Demir'in bana söylediklerinden sonra bir saat geçmişti ama ben hala ağzımı açıp bir kelime edememiştim. Elimi tuttuktan hemen sonra çektiğim için yüzü düştüğünde ağzımın içinde bir " üzgünüm " diyebilmiştim. Dayanamayıp en sonunda
- Daha önce ne yaşadın bilmiyorum. Ama anladığım kadarıyla zor şeylermiş. Ama herkes aynı olacak diye bir şey yok. Ben Kutay değilim, Adım Demir Yaprak, Kutay değil Demir dedi. Adını vurguluyordu. Gözlerim doldu. Gerçekten korkuyordum. O sıra Demir'in telefonu çaldı ve ağzının içinde zar zor duyulacak bi küfürle açtı telefonu. Dinledi ve kapatıp bana
- Cevabın için süre kazanmış oldun Yaprak, gitmemiz lazım özür dilerim dedi. Aslında Demir'de sevdiğim taraf " canım, cicim, güzellik " gibi kelimeler yerine adımı söylemesiydi. Evet asılan bi erkekte bu özellik zor bulunur. Benim için bunlar ilişki evresinde bile fazla geliyor. Ve şu an ona vereceğim cevaptan başka her şeyi düşündüğümü farkettim. Ben gerçekten korkuyordum...
Aradan bir hafta geçmişti ama Demir'i o günden sonra görmedim. Evet düşünmek için epeyce fırsatım olmuştu. Düşünmüştüm de. Yeni bir aşk fikri bile beni ürkütüyordu. Asla onunla olamazdım. Ama onu merak etmiyor da değildim. O gün kendimden başkasını düşenemediğim için soramamıştım bile. Acaba telefonda ne konuşmuştu ki birden bire gitmemiz gerekmişti. Gördüğüm zaman önce bunu sorucak sonra da onunla olamayacağımı söyleyecektim.
Evet yeni bir gün. Artık Demir'in gelmesini istiyordum. Okula gittim ve onu aradım ama yine yoktu. Can sıkıntısıyla bahçeye çıktım ve oturdum belki gelir umuduyla. Ama Demir yerine Kutay'ı karşılamış oldum!
- Merhaba güzellik. Bakıyorum da artık kapılarda karşılanıyorum dedi ve iğrenç kahkahasını attı. Her şeyi kendine yorumlaması. Ahh egonun vücut bulmuş hali.
- Ya Kutay inanır mısın rüyalarıma giriyorsun o kadar özledim dedim iğrenerek. Güldü ve
- İyi mutlu ol her kızın rüyasına girmem dedi ve göz kırpıp gitti. Sinirle bağıracaktım kii
- Yapraak dedi Demir. Sesini duyunca sakinleştim ve ona döndüm.
- Seni bekliyordum çok merak ettim. Nerdesin sen? O gün soramadım ne oldu da öyle aceleyle kalktık? iyi misin? Demir biraz tebessüm etti ve
- Sakin ol canım. Arayan kardeşimin öğretmeniydi. Kardeşimin hastalandığını söyledi ve annem babam yurtdışında olduğu için bakıcıya bırakmak istemedim ben ilgilendim onunla dedi. Bi an duraksadım. Sakin ol CANIM... Telaşlandığımı o an farkettim ve ilk kez bana adımla değilde böyle hitap etti. Bi an garip hissettim ve
- Geçmiş olsun dedim. O da
- Peki hala bir karar veremediniz mi küçük hanım diye dalga geçip burnuma dokundu. Kıkırdadım.
- Karar verdim büyük bey. Sevgili olmak için çok erken ama birbirimizi sahiplenebiliriz bence dedim. Neeeeeee. Bi saniye. Reddedicektim laaan ? Derken Demir sarıldı ve saçlarımı koklayarak
- Bana bu bile yeter dedi tam mutlu olucaktım ki
- Şimdilik diye ekleyip göz kırptı ve güldü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Delilik
Teen FictionDeli denilen kişi, etrafında neler döndüğünü çözmeye başlamış biridir. Hepsi bu. - William S. Burroughs