Montonoyra

64 4 1
                                    

Uyandığımda yatağımda yatıyordum. Pencereden dışarı baktığımda havanın daha yeni yeni aydınlandığını gördüm. Yataktan kalktım. Odamdan çıkıp aşağı indim. Merdivenlerden inerken aşağıdan sesler geliyordu. Büyük ihtimalle mutfaktandı. Merdivende kalıp onları dinledim.

Kısacası Masal'ın hastalığı daha da ilerleyebilir. Hemen tedavi olmazsa yakında sizi hatta kendini bile kaybedebilir.

İyi ama bunu ona anlatamayız. Ayrıca inkar eder.

İnkar etmesine fırsat bırakmamalıyız.

Ya bu hastalığın adını bir daha söyler misiniz?

Montonoyra.

Peki bunu ona ne zaman anlatalım?

Uyanınca önce dün ne olduğunu sorun. Sonra yanında ki kişiye davranışlarını sorun. Eğer gerçekten ikinci kez olmuşsa hemen kontrole gelsin. Gerçi dün yaptığımız testte bu hastalık görünüyordu bu yüzden kontrol olmasa bile tedavi olmak zorunda.

Peki bu hastalık nasıl ortaya çıktı? Yani ilk kez hiçbir şey yokken evin çatısına çıkmıştı ama kendisi gölge gördüğünü ışıkların yanıp söndüğünü ve eşyaların hareket ettiğini söylemişti.

Montonoyra, doğuştan gelen bir hastalıktır. Sonradan çıkma ihtimali sadece yüzde 3 civarındadır. Fakat sonradan çıkanlar daha tehlikelidir. Neden çıktığına gelirsek, Masal'ın hiç sanki yanında biri varmış gibi konuştuğunu ve sonra şaşırıp etrafına bakındığına tanıklık ettiniz mi?

Hayır.

Peki hiç çok anormal bir davranışını gördünüz mü?

Şey... Arada krize giriyor. Sinir krizine. Ve şey... Kendine zarar veriyor. Bıçaklarla kolunu karnını bacağını kesiyor. Eşyaları etrafa saçıyor falan.

Yaa... Bu yeterli değil. Mutlaka ağır bir şey atlatmış olmalı çünkü kolay kolay çıkmaz bu hastalık.

Ailesiyle ilgili bir problemi vardı aslında onu terk edip gitmişlerdi.

Peki o zamanlarda kendi kendine konuşur muydu?

Hayır. Ağzından tek kelime bile duyamazdık.

Hafızası önceden silinmişti değil mi? Hatta hepinizin hafızaları silinmişti. Ve Masal hatırlamıştı dediniz. Hatırlayamadığı bir şey olabilir.

Hepsi sustu. Anladığım kadarıyla Harun, Ecehan ve kim olduğunu bilmediğim bir adam konuşuyordu. Hastalığımın adı montonoyra demişlerdi. Nasıl bir şey acaba?

Yukarı odama çıktım. Tabletimden montonoyra hastalığını araştırdım. Edindiğim bilgiler çok ilginçti.

Montonoyra hastalığı çok nadir rastalanan bir hastalıktır. Kelime anlamı korkuların görünmesidir. Montonoyra hastaları bir yere gittiklerinde orayla ilgili bir korku hissederlerse o korkuları yaşarlar. Fakat zihinlerinde. Kendileri korkularını yaşarken aslında normalde çok daha farklı şeyler yaparlar. Örneğin, bir ormana gittiler. Kendileri farketmeden zihinlerinde korku oluştu. Bir anda her şey o korkuya göre şekillenir. Ormandaki korkuları da ağaçların devrilmesi diyelim. Kendileri ağaçların devrildiğini görürken aslında normalde ya çığlık atar, ya olduğu yerde tepkisiz kalır, ya intihara kalkışırlar ya da başka bir şey yaparlar. Bazı montonoyra hastaları zihin korkuyu yaşarken aslında hep yapmak istedikleri şeyi normalde yaparlar. Buna örnek verecek olursak eğer korkularında yine ağaçlar devrilirken aslında yanlarındaki kişiye sarılabilirler...

KalemHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin