SIR Bölüm 4: YABANCI

89 3 4
                                    

- Ne oluyor orda ?

Birdenbire gelen bu sesle irkildim. O kadar inanmıştım ki yalnızlığıma bu ses uyandırdı beni. Karanlıkta tek başıma kalmıştım da biri bir mum yakmıştı sanki.

- Yok birşey.

dedi meymenetsiz serseri. Bu gelen her kimse hiç hoşlarına gitmedi belli. Sırıtmaların yerini panik almıştı çünkü. Merak etmiştim kim olduğunu. Yere düşerken incinen belimi zorlayarak döndüm arkamı.

- sen ??

O gelmiş; dün beni evine götüren genç. Şimdi de bulmuş beni. Yoksa beni mi takip etmişti. Sinirli bir şekilde gözlerini dikmiş o meymenetsizlere bakıyordu. Sonra göz ucuyla bana baktı ve bana doğru gelmeye başladı. Kolumdan tutup yavaşça kaldırdı beni. Öyle narin tutuyorki kolumu sanki incitmekten korkar gibi. Sonra gözlerindeki o anlam veremediğim sıcaklıkla baktı;

- iyi misin ?

öyle bir sormuştu ki hissedemiyordum acımı nerde olduğumu unutmuştum sanki.

-hı hı, diye başımı sallayabildim ancak.

Sonra onlara dönüp sinirli bir şekilde,

- ne istiyorsunuz kızdan ?

-Seni ilgilendiren birşey yok, yabancı olduğu belli, yol tarif ediyoruz, dedi pislik herif.

neyin yolundan bahsediyor bu. Tekrar üstüne atlamamak için kendimi zor tutuyordum. Sonra onun sesi kendime getirdi beni.

- Yanılmışsınız ! yabancı değil o, benim misafirim.

Kahraman falan mıydı gerçekten, yoksa kahramanlık mı taslıyordu. Ama ne olduğunun hiç önemi yok aslında. O beni korudu hem de tanımadığı halde korudu. Serseriler bozuldular bu cümleye;

- Tamam, öyle olsun.

deyip uzaklaştılar bizden. Şaşırdım. Neden ondan korktular. Onun bir sözüyle gittiler. Aklıma kötü kötü şeyler gelmeye başlıyordu. Yoksa o onlardan daha da kötü biri miydi ?

- Hadi gel eve gidelim, dinlen biraz.

- Ben sadece arabamı bulmak istiyorum

- Hava karardı. Yarın sabah birlikte bulmaya gideriz ama gel şimdi eve gidelim ne kadar tehlikeli olduğunu gördün.

Nasıl bu kadar sıcak konuşabiliyordu anlayamıyorum. Belki de rol yapıyordu.

- Sen deminki çetenin başı falan mısın, yani en büyükleri falan ?

- Saçmalamaya başladın yine. Teşekkür etmemek için mi yapıyorsun bunları ?

şüpheli bakmaya devam ediyordum hala. Sonuçta onu tanımıyordum. Birdenbire kolumu tuttu sonra,

- ne yapıyorsun ?

deyip ittim kolunu.

- Yürüyemezsin diye yardım etmeye çalışıyorum ama tamam kendin yürü hatta burda böyle kal o herifler yine gelsin. Artık ne yaparlar sana tahmin bile edemiyorum. Ne halin varsa gör !

Arkasını dönüp yürümeye başladı. Burda mı kalacaktım. Tek başıma. Bir yandan korkuyordum, bir yandan belimin acısı geçmiyordu, bir yandan açtım. Haklıydı burda kalırsam çok kötü şeyler gelecekti başıma. Ya onunla gidersem ?

Cehennemin ortasında kalmıştım ve bu cehennemde tek güvenebileceğim kişi bir yabancıydı.

SIRHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin