3.bölüm - Tanışma

80 3 0
                                    

Zır... Zır... Zır...

Ah! hadi ama bari bugün istediğim zaman uyansaydım. Ne kadar şanssızım! bu şanssızlıkla nasıl hala nefes alabiliyorum! - tamam biraz abarttım, gerçi ben zaten hep abartırım- 

Söylene söylene telefonumu açtım. Bu sefer şu lanet olası telefon yüzünden uyanmıştım. Arayan kimdi tahmin edin? fazla zor olmadı değil mi? tabikide Bensu.

'' Efendim horoz '' diyerek açtım telefonu. 

'' Horoz mu? '' 

'' Evet canım bu saatte araya...''

'' Saat bir ''

'' Nee! ''  oha hayır. şaşkınlıkla duvardaki saate baktım harbiden saat bir. 

'' ohoo seninle işimiz var. Ayı gibi kış uykusuna yatamazsın'' 

'' ha-ha-ha çok komik ''

'' Hadi kafe'ye gel. Bir süprizim var '' derken sesi çok heyecanlıydı.

'' Daha yeni kalktım hem ne süprizi şimdi? sen bana süpriz yapar mıydın? çok açım kahvaltı yapmam laz....''

'' Ah bir dakika kuzenim gelmiş. Biraz bekle seninle hemen ilgileneceğim''

Ne! Kuzenim mi dedi. Evet kuzenim dedi. İNANAMIYORUM. 

'' evet uykucu ne diyordun? '' 

Ama hangi kuzeni? sorsam mı acaba.. hayır soramam ki saçma olur. 

'' Alo buket orada mısın? ''

Kalbim niye böyle çırpınırcasına atıyor? Buket kendine gel! ne zamandan beri tanımadığın birine aşık oldun sen?! 

'' BUKEEEEEĞĞĞĞĞĞTTT ''

Bensu'nun ciyaklaması üzerine kendime geldim. 

'' Hı... Şey ben.. yarım saate oradayım''

'' Hele şükür konuşabildin. Bir an öldün sandım ''

Kalbimin ani bir atak yapması sonucu hemen hemen ölmüş gibi oldum zaten sen merak etme bensucuğum.

'' Hadi hazırlanmam lazım görüşürüz ''

'' Görüşürz ölü woman'' 

Karnımın yeni bir beste çıkarması üzerine mutfağa gidip ufak bir şeyler atıştırdım. Pijamalarımdan kurtulup asker yeşili pantolonumu ve siyah üstünde '' forever'' yazısı olan bluzumu giydim. Giyim konusunda rahatıma çok düşkünümdür. Saçlarımı saldım. En sevdiğim bilekliklerimi taktım - tabi üstüme uygun olanlarından- Siyah spor ayakkabılarımı giyip evden çıktım. 

Kalbimin anlam veremediğim bir biçimde çarpması beni sinir ediyordu bu yüzden kafamı önümdeki duvara sürtüp kıvılcım çıkartmak istedim ama bunu tek başıma yapamazdım birisinden yardım almalıyım. Daha ismini bile bilmediğim ve o ismini bilmediğim kişi benim daha yaşadığımı bile bilmezken kalbimin onun için böyle atmasına '' kalbimin sürtüklüğü tuttu '' derim ben. 

Kafe'ye vardığımda Bensu resmen üstüme atladı. Yıllardır çocuğuna kavuşamayan bir anne gibi sıkı sıkı sardı beni. Bu davranışı beni biraz korkutmadı değil... 

'' Kızım ne bu hal? bir dur nefes alamıyoruum'' diyerek Bensu'yu üstümden ittim. 

'' Süpriz arka bahçede adım gibi eminim görür görmez çok ama çok mutlu olacaksın'' dedi ve yanağımdan makas alarak kolumdan tuttuğu gibi kafe'nin arka bahçesine sürükledi. 

Gördüğüm manzara karşısında donup kaldım. Hayal mi yoksa gerçek mi diye bakıyordum. Bugün kalbimin bana yaptığı pisliğin aynısını gözlerimde yapabilir miydi? Ben böyle felsefenin dibine vururken bedenimin sımsıkı sarıldığını hissettim. Gözlerim dolmuştu. 

BİTMEYEN DOSTLUKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin