Evren Krallığı (Geçit)

97 8 1
                                    

   Sadece yürüdüler. İkisinin ağzını   bıçak açmıyordu. Lostrean adama adını sordu ama onu eve götürünce kendini tanıtacağını söyledi. Yeşil gözleri hep parlaktı. Ona yeşilleri hatırlatan kişiyi düşündü.  Keşke onu ölümsüz yapsaydık diye düşündü. Ama yanındaki adamın onun düşüncelerini okuduğunu hatırlayarak bir şey düşünmeyi bıraktı. Zihnini korumayı çok iyi öğrenmişti ama bu adam yine de okuyabiliyordu. " Bu da benim yeteneklerimden biri majesteleri. " dedi adam. İşte yine aynı şeyi yapmıştı. Lostrean sinirle adama baktı " Bir daha bunu yapma. En azından majestensem bu sözümü dinle. " Adam hınzırca gülümsedi.

   Eve geldiler. Lostrean kapıyı çaldı. Thaur kapıyı açtı. Lostrean'a gülümseyerek baktı ama adamı görünce gülümsemesi kesildi. İçeri geçmeleri için yana çekildi. Adam hemen rahat bir şekilde odaya girdi. Lostrean'da odaya girince Thaur kolundan tuttu " Lostrean seni tanıdığımdan beri kimseye aşık olmadın. Ama şimdi eve erkek atıyorsun. Büyük gelişme kanka. " Lostrean Thaur'a hafif yumruk attı. Thaur kolunu tuttu ve sahte bir ağlamayla mutfağa gitti. Lostrean içeri girdiğinde alışılmadık duruma baktı. Adam içeri girmişti. Lukas adamın karşısında gözleri pörtlemiş bir şekilde bakıyordu. Ve Lukas'ın ağzından kısık bir kelime çıktı "Dustloren...? "
...

  "Dustloren...? "
  "Uzun zaman oldu. "
  Loatrean anlamsızca izledi. Ne yani tanıyor mu onu? Adam Lostrean'a döndü ve gülümsedi " Ne yani size benden hiç bahsetmedi mi majesteleri? " Lostrean kafasını iki yana salladı ve Lucas'a baktı. Lukas "Lostrean sana bahsedecektim ama-" Dustloren sözünü kesti " Ne zaman? Başka bir gün mü? Başka yıl? Yoksa sen ölene kadar mı?  Biliyorsun majestemiz ölemez." Lostrean duyduklarına şok olmuştu.
Bu kadar zaman güvendiği insan ondan bir şeyler saklıyordu. Elinde olmadan gözleri kendini siyaha verdi. Lukas " Lostrean önce beni din-" Lostrean onu boynundan tutarak duvara yapıştırdı. Kendini hiç bu kadar sinirli ve...ve kırgın hissetmemişti. Bağırmaya başladı "Neden ha!?  Neden!? Benden sakladığın daha ne kadar şey var!? Bu kim ve neden burda!? Ben sana güvendim!? Neden bana her şeyi anlatmadın? Neden söylesene neden!?" O kadar sıkı yapıştırmıştıki duvara, duvar çatlamıştı. Lukas'ın gözleri parladı ve dişleri uzamaya başladı. Lostrean şimdi şuracıkta onu öldürebilirdi. Ama yapamam. Bana bunu yapmış olsa da o benim arkadaşım. Yapamam... Gözleri eski haline döndü ama göz bebekleri de beyazdı. Bu kırgınlığın rengiydi. Lukas'ı bıraktı. Lukas boynunu tutarak yere eğildi. Dustloren'e baktığında hayranlıkla Lostrean'ı izliyordu " Anlat. Bilmediğim ne varsa anlat. Hemen! " Dustloren biraz düşündü " Majestem size söyleyeceğim binlerce şey var ama şimdilik söyleyeceklerim sizi krallığınıza götüreceğim. Dünya' da fazla kaldınız. Sizi doğduğunuz an götürecektik. Ama evren krallığı buradan hızlı geçer siz doğduğunuzda ancak şimdi gelebildik. Evren krallığı Dünya'da değil ama ona bağlı." Lostrean dinliyordu. Çünkü bu Lukas'la yaptığı plana çok benziyordu. Lukas'a döndü " Neden bunları bana anlatmadın?  Bizim planımız neydi? Bi düşünelim. Dünyadaki saklı Laukra geçidini bulup hem bu lanet dünyadan gidip hem de benim krallığıma ulaşıp benim kim olduğumu öğrenecektik. Ve nedense planımız Dustloren'in anlattıklarıyla aynı! Söylesene neden anlatmadın? Erken gidecekken beni buraya neden hapsettin? Söyle!! En azından majestensem anlat..." Lukas çaresizce Lostrean'a baktı. Anlatması gerekiyordu. Neden onu dünya da tuttuğunun açıklaması vardı. Ama anlatırsa hayatında tek değer verdiği insanı kaybedecekti. Kafasını yere eğdi ve anlatamaya başladı " Seni bulmak için vampir Konseyi tarafından görevlendirildim. Amacım seni bulup konseye götürüp seni klanımızın silahı yapmaktı. En azından ben öyle biliyordum. Seni bulmak için konseyden çıkış yapmadan önce bir şey öğrendim. Amaçları seni silah yapmak değilmiş. Seni dünya da tutup Evren krallığına haber gitmemesini sağlamak ve Evren krallığının başına geçmekmiş. Bunları öğrenince rütbemi bıraktım ve konseyden kaçtım. Seni bulmayacaktım ama şans eseri karşıma çıktın. Seni öyle bırakamazdım. Yıllar sonra sen bu planı öne sürünce önce aklıma yattı ama sonra eğer konsey senin krallığına geçtiğini öğrenirse savaş açacak ve bu büyük bir savaş. Seni tehlikeye atmak istemedim. En azından tam güçlenene kadar. " Lostrean hak versemi vermesemi düşünüyorduki Dustloren konuya atladı " Savaş zaten olacak. Bu kader. Ama krallık boşta duruyor. Vampirler de büyük iblislerden yardım alıyor. Eğer savaş olur ve bizim başımızda majestemiz olmazsa işte o zaman vampir ve iblisler evrenin başına geçecek." Lostrean Lukas'a baktı "Lukas bunları bilmeseydim nelerin olacağının farkındaydın demi? Eğer başa iblisler geçerse evrenin hali ne olurdu. Tamam biliyorum gücüm şevkatimi de bitiriyor ama bu benim yapmam gereken bir sorumluluk. Peki ben sana nasıl güveneceğim?  Bu kadar yıl sakladın benden. Beraber kaç yıl geçirdik. Yazıklar olsun. Yazıklar olsun..." dedi ve elinde yine bilmediği o hüzme oluştu.Lukas'a doğru tuttuğunda Lukas hemen bayıldı. Sadece ruhunu biraz sıkmıştı. Çıkmak için kapıya döndü ama onları izleyen adeta şok olmuş iki kişi vardı. Ashly ve Thaur. O kadar sinirliydiki onların geldiklerini hissetmemişti. Ve hala gözlerinin beyaz yerleri siyah, göz bebeği beyazdı. Ruhlarını kontrol etti. İnsan ruhları şok geçiriyordu. Onları da bir süre bayıltması gerekti. Yoksa komaya girerlerdi. Hemen ruhlarını bayılttı. İkisi de yere yığıldı. Tam odadan çıkacakken Dustloren çekingen bir sesle konuştu " Iııııı majesteleri. Acaba o insanların hafızlarını silmeyecekmisiniz? " Lostrean durdu ve arkasına bakmadan " Hayır silmeyeceğim. Bir ucube olduğumu kabullendim. Hem o kadar yıl beraber yaşadık bunu bilmeye hakları vardı. " dedi ve odasına gitti. Odasına girdi ama tam kapıyı kapatacakken Dustloren araya elini koydu " Majesteleri sizi zorlamak istemezdim ama acil gitmemiz gerekiyor. Zaten yeterince zaman kaybettik. " Lostrean kapıyı hışımla açtı "Bu kadar zaman kaybetmişiz. Biraz daha kaybetsek nolacak ki? Yanlız kalmak istiyorum anlasana. " Ve kapıyı aynı hışımla kapattı.

Siyahın KıyametiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin