Sular Altında

Alışveriş

"JACK! SUYA İHTİYACIM VAR!" bağırıyordum ve çılgına dönmüştüm, kanatlarımın yandığını hissediyordum. Jack ilk başta afallamış daha sonra koşarak uzaklaştı. Yeni tanıştığım birine güvenmem benim hatamdı sanırım. O kadar masum gelmişti ki ona inanıp buralara gelmiştim. Eğer şehre geri dönebilirsem bir daha ona inanmayacaktım. Kanatlarımın acısından etrafımdaki çığlıklar daha yüksek geliyordu ve kulaklarım patlayacaktı resmen. Aptal insanlar!

Aman Tanrım! JACK! Elindeki su mu? Suyu bana mı uzattı yoksa acıdan dolayı hayal mi görmeye başladım? Suyu elinden aldığımda gerçekten gerçekti. Bu hayal değildi. Benim için gelmiş...

Suyu hızlıca elbise gibi sardığım kanatlarıma serptim. Daha sonra acım geçtiğinde ayağı kalkıp kulağına "Teşekkür ederim." diye fısıldadım. Elimden tutup dışarı çıkardıktan sonra "Başka bir mağazaya gitsek iyi olacak. İçeridekiler deli olduğunu düşünüyor. Ve pek haksızda sayılmazlar." Güldük. Mağazalardaki kıyafetler müthişti.

"Bu kadar kıyafet yeter Jack?"

"Daha ayakkabıları ve bazı kız eşyalarıda alman gerek."

"Ayakkabı ne?"

"Ayağımızı kaplayan bu şeylere diyoruz anlayacağın şekilde güzelim."

Oha güzelim mi dedi bana? Neyse sakin. Konuya dönelim. "Şu kızlardaki yüksek olanlardan istiyorum."

"Kızlar her ne olursa olsun hep aynı sanırım." deyip tatlı bir gülümsemeyle konuşmasını sonlandırdı. Niçin öyle dediğini anlamasam da sormadım. Ayakkabıların satıldığı mağzaya girdik ve Jack benim için ayakkabıları seçmeye başladı. "Sanırım 38 numara sana olur."

Ellerimi bilmem şeklinde havaya kaldırdım. Seçtiklerini daha sonra bana getirdi ve tek tek hepsini denedim. İçinden en beğendğim 4 tanesini gösterdim ve Jack ödemeyi yaptıktan sonra nereye gideceğimizi merakla sordum.

"Şimdi nereye?"

"İç çamaşırda almamız lazım sanırım. Ben dışarda duracağım. Sen oradaki görevliden sana uygun olanları vermesini iste."

O ne ki diye içimden geçirirken mağazadaki mankenlerden herşey anlaşıldı. Görevli bana olacak çoğu eşyayı seçti. Arada bana beden soruyor ve bilmiyorum dediğimde şaşkın bir şekilde birşeyler seçmeye devam ediyordu. Gerekenler alındıktan sonra utanarak Jack'in yanına gittim.

"Jack aldım. Şey ödeyebilir misin?"

Jack mağazaya girip ödemeyi yaptı ve mağazadaki görevli Jack'e birşey dedikten sonra Jack gülmeye başlamıştı. Ne demişti ki?

"Ne dedi?"

"Senin anormal olduğunu." hala gülüyordu ve sinir olmuştum o kıza.

"Asıl o anormal. Sürekli bana beden sordu bilmiyorum dediğim halde."

"Ekho gerçekten çok komiksin. İyi arkadaş olacağımıza eminim."

Arkadaş mı dedi?! Off. "Ben acıktım yemek yiyelim mi Ekho ?"

"Olur."

Bu sefer mağaza dışında bir yere girdik. Güzel kokuyordu burası.

"Hey! Emma bize pizza ve 2 tane kola getirir misin?"

"Peki." dedi Emma diye seslendiği kız. 5 dakika sonra pizza ve kola denen şeylerle dönmüştü. Masaya bırakıp gitti. Jack pizza çok güzel kokuyor deyip pizza dediği şeyden bir dilim alıp ısırdı. Bende onun hareketlerini tekrar ettim. Gerçekten yediğim en güzel şeydi bu. Bu tanrıçaların yemeği olmalı diye aklımdan geçirdim. Pizzayı ve kolayı bitirdikten sonra Jack gün boyu yaptığı gibi parayı ödedi ve dışarı çıktık. Hava karanlıktı. Gökyüzündeki parlak beyaz şeyler çok hoş duruyordu. Gökyüzü suda gördüğümden daha güzelmiş. Cody'ye bunu kesinlikle anlatmalıyım. Bir dakika. Ben Jack ile burada gezerken herkes beni arıyordur. Aman tanrım!

"Hemen mağaraya dönebilir miyiz?"

"Neden?"

"Herkes beni merak ediyordur ve bugün içinde çok teşekkür ederim. Geçirdiğim en güzel anlardı."

"Önemli değil. Arabaya bin de seni mağaraya bırakayım.Kıyafetleri mağarada bırak. Islanırlarsa kötü olabilir." Hızlıca beni mağaraya bıraktıktan sonra geri döndü.

"Hoşça kal JACK!" diye bağırdım arkasından. Bugünlük hoşça kal gökyüzü diye içimden geçirip suya daldım.

Uzun bir aradan sonra hikayeye yeniden devam etme kararı verdim. İnşallah zamanım olursa yarında bir bölüm yazmayı düşünüyorum. Hikayeye yorumlarınızı ve votelerinizi bekliyorum. Kendinize iyi bakın. :*

Medyadaki Ekho.