Only the Enemy | Larry Stylinson |

-Just treat him well-

Louis'nin Ağzından;

Bowling oynamamızın üzerinden 3 gün geçmişti ve Harry 3 gündür okula gelmiyordu. Telefonlarıma da cevap vermiyordu. Onun için endişelenmiyordum. Sadece merak ediyordum işte! Zayn'e sorduğumda ise sadece 'bilmediğini ve kendisinin telefonlarını da açmadığını' söylüyordu. Birdenbire ne olduğunu da anlamamıştım.

Yeniden Harry'nin numarasını tuşladığımda açmasını beklemeye başladım. Ama 3 gündür olduğu gibi telefon çalmış,çalmış ve çalmıştı.Tahmin edeceğiniz gibi açan olmamıştı. Oturup biraz düşündükten sonra Harry'nin evine gitmeyi akıl edebilmiştim. Zaman kaybetmeden evden çıktım ve arabama bindim. Bir anda aklıma Liam geldi. Aramız bu aralar çok kötüydü. Ama şuan Liam'ı düşünemezdim. 15 dakikalık yolun ardından Harry'nin evine gelebilmiştim. 

Kapıyı art arda birkaç kez çaldım açan yoktu. Birkaç kez daha kapıyı çalmamla çabalarım olumsuz sonuçlanırken arabama geri bindim. En yakın arkadaşı bile umursamazken bana ne oluyordu? Hem o aptalı fazla umursuyordum nasıl olsa yakında aramız daha kötü olacaktı. Ona hiç hayal etmeyeceği şeyler yapacaktım. Aklıma gelen planım ile sırıtmaya başladım.

Bu sefer de Liam'ın evinin önünde durduğumda ona kendimi affettireceğime söz verdim. Ve her zamanki yerinde olan anahtarı aldım. Saksı altı.. Kapıyı açıp içeri girdiğimde beni kirli ve kokmuş bir salon karşıladı. Hemen gidip kapalı olan perdeleri araladım ve pencereyi açtım. Ayrıca etrafta bir kadına ait kıyafetler de vardı. Anlaşılan Liam,eve kız atmıştı. Sırıtarak Liam'ın odasının önüne geldim ve kapıyı çalmadan içeriye daldım. Tahmin ettiğim gibi! Kız ve Liam yatakta çıplak bir şekilde yatıyordu. Liam'ın yanına yaklaşıp sertçe dürttüm gözlerini açtığında karşısında beni gördüğüne şaşırmıştı galiba yüzü farklı bir şekil almıştı.

"Louis? Ne işin var burada?"

"Arkadaşımı görmeye geldim." Gözlerini devirdi ve yataktan çıktı. Salak çıplaktı! Sakin bir şekilde temiz bir boxer çıkarıp üstüne geçirdi ve odadan çıktı. 2 dakika içinde elinde kızın kıyafetleri ile odaya girdi. Kızı sert bir şekilde uyandırıp getirdiği üstleri işaret etti. Sonra da beni kolumdan tutup odadan çıkardı.

"Nasıldı dün gecen bakalım?" Dalga geçerek söylediğim cümle üzerine sinirli bir şekilde bana döndü ve gözleri ile beni uyardı. Uyarısını dikkate alıp sesimi çıkarmadım. 10 dakika sonra kız odadan sinirli bir şekilde çıktı ve dış kapıyı sertçe çarpıp evden ayrıldı. Vahşi! 

Liam'ın buzdolabına yönelip yiyecek bir şeyler çıkardı ve pek de güzel görünmeyen bir kahvaltı hazırladı.  Hiç yoktan iyidir. Liam kendisi masaya oturduğunda ben de hiç beklemeden oturdum ve bir şeyler atıştırmaya başladım.

Masaya oturduğumuzdan beri oluşan sessizlik sinirlerimi bozmaya başladığı için söze girdim.

"Bugün Harry'nin evine gittim ve evinde de yoktu."

"Beni ilgilendirmiyor."

"Peki." Konuşmamız sonlandığında of'layıp arkama yaslandım ve Liam'ın kahvaltısını bitirmesini bekledim. Çok yavaş yiyordu ve bunu bana inat yaptığını biliyordum. Ama sesimi çıkarmamaya kararlıydım.

Uzun bir süre sonra Liam'ın kahvaltısını bitirmesi üzerine benim zorlamalarım ile dışarı çıkmıştık.

"Seninle hiçbir şey yapmak istemiyorum Louis."

"Seninle bir yere gelmekte istemiyorum."

"Arabayı durdur ineceğim."

"Sen gidip Harry'yi arasana."