12. Bölüm: Zindan

359 18 2
                                    

Gözlerimi açtığımda ellerimin ve ayaklarımın zincirlendiğini gördüm. Ayaykta duvara yapışmış bir şekildeydim ve galiba burası zindandı. Sadece bir süreliğine tutucaklarına eminim. Kaçmamam için.. Onlara görünüp gidicez. Hem Zack bana zarar verilmesine izin vermez... dimi? Biraz ürperdim. Çünkü burası çok rutubet kokuyor. Fareler ve böceklerle dolu. Aman Tanrım ! bir yılan fareyi gözümün önünde yedi. Ah bu işkence ne zaman biticek. Bileklerim gerçekten acımaya başlamıştı. Kilidin açılma sesiyle kafamı zindan kapısına çevirdim. İçeriye iki kişi girdi. Gerçekten çok korkunçlar. Siyah uzun kanatları ve siyah uzun pardüseleri var. İlk başta yüzlerini kapşonlarından göremedim ama sonra bana alayla baktıklarında insanların gibi bir yüzleri olduklarını gördüm. Gerçekten bu kadar korku yeterdi. Beni artık bıraksalar iyi olucak.

"Böyle daha ne kadar durucam? Kime görüneceksem görüni....." sesimi kesen şey Uzun boylu olan ölüm meleğinin tokadı oldu. Çok acımıştı.

"Ne yapıyorsun ?"diye bağırdım.

"Sen ne kadar saf bir melezsin öyle. Sevgilin sana öleceğini söylemedi mi?" yalan söylüyordu. Yanıma gelip çenemi sıkıca tuttu ve dibime kadar girdi.

"Hem de acı çekerek."

"Yalan söylüyorsunuz."sesim kısık çıkmıştı.

" Sana yalan söylemekle uğraşamam. Senin bu dünyada yerin yok. Herkes için bir tehlikesin ve ölmeyi hak ediyorsun."

"Ben kimseye zarar vermedim."sesim yüksek çıkmıştı. Asla alamıyacaktım. Göz yaşlarımı onlara harcayamazdım. Ama beni üzen tek şey Zack'in bana yalan söylemesi. Göz göre göre beni ölüme terkedicek. Onu asla affetmicektim.

"Bu vermiceğin anlamına gelmez ve üstelik senin annen ve baban bir kuralı çiğnediler."

"Doğmam benim suçum değil."

"Sus!" diye bağırıp yine tolat attı ve bu çok sertti. Çenem çıkıcak sandım.

"Nasıl bir acı istersin elektirik mi verelim yoksa seni boğana kadar suda mu tutalım. Yada tırnaklarını çekelim." çok soğuktu ve gerçekten korkmuştum. Ben Avril Brown korktu. Kafamı sağ sola salladım.

"Hadi bu kadar eğlence yeter. Çözün artık." ikisi de bir kahkaha attı.

"İlk elektirik şoku verelimde safımızın aklı başına gelsin. " dedi arkadaşına ve arkadaşı çıkıp elinde iki kablonun aküye bağlı bir alet getirdi. Onu masaya koyana kadar buarada masa olduğunu anlamamıştım ve bu sefer ciddi olduklarını anladım. Gereksiz olduğunu bildiğim halde kurtulmaya çalıştım.

"Bırakın beni ölüm meleği misiniz nesiniz. Artık işiniz bitti." tehditler savuruyordum ama hiçbir işe yaramıyordu. İşe yaramasını da beklemiyordum ama bir umut.

"Sakin ol tatlım seni şimdi bir güzel sakinleştiricez." diyip yanağımı okşuyordu. Sert bir şekilde başımı yana çevirdim. Sert ve soğuk bir bakış attı.

"Hadi başlayalım Jack. Bu güzelliğe yazık olucak. Belki başka şeyler yaparız. Bu fiziği çöpe atmamak gerek ." diyip bana baktı. Benden çok bacaklarıma. Çok ürperdim ve korkmuştum. Adının Jack olduğunu öğrendiğim Ölüm meleği kabloları alıp parmaklarıma taktı. Artık kurtulmaya çalışmaya yorulmuştum.

"Zack nerdesin?" diye mırıldandım. Kimsenin duymayacağını zannetmiştim ama duymuşlardı.

"Senin çok sevgili aşık olduğun Zack sana kazık attı. Anla artık seni buraya getirmek için oyun oynadı seni hiç sevmedi." yalan söylüyordu inanmam o kadar çok şey yaşadık ki onlar yalan olamazdı. İlm defa gözümden yaş düşmüştü. İnanamıyorum. Önrüm boyunca hiç ağlamamıştım ve şimdi beni sevmeyen biri için göz yaşı döküyordum. Aşkımı kalbimin içine gömücek onu hiç affetmicem. Onu süründücem. Tabi benim burdan çıkmam gerekiyor. Birden vücuduma elektirik geldi ve bı gerçekten can yakıcı bir histi.

YENİ DÜNYAM ( Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin