Aylin beni uyandırmaya çalışıyordu. Bir yandan da Zümra "Ceren haydi uyan" diyordu. Gözlerimi açtığımda Aylin "Ne oldu? Üzgün görünüyorsun." Dedikten sonra "annem... annem geldi. Ben ise onunla konuşamadım. Neden beni bıraktı? Bunu da bilmiyorum" derken gözlerim doluyordu. Zümra "Olsun öğreniriz. O zaman onu kabullenip kabullenmeyeceğini düşünürsün"dedi. Ben de gülümseyerek "Evet. Bugün cumaydı. Değil mi?" Diye sorduktan sonra kızlar başlarıyla onayladılar. Aylin "Dersleri yarın anlatırız. Akşanleyin"dedikten sonra Zümra da "Evet bugün hepimiz dinlenelim. Yarın sabahtan 'annenle' konuşmaya gideriz" dedi. "Evet. Acaba beni neden bıraktı?" Dedikten sonra kızlar elleriyle 'bilmiyoruz' işareti yaptılar. Ne kadar da komikler!! Neyse yine gözlerimi kapattım. Bu ara ne kadar çok uyuyorum!! Neyse uyandığımda sabah olmuştu. Aylin uyanmış, Zümra ise hala uyuyordu. Bir tek horlaması eksikti. Aylin'e göz kırptım ve ikimiz birden "Zümraaa! Uyan sabah olduu!" Diye bağırmamızla birlikte Zümra'nın kendisini yerde bulması bir oldu. İkimiz de gülmeye başladık. Zümra ise önce sırtını tuttu sonrasında ise o da gülmeye başladı. Ben de aceleyle "Kızlar haydi hazırlanalım. Annemin beni bırakma nedenini öğreneceğiz" dedikten sonra kıyafetlerimi elime aldım. Aylin merakla "Peki onu nerede bulacağız?" Dedikten sonra düşündüm. Bu kız gerçekten zekice konuşuyordu. Ben de "Bilmem. Belki kendi gelir" dedikten sonra giyinmeye başladım. Saçımı da yandan topladım. Hazırdım. O kadının yani annemin yanına gidip onunla konuşacaktım. Her şeyi öğrenecektim. Ona göre affetmek konusunu düşünecektim. Acaba neden beni bıraktı? Neden daha önce gelmedi yada gelemedi? Bunların cevabını öğrenmeliydim. Kızların yanına gittiğimde ikisi de hazırdı. İlk defa saçlarını bu kadar hızlı yapmışlardı. Vay! Sonrasında "Haydi gidelim" dedim ve kızlar da ayağa kalktılar. Yola koyulduk. Tam yetimhanenin kapısından çıkarken o kadınla karşılaştık. Doğrusunu söylemek gerekirse annemdi. Yanına yaklaştım. "Merhaba" dedim. Annem de(artık o kadın yazmaktan sıkıldım) "merhaba' dedikten sonra "Kızım ben... ben seninle bir şey konuşacaktım da" dedi. Ben ise "Asıl benim sana sormak istediğim bir soru var" dedim. Annem ise "Evet kızım dinliyorum" dedikten sonra "Şey... sen neden benı bıraktın?" Dedikten sonra gözleri dolmaya başladı. Tabii benim de gözlerim doluyordu (ne kadar duygusallar yaa) annem "kızım ben.... ben seni koruyamadım" dedi. Ben de "neyden koruyamadın?" diye sordum. Annem de başka bir yöne sinirle bakarak "Tefecilerden" dedi. Ben de korkarak "N-nasıl?" Dedikten sonra annem anlatmaya başladı. Anlatırken de gözleri doluyordu. "Kızım" diyerek başladı söze. Sonrasında ekledi "Baban olacak o adamın tefecilere borcu varmış. Borcu veremeyince ise tefecilerden biri 'vermediğine çok pişman olacaksın' demiş. Baban da onun ne dediğini anlamayarak sinirle çıkmış. Sonraki gece ise babanın nöbeti vardı. Ayak sesleri duyarak kalktım. Sonrasında biri kafama vurdu. Uyandığımda ise sen yoktun" diye sözünü tamamladıktan sonra yüzümü ellerinin arasına alarak "Kızım ben seni yıllarca aradım. Lütfen... lütfen beni affet" dedikten sonra hıçkırarak "Bunu düşünmem lazım" dedikten sonra bizim odaya çıktım. Kızların da gözü dolmuştu. Sonrasında annem beni çağırarak telefon numarasını verdi. Kararımı verdiğimde onu arayacakmışım. Ağlayarak odama çıktığımda kendimi yatağa attım. Ne cevap verecektim ona? Hangisi doğru hangisi yanlış nereden bileceğim? Bunları düşünmek ve bedenimi rahatlatmak için kendimi uykunun kollarına bıraktım.
EVET SEVGİLİ OKURLAR İŞTE YENİ BÖLÜM BİR DE ÇILGIN DANSÇI ADLI KİTABIMI OKUMAYI UNUTMAYIN GÖRÜŞÜRÜZ CANLARRR
:3 :3 :3 :3 :3 :3 :3
ŞİMDİ OKUDUĞUN
♡ANNE♡ (Düzenleniyor)
Подростковая литератураAnnesiz büyüyen bir çocuktum. Anne sevgisine,anne kokusuna hasrettim. Bu benim hikayem. Dostlarımla... Üzgün başlayıp mutlu biten hikayem.