-
Ağlamaktan sesimin kısıldığını farkettim scoot hâlâ araba sürüyordu bilmediğim yollardan gidiyordu, sağ elimi göğsüme koyup kalp atışlarımı hissettim, çok hızlıydı, fazla hızlıydı, annemi özlemiştim, her zamankinden çok, içim acıyordu, bir an tomun bana yapabilecekleri aklıma geldi, kalp atışlarım yine hızlanmıştı, göz yaşlarım sel gibi akıyordu yüzüm sırılsıklam olmuştu, terlemiştim, titriyordum, üşüyordum halsizleşmiştim ve uykum gelmişti gözlerim yavaş yavaş kapandı...
Uyandığımda arabadaydım ve yanımda scoot yoktu hava kararmıştı yine halsizdim ayılmayı bekledim.
ayıldığımda telefonumu elime aldım ve babamdan 3 çağrı olduğunu gördüm konuşmaya halim yoktu, camı açıp gözlerimle scootu aradım ve deniz kenarında bir bankta oturduğunu gördüm sessiz bir şekilde bağırarak onu yanıma çağırdım "babamla konuşurmusun ona iyi olduğumu sadece biraz hava almaya çıktığımı söyle şuandada uyuduğumu söyle"ve telefonu eline verdim .
"tamam canım" dedi scoot, üşüdüğümü hissederek camı kapattım ve radyoyu açtım biraz müzik dinlemeye başladım olan herşey benim için ciddiyetini kaybetmiş gibiydi gerçekten sakindim ve düşününce yanımda bu kadar insan varken tomun benim kılıma bile zarar veremiyeceği aklıma geldi ve yine bu beni rahatlatmıştı.Hava iyice kararmıştı ve soğumuştu bende pijamalıydım, evden aceleyle çıkarken bunu farketmemiştim
Üşüdüğüm için geriye doğru yatık koltukta ikibüklüm olmuştum scoot bu halimi görünce üşüdüğümü anlamış olmalı ki bagajdan bir battabiye çıkarıp bana verdi bende teşekkürü andıran bir tebessümle batteniyeyi alıp üstüme örttüm.
Scoot arabaya bindi ve tekrar dönüş yoluna sürdü eve gidene kadar 5 dakikada bir bana sürekli dikkatli olmamla ilgili bilgi veriyordu ve aklıma bir an çizelge gelmişti yerimden kalkıp "scoot çizelge" diye bağırdım.Scoot gayet sakin bir şekilde "tatlım bunu sadece melissa dan duydum çizelgede yazılanları kimse bilmiyor " dedi.
Scoot bunu dedikten 4 dakika sonra telefonuma bir mesaj gelmişti, mesajı tom atmıştı "Seninle konuşmam gerek !" çizelge hakkında konuşabilmemiz için iyi bir fırsat olduğunu düşünüp teklifi kabul ettim "pazartesi günü saat : 12.25'te Smoke Cafe 'de " diye yanıtladım.
Heyecanlamıştım onu özellikle kalabalık bir yere çağırmıştı.
Kafamı tekrar koktuğa yaslayıp uzanmaya devam ettim.Yine uyuya kalmıştım, Uyandığımda eve varmıştık hemen ayılıp hiç konuşmadan arabadan inip eve yöneldim scoot arkamdan "sanada iyi geceler" diye bağırmıştı durdum arkamı dönüp el salladım.
Eve geçtiğimde babam yine tv izliyordu emily yine odasında müzik dinliyordu bende odama geçmiştim yatağıma oturdum ve düşündüm bu evde hayatında atraksyon olan sadece ben miyim ? emily her zaman aynı şeyleri yapıyordu babam her zaman aynı şeyleri yapıyordu hayatları çok rutindi her gün aynılardı peki ben neden her gün değişiktim.
Düşünürken babamın sesini duydum "Çocuklar! yemek hazır." yavaşça ayağa kalktım ve telefonumu şarja takıp aşşağı kata doğru yürümeye başladım merdivenlerin ortasındayken babamı görebiliyordum tabakları diziyordu gidip oturdum ve babamın tabağıma yemek koymasını beklerken hâlâ tomu düşünüyordum babama söylememe kararı aldım.Babam tabakları dizmeyi bitirnce emily aşşağıya inmişti , yemeğimi yedikten sonra odama gidip uyumaya çalıştım.Sonunda gözlerim kapanmıştı...

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ben böyleyim
Teen FictionAnnesini kaybeden, kucuk kiz kardesi ve babasiyla yapa yanliz kalan hannanin yasadigi maceralar...Ona bu maceralarda yardim eden dostlari ve onu dusurmeye calisan dusmanlari ask,macera ve korku