Ölüm

67 6 0
                                    

Yaklaşık bir hafta geçti bize yapılan saldırının ve yangının üzerinden. Tabi biz bu süre içinde okulu iyice araştırdık. Diğer kalemler burdamı diye. Sonradan anladık ki Yiğit'in bulduğu kalemlik bizim diğer kalemlerimiz. En başta içinde 60 tane kalem var diye tahminde bulunduğum kalemlikten toplam 98 tane kalem çıktı. Hatırladıklarımı yeniden düşününce ben Emre Harun ve Melike hariç herkesin 14 kalemi vardı. Bizim ise 15. Yani bu durumda içlerinden 14 tanesi benim, 14 tanesi Melike'nin, 14 tanesi Harun'un du. Emre zaten kendi kalemleri almıştır diye düşündüm. Ama o zaman diğer kalemler kimlerindi?

Ben bunları düşünürken Melike yanımda kitap okuyordu. Çok canım sıkıldığı için sosyal medyada takıldım. Sonra bir mesaj geldi. Mesajı açmadım. Melike'ye baktım. Telefonunu eline almıştı. Sanırım onada mesaj geldi.

Off yine mesaj. Açmasak mı?(ben)

Aç gitsin ya nolcak?(melike)

İyi tamam.(ben)

Mesajı açtım. Çok yüksek bir sesle kahkaha attım. Mesaj okuldandı. Yani yanan okuldan. Şöyle diyordu

Okulumuzda çıkan yangından dolayı öğrenciler başka okullara gönderileceklerdir. Masal İlkay'ın gideceği okul Özel ******** Kolejidir. Öğrencinin kayıt işlemleri geçici olarak yapılmıştır. Bu hafta pazartesi günü öğrenciler ayarlanan servislere bineceklerdir. Servis numaralı ve öğrencilerin hangi sınıfta olduğu okul sitemizde yazılıdır. İyi günler

Yani şimdi boşyere telaş yaptık öyle mi? Aman neyse umarım diğerleriyle aynı servisteyimdir düşüncesiyle okul sitesine girdim. Ben, Melike,Emirhan ve Eylül aynı servisteydik. Harun, Sıla ve Ozan farklı servistelerdi.

Melike pazartesi 08.20'de aşşağıda olmamız lazım. Avantajlıyız çünkü kaydımız geçici olduğundan serbes gidicez. Hocalar falan bize karışamaz yani. Düşünsene ne mükemmel değil mi?

Evet bencede. Hem bu servis daha iyiymiş ya. Diğeri neydi öyle sabahın 08.00'inde aşağıda olmamız lazımdı.

Aynen ya.

Saat kaç?

21.30.

Oha o kadar olmuş mu?

Anlamadım ki valla. Neyse iyiki yarın pazar. Bence diğerkerinide alıp stadyuma gidelim. Ama sabah 6'da. O saatlerde fazla kişi olmaz hatta kimse olmaz. Rahatça çalışırız güçlerimize. Hem kalemleride deneriz.

Olur. Gidelim ben Eylül'ü arıyorum. Sende Harun'u ara. Onlar haber versinler diğerlerine. Bizde bu sırada meyve falan yiyelim.

Senden korkulur ha.

Korkun bendenn!!!

Melike öyle bir ses tonuyla söylediki kahkaha atamadan duramadım. Gülüşe gülüşe mutfağa gittik. Meyve abur cubur falan alıp odaya geri gittik. Bilgisayarı alıp film açtık. Tabi öncesinde diğerlerini arayıp haber verdik ve biz çok meşgulüz siz haber verir misiniz dedik. Onlar haber verirken biz film izlemeye başladık.

Film neredeyse 3 saat sürdü. İzlediğimiz film ise Harry Potter ve Melez Prens'ti.

Dumbledore ölmeyeydi iyiydi ya.(ben)

Aynen ha. Ya acaba bizde yapabilir miyiz ki ordaki büyüleri.(melike)

Düşünsene sinirimizi bozan kişilere direk AVADA KEDAVRA diyip öldürsek.(ben)

He ya aynen. Ya da crucio büyüsü yapıp acı çektirerek öldürsek.(melike)

Melike senden cidden korkulur.(ben)

KalemHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin