Bu bölümün ithafı için yine bir istisna yaptım ama bölümü en sevdiğim hikaye "Darcy"nin yazarı zeynepsahhin'e ithaf ediyorum. Bu arada yeni hikayem Ömür Boyu'na bakar mısınız?
Ronaldo ile eşyalarımızı bırakıp merdivenlerden aşağı inmeye başladık. O sırada geçen senden tanıdığım kişiyi, yani Burak'ı gördüm. Burak, yanıma geldi ve Ronaldo hiç yokmuş gibi benimle konuşmaya başladı:
-Merhaba, Ben Burak. Ya sen kimsin?
Salak işte, bana aşık olmuştu.
-I don't know Turkish. I'm Spanish. (Türkçe biliyorum. Ben İspanyolum.)
-Okey. Hello my name ise Burak. What is your name? (Tamam. Merhaba, benim adım Burak. Senin adın ne?)
-Hola, my name ise Bella. (Merhaba, benim adım Bella)
-Now you're going to live in Turkey? (Artık Türkiye'de mi yaşayacaksın?)
-Yes, then, I'm in Turkey. (Evet, bundan sonra Türkiye'deyim.)
-Only you got here? So from abroad. (Sadece sen mi geldin? Yani yurtdışından.)
-No, I'm not the only one. My brother and my best friend arrived. (Hayır, sadece ben gelmedim. Ağabeyim ve en iyi arkadaşım daha geldi.)
Konuşmamız bu kadardı. Ama eminim ki Burak benim en iyi arkadaşımı kız sandı. Ama sınıfta onun bir erkek olacağını görecekti nasıl olsa. Öyle değil mi?
Bu çok kısa bir bölüm oldu ama bundan sonraki bölümleri daha uzun yazmaya çalışacağım. Ömür Boyu adlı hikayem okunmak için sizi bekler :D
Öptüm ♥♥♥
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sıra Bende
Teen FictionSesin bana öyle güzel geliyor ki... Âdeta bir şarkıcının sesi gibi. Sen her konuştuğunda şarkı söylemiş oluyorsun ve sen şarkı söyledikçe benim sana karşı sevgim daha da artıyor. Ben her zaman senin şarkılarını dinledim. Ama artık şarkı dinlemek değ...