Kalbimde NE Arıyorsun?

22. Gizli yara

Birbirlerine baktıkları anda ateş almış gibi birdenbire hareketlendiler...
Birbirinin her bir zerresine hasret kalmış gibi telaşlı öpüştüler. Ancak kalpleri yerinden çıkacakmış gibi attığında dudakları ayrıldı. Bahar daha yeni idrak etmiş gibi:
- Ben senin karın mı oldum şimdi?

Yavuz gülmsedi:
- Bahar Karasu. Gönlüm zaten senindi, şimdi mühürledin. Kaderim senin ellerinde. Çünkü her zerrem aşık, her bir zerrene (Cemal Süreya)
- Gülen gözlerinin bebeğinde kendimi görebilmekti dilediğim; keşke yanlız bunun için sevseydim seni (Cemal Süreya)
- Bu gidişle birbirimize sabaha kadar şiir okuruz.
- Bundan şikayet etmem.

Genç kadın yataktan kalkıp gözlerini odadaki kitaplığa gezdirdi. Eline bir şiir defteri alıp kocasının yanına oturdu. Yavuz başını karısının dizlerine koydu:
- Zifaf odasında kitap okuyan ilk çift. Bana ne çok ilkler yaşattığının farkında mısın?

Bahar parmağını onun ağzına tuttu:
- Şşştt... dinle!

İçinden doğru sevdim seni - Edip Cansever

İçinden doğru sevdim seni
Bakışlarından doğru sevdim de
Ağzındaki ıslaklığın buğusundan
Sesini yapan sözcüklerden sevdim bir de...
Beni sevdiğin gibi sevdim seni
Kar bırakılmış karanlığından.

Kitabı kocasına uzattı:
- Sıra sende.
- Peki. Geç bakayım dizlerime.

Bahar başını onun dizlerine yerleştirdi. Yavuz birkaç sayfayı çevirdi:

Sevdim seni - Gülten Akın

Seni sevdim, seni birdenbire değil usul usul sevdim
"Uyandım bir sabah" gibi değil, öyle değil
Nasıl yürür özsu dal uçlarına
Ve günışığı sislerden düşsel ovalara

Susuzdu, suya değdi dudaklarım seni sevdim
Mevsim kirazlardan eriklerden geçti yaza döndü
Yitik ceren arayı arayı anasını buldu
Adın ölmezlendi bir ağız da benden geçerek
Soludum, üfledim, yaprak pırpırlandı Ağustos dindi
Seni sevdim, sevgilerim senden geçerek bütünlendi"

Elindeki kitabı bırakmadan dizlerindeki sevgilisinin dudaklarına uzandı. Öpüşmeyi kesmeden kafasını dizlerinden yatağa bıraktı. Dudağını çözüp üstündeki çeketi ve kıravatı çıkarıp attı. Bahar yataktan doğrulup oturdu ve yüzünde naif bir gülüşle ona baktı. Yavuz gömleğinin düğmeleriyle uğraşırken elini uzattıp yardım etti. Bahar düğmeleri çözdükten sonra genç adam elini öpüp üstündeki gömleği çıkarıp attı. Ona sarılarak eli sırtındaki fermuara gitti. Onu aşağı indirirken Baharı boynundan koklayıp öpüyordu. Çıplak kalan sırtını okşuyordu. Karısını geriye yatırıp dudaklarından öptü. Boynundan aşağı inerken üzerindeki gelinliği sıyırıp aldı. İkisinde heyecanı tavan yapmıştı. Bahar tir tir titrerken Yavuz pantolununa çıkarmak için acele ediyordu:
- Seni çok özledim.
- Bende.

Bahar başını kaldırıp Yavuza yardım etti. Yatağın üzerinde dizlerinin üstünde karşı karşıyaydılar. Sırayla birbirlerinin gözbebeklerinden öptüler. Burunlarını birbirine değdirdiler. Dudakları içiçe geçerken kolları birbirini sardı. Yavuz Baharın boynunu öpüp emerken genç kadın çığlık atarak başını karnına doğru itti:
- Hiç vazgeçmeyeceksin değil mi sarı komutan.

Yavuz sırıtarak başını kaldırdı:
- Seni en hassas yerinden yakalamak hoşuma gidiyor.

Karnını öpüp okşadıktan sonra genç kadının göğüslerini ağzına alıp emdi. Göğüslerindeki ağrı ve hassasiyetten haberi olmadığı için ona acı verdiğinin farkında değildi. Duyduğu inlemeleri zevke yoruyor daha fazla asılıyordu. Bahar ağrı çekilmez olduğunda onu üzerinden attı. Yavuz şaşkınlık yaşayarak ona baktı:
- Ne oldu Bahar?