünde pis, aşağılayıcı bir gülümseme ile öylece oturuyor. Gerçekler can acıtıyor, canımı öyle bir acıtıyor ki.. Kollarında huzur bulduğum adamın bile canını yakıyorum bu acımla birlikte. Güzel başlayan bir anda, nefesimi içime huzurla çektiğim bir anda gerçekler peşimi bırakmadığını o huzurlu dakikaların içindeyken bilerek gösteriyor. Bilerek mutlu olmama izin vermiyor. Şuan bunları düşünüp dile getiren bir başkası olsa ona derdim ki; '' Çok abartmıyor musun ? O kadar da kötü değil bu hayat, sadece belirli bir zaman aralığında hayatın gerçekliğini kabul etmen için geçici bir üzüntü dönemindesin. Hepsi geçecek, sabırlı ol. '' Ama öyle değil...

Hayat tam olarak o kadar kötü... Tam olarak o kadar berbat bir yer... Hayatın gerçekliği hiç adil değil...

Koltuğa yığılmış bir halde ellerime bakıp sanki bütün suç benimmiş gibi korkak bir kız çocuğu ruh hali içerisindeyim. Gerçi çokta yanlış bir ifade değil bu. Korkağım.. Güçsüzüm... Savunulacak bir nedenim bile yok. Lügatımda kendimi avutacak küçük bir kelime haznesi bile yok. Ben bir psikologtum değil mi ? Ben bana danışan insanlara yol gösterme de bilinçli davranıp, mantığımla hareket eden kişiydim öyle mi ? Şuan kendim için öyle bir çıkmaz içerisindeyim ki, gördüğüm, günlerce üzerinde araştırma yapıp, iyice benimsediğim tüm derslerin içerikleri ve bu çabalarım sonucunda hastalarıma onların deyimiyle şifa olan ben şimdi kendim için tek bir kelime bile avuntu bulamıyordum. Olaya duygusal bakmıyorum. Olayı abartmıyorum. Olayları bilmiyorum bile tam olarak. Sadece bildiğim tek şey ' Acı çekiyorum.' Öyle bir acı çekiyorum ki, bir anda bütün kemiklerim kırılmış gibi hissediyorum. Aldığım nefes organlarımı çalıştıracak düzeyde kadar derin değil. Soluklarım beni aldırmıyor bile. Bir insan nefesiyle bile karşı karşıya gelebilir mi ?

Omuzlarımda bilmediğim yükler bu olaylar yaşandıkça daha da şiddetini artırıyor. Omuzlarımı dik tutamıyorum. Dünya'nın bütün yükü omuzlarımda ama nedenini bilmiyorum. Sırtlanmaya çalıştığım bu yüklerin neden sadece benim omuzlarında olduğunu bilmiyorum. Bir şeyler oluyor. Öyle bir şeyler oluyor ki, olacaklar yüzünden bir daha toparlanamayacağımı hissediyorum.

Ne kadar garip...

Bir kaç saat bile sürmedi karşımdaki sinirli hali yüzünden birilerini arayıp talimat veren bu adama aşkımı ilan etmiştim. Bir kaç saat bile olmadan bu adamın kollarında derin nefesler alıp kendime yaralarımın iyileşeceği konusunda ikna ediyordum. Karşımdaki sinirden kıpkırmızı olmuş bu adamı büyük bir cesaretle öpüyordum, bir kaç saat önce. Şimdi karşısında suçlu çocuklar gibi büzüşmüş bir şekilde duruyorum. Ona bakmaya çekiniyorum. Küfürlerini duydukça kendime daha da sinir oluyorum. Bu adamın bu halde olmasına ben neden oluyorum. Ama içimdeki bencillik kral koltuğuna oturmuş hala bu adamın benim yanımda kalması gerektiği bilincini içime işlemesine müsaade ediyorum. Şu yaşıma kadar yapmamış olduğum bencilliği şimdi karşımdaki adam için sonuna kadar yapıyorum.

Ruhuma FısıldaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin