#5/Bayılma

7 1 0
                                    

Soluk soluğa kalıncaya dek koşarken, ilerde bir taksi durağı gördüm. Hızlıca kolumdaki saate baktığımda, saatin akşam 5'i vurduğunu gördüm. Belki de önce anneme şu anda eve gelemeyeceğimi haber vermeliydim.

Listede uzun uzun gezindikten sonra, nihayet annemin numarasını bulmuştum. Hemen çevirdim. Ama çevirmemle aramanın kapanması bir olmuştu. Orta tuşa bastım, açılmadı. Şarjım bitmiş. Bir kere de bitme ya.

İlerdeki taksi durağına doğru dengesiz adımlarla yürüdüğüm sırada; ilerden genç irice bir çocuk zannedersem bana sesleniyordu;

"Hanımefendi, taksiye mi bakmıştınız? Hanımefendi, hey, duyuyor musunuz??"

Çocuğun sesi neden kesik kesik geliyordu? Görüşüm bulanıklaşmıştı. Elimle bir yeri tutmak istedim, ama elim boşluğa gitmişti. Bana noluyordu?
Kafamı kaldırıp gence bakmak istedim, ama yapamadım. Son hatırladığım; kafamı sertçe yere vurduğumdu.

--------------------------------------------------------------
Çocuğun ağzından;

'Bahsettiği kız ne zaman gelecek? Arasam mı acaba çocuğu?' diye düşünürken karşıdan çok güzel bir kızın telefonunun orta tuşuna sertçe basarak ilerlediğini gördüm. Dizinin baya üstünde bir etek ve okul gömleği giymişti. Dalgalı saçları vardı ve bu şekilde resmen şehvet uyandırıyordu.

Telefonu bırakıp bana doğru yürümeye başladı. Elbet intikamını alması için dostuma yardım edecektim ama bu güzel kıza zarar vermek herhalde ki aklımın ucundan geçemezdi.

Adımlarını yavaşlatıp duraksadığında, seslenmek için uygun bir zaman olduğunu düşünmüştüm.

"Hanımefendi, taksiye mi bakmıştınız? Hanımefendi, hey, duyuyor musunuz??"

Kız güzel olduğu kadar da sağırdı herhalde dediğim sırada kız elini boşluğa uzatıp yere yığıldı.

Bir saniye, KIZ YERE Mİ YIĞILDI?!

Ben koşa koşa kızın yanına giderken telefonum cebimde titremeye başladı.

"Alo, Kayra? Plan tamam mı? Bekliyorum burada."

"Abi kız bayıldı galiba ya."

"Galiba ne lan ben demedim mi planda bir aksama olursa beni ara diye? Beyin beyin değil et yığını. Neyse kapat şu telefonu."

"..."

Kız gerçekten yere yığılmış kalmıştı. Benimle beraber bir iki kişi daha toplanmış. Dönüp göz gezdirirken aniden bir çift tanıdık gözle karşılaştım.

"Ambulansı aradınız mı?"

Sesim yine çok kalın çıkmıştı. Sinirlendiğimde böyle oluyor.

"Aradık tabii ki. Gelir şimdi."

"Kaç saattir gelecek ya kız şu an beyin kanaması geçiriyorsa?"

Kendimi tutamıyordum. Normalde çok bencil olan ben, öfkemi kusuyordum.

Hemen sonra, bir takım siren sesiyle harekete geçtim. Kızı kaptığım gibi kucağıma aldım.

Ambulans kapıları açıldı ve ben onların çıkmasına izin vermeden hemen içeriye daldım. 'Nesi var?' diye soracaklarını bildiğimden de önceden 'Bayıldı. Nedenini bilmiyorum.' dedim.

Ambulans sirenleri kulaklarımı tırmalarken, bir çift göz sedyenin üstünde gözlerini araladı. Cılız ve zar zor çıkan bir sesle:
"Neredeyim ben?" dedi. Ben de elimi saçlarına götürüp,
"Korkma, sadece bayıldın. Hastaneye gidiyoruz." dedim. Ve o bal rengi güzel gözler tekrar kapandı.

...

35 KelebekHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin