Merhaba arkadaşlar!👐☺
Biliyorum aradan çok uzun zaman geçti ama gerçekten şu sıralar derslerim çok yoğun. Dinlenmeye bile zor vakit buluyorum. Ama ne demişler geç olsun güç olmasın...✌😘💋🔴➡İnstagram:2alselgkz2⬅🔴
●Ecrin'in ağzından●
Sabah Berfin'in beni dürtmesi ile uyanıyorum. Yatakta oturarak Berfin'e bakmaya başlıyorum. Berfin benim gözlerimi kısmış bir şekilde sinirle ona baktığımı görünce şirin bir şekilde gülümsüyor.
Berfin:tamam anladım. Sen de uyandırılınca sinirlenenlerdensin.
Ecrin:aynen öyle...
Dedim esneyerek. Biraz kendime geldikten sonra akşam burada uyumadığımı hatırlıyorum.
Ecrin:benim burda ne işim var?
Berfin:'ne işim var' derken? Burası senin odan olduğu için ola bilirmi acaba?
Ecrin:ş-şey evet. Ben daha uyanamadım da...
Berfin:tamam. Hadi aşağı in kahvaltı yapıyoruz.
Ecrin:tamam canım...
Berfin odadan çıktıktan sonra düşünmeye başlıyorum. Ben dün Tolga'nın arabasında uyuduğuma emindim. Ne yani? O mu getirmişti beni odama?! Ben uyuyorsam kendim çıkamam ya! O zaman Tolga beni kucağında mı taşımıştı?! AMON TANRİM DİDİM!
Hemen yataktan zıplayarak odamdan çıkıyorum ve banyoya koşuyorum. Tam kapıyı açıp banyoya girecekken belinde havlu olan ıslak bir kedi ile çarpışıyorum. Gerçi o an kediden çok kaplan gibiydi ama neyse...
Tolga şaşırmışcasına yüzüme bakarken kızardığıma emindim
Ecrin-Tolga:pardon
İkimiz de aynı anda konuşunca ben daha da utandım. Tolga da eli ile saçlarını karıştırdı. Belli ki o da utanmıştı.
Ecrin:ş-şey...
Dedim bir adım geri çekilirken. Tabi demin çarpıştığımızda göğsünün üzerindeki ellerim de (her ne kadar istemesem de!) boşluğa düşüyor.
Ecrin:şey b-ben teşekkür ederim...
Tolga:ne için?
Ecrin:dün arabanda uyumuşum. Sen getirmişsin galiba...
Tolga:evet. Önemli değil...
Dedi gülümserken. Davşan ya!
Tolga banyodan çıktığında ben giriyorum ve kapının önünde durarak ona bakmaya devam ediyorum.
Tolga:şey...telefonun ne oldu?
Ecrin:sizlere ömür...
Dedim üzgün taklidi yaparak. Başka zaman olsa intihar girişiminde bulunurdum herhalde. Ama şimdi Tolga yanımdayken telefon umrumda bile değildi açıkcası...
Ben üzgün duruşumu bozarak güldüğümde Tolga da gülüyor.
Tolga:özür dilerim...
Ecrin:ne için?
Tolga:telefonunu katlettiğim için.
Dediğinde yine gülüyorum.
Ecrin:hayır ya özür dileme. Senin bir suçun yok ki. Bendim evin içinde depar atan.
Tolga:gerçekten nereye gidiyordun öyle aceleyle?
Ecrin:s-su içmeye...
Dedim Berfin'e attığım masum yalanımı söykerken. Ama bir şeyi unutmuştum. Önümdeki kedi çok kurnazdı...
Tolga:o kadar evin içinde koşdurdun su içmek için? Bana çarptın,telefonunu kırdın,düşme riski geçirdin ama su içmeden Berfin'in yanına geri döndün öyle mi?
Dedi Tolga tek kaşını kaldırarak. Şu an sorusunu düşünmektense yaptığı bu haraketin ne kadar çekici olduğunu düşünmem çok mu manyakcaydı?
Ecrin:o an t-telefonumun acısıyla unuttum. Ne yapayım yani?
Tolga:sonra içtin mi bari?
Diye sordu hala tek kaşını kaldırmış bir şekilde bana bakarken.
Ecrin:içtim içtim.
Tolga:e iyi o zaman. Ben gidiyorum. Kahvaltıda görüşürüz.
Ecrin:görüşürüz...
Tolga gittikten sonra banyonun kapısını kapayıp kendime gelmeye çalışıyorum. Ve tahmin ettiğiniz üzere ilk yaptığım şey yüzümü soğuk su ile yıkamak oldu.●●●●●●●●●●
Tolga:ben çıkıyorum.
Dedi kahvaltı masasından kalkarken. Bu çocuk neden evde duramıyordu ki?!
Sibel:nereye oğlum?
Tolga:sete.
Dediğinde adeta gözlerim parlamıştı. Ne yani şimdi sete mi gidiyordu? Hani şu Aytaç'ın,Görkem'in,Burak'ın,Eren'in,Serhat'ın, olduğu set mi?!
Ecrin:ne? Set mi?!
Tolga:evet de kızım niye cırlıyorsun ya?
Dediğinde onu takmayarak
Ecrin:ben de gele bilirmiyim?
Dedim yavru köpek bakışları atarken.
Tolga:sete mi?
Ecrin:yok bakkala...
Dediğimde anlamaz bir şekilde bakmaya başlıyor.
Ecrin:evet sete. Yemin ederim hiç rahatsızlık vermem. Sadece oyuncularla tanışmak istiyorum.
Tolga:iyi hadi gel.
Dedi Tolga kapıya doğru ilerlerken. Ben de zaten giyinik olduğum için peşine takılıyorum...
