7. Bölüm

75 3 2
                                    

Öfke, ümitsizlik, karamsarlık ve en önemlisi de pişmanlık...

Benliğini kaybetmiş, bu duygularla yeni bir kişi olmuştu sanki genç adam. Babasının bu yaptıklarına delicesine öfkelenirken ortak olduğu günahın sebebiyeti olduğunu düşününce de pişmanlığıyla öfkesi harmanlanıyor sonucunda ise karamsarlığa kapılıyordu.
Sıkıntıyla yattığı kanepeden doğruldu, dakikalar geçtikçe ruhu bedenine sığmıyordu içten içe Zeynep'n de öyle olduğunu biliyordu; onca dakikanın geçmesine rağmen banyodan çıkmamıştı. Gözyaşlarını suya gizliyordu belliki. Odada nefes alamadığını hissedince terasa attı kendini, içindeki kasvet denizede yansımıştı bugün.
O berrak su siyahtı..
Siyah ve deli dalgalı...
İçindeki duygularda zaten öyle değil miydi?
Delirmesi an meselesiyken vicdanı hatırlatıyordu kendini, yaptığı hataları yüzüne çarpmıyor muydu?
Birde Zeynep tüm acıların kendisinde olduğunu sanıyordu değil mi?
Genç adam ne yapacaktı o zaman? Kızın başına gelenlerin ortakçısıydı fazlası bile vardı işte! Vicdan gibi...

Doruk Kozan geçmişle boğuşurken temiz kalpliliğiyle vicdanı rahat olmayan, babasının ve abisinin hatalarının yüküyle ezilen Deniz vardı. Onunda ruhu aakin değildi akşamdan beri içindeki sıkıntı geçeceğine daha da artmış yerinde duramaz hale gelmişti, Deniz. Aklını Zeynep'ten alamıyordu. Daha fazla odasında kalamadı, sıkıntı adeta onu koşturuyordu.
Sıkıntıyla o koşturmaca oynayadursun kendini odalarında önünde bulmuştu. Koridorun sonundaki terasa dikkat ettiğinde abisini gördü. Fırsatı değerlendirmek gerek diye düşünerek kapıyı bile çalmadan yatak odalarına attı kendini. Kimseler yoktu, sonra banyodan gelen su sesini işitti.
Bir müddet Zeynep'in banyodan çıkmasını bekledi.
10 dakika.
20 dakika..
35 dakika!
Bu kadar süredir ne yapıyordu bu kız içeride?
Artık çıkması gerekmez miydi?

"Zeynep, canım çıkmayacak mısın artık? Seni bekliyorum burada."

Seslendi, kapıyı tıklattı ama hiçbir hareketlilik yoktu. İşin tuhaf tarafı, hala su kapatılmamıştı.

"Zeynep iyi misin? Zeyneeep!"

Artık seste gelmeyince kapıyı zorlamaya başladı. Kilitliydi, ne kadar zorlasada açılmayacağını anlayınca abisinin yanına koştu.

"Abi! Zeynep ses vermiyor banyoya kilitlemiş kendini!!"

Doruk da şaşırdı duruma, ne kadar zamandır buradaydı şimdiye Zeynep'in çıkması gerekirdi. Hızla odaya koşarken bir yandan da içinden Deniz'in yanılmış olması için dua ediyordu.

"Nasıl ses vermiyordu?! Emin misin Deniz?"

Odaya girdiklerinde su sesi hala kesilmemişti. Doruk hem kapıyı zorluyor hem de içindeki ümidi yaşatma derdiyle Zeynep'e sesleniyordu.

"Zeynep! Orda mısın ses ver?"

Kafasındaki olanakları kontrol etti genç adam yedek anahtarı yoktu banyonun, kızdan ses de gelmiyordu. Kardeşine döndüğünde endişesini akan gözyaşlarında gördü, Deniz'in.
O anın verdiği telaşla kapıyı iki kere zorlamayla kilidi kırılmıştı.
Gördüğü manzarayla siyahi dalgalar harlamış.
Volkanlar patlamıştı.
Deniz kendini yere atmış ıslanmayı umursamazken Zeynep'in baygın bedenini sarsıyordu. Doruk ise lavaboda duran boş ilaç şişesine kilitlenmişti.

"Abi buz gibi olmuş. Çabuk ol!"

Doruk buz gibi bedeni kucağına aldığında kendi üşümüştü. Nasıl da anlamamıştı onca saattir banyoda kaldığını.

"Deniz, arabanın anahtarlarını al."

Gözyaşları önünü görmesini zorlaştırıyordu kızın. Bir yandan gözlerini silerken odadan hızla anahtarları alıp abisine yetişmeye çalışıyordu.
Korkuyordu, bir can kaybını daha bünyesi kaldırmazdı. 25 yıllık hayatı boyunca tasası olmamıştı; yurt dışında okullar, arkadaş ortamı, sevdiği kız...
Şuan ise herşeyin zirvesini yaşıyordu. Tüm duyguları karışmıştı ve ne yapacağını bilmiyordu.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Apr 07, 2019 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Hatanın BedeliHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin