Ona uzun uzun sarıldım. Ayrıldığımız da ister istemez göz yaşlarım akmaya başlamıştı. Bana o kadar duygulu bakiyordu ki o an keşke ona aşık olabilseydim diye düşünmeye başladım. Elini yanagima koyarak konuşmaya başladı :
- Teşekkür ederim Young
- Ne için.
- Bana sarıldığın için. Beni mutlu ettiğin için.
- Ben bir sey yapmadım. Bana anlattigin onca acı dolu hikayeden sonra bunu sana çok göremezdim. Hem sen bunu fazlasıyla hak ediyorsun. Keşke sana aşık olabilseydim. Keşke seni mutlu edebilseydim. Özür dilerim.
- Şşş sakın. Sen bana şu hayatta verebileceğin en guzel hediyeyi verdin. Şimdi özgürsün, istedigin yere gidebilirsin. Ana yol fazla uzakta değil.
- Peki sen, senin de gelmeni istiyorum.
- Eğer gelirsem beni hapse atarlar ve ben ömrümün geri kalanını o kokuşmuş kara delikte geçirmek istemiyorum.
-Seni şikayet etmicem. Sonuçta bana bir şey yapmadin. Ayrıca Yoongi beyden seni işe geri almasını isteyeceğim.
-Böyle bir şeye gerek yok Young. Ayrıca ben sana daha ne yapabilirim. Sana taciz ettim. Kaçırdım. Lütfen şimdi beni burda bırak ve git.
-Hayır Jungkook. Ben senin istediğini yaptım. Şimdi sıra sende. Birlikte Yoongi beyin yanına gidiyoruz ve her şeyi hallediyoruz.
- Young ger-
- Aaa amma naz yaptın sende hadi itiraz istemiyorum.
- Sen nasıl bir meleksin ya ?
Ona gülümseyip birlikte yola çıktık. Zaten az ileride arabası vardı. Açıkçası görünce şaşırmıştım. Ona sorduğumda Yoongi beyin garajında ki arabalardan birini aldığını söyledi. Kısa bir süre sonra eve gelmiştik. Ama Jungkook arabadan inemiyordu. Onun elini tutup cesaret vermeye çalıştım. Bana tebessüm edip kapıyı açtı ve arabadan indi. Peşinden bende inince kapıya doğru ilerledik. Ben zili çalınca durup beklemeye başladık. Kapıyı temizlikcilerden biri açınca Yoongi beyi sordum ama evde olmadığını söyledi. Içeri girip salonda beklemeye başladık. Yoongi bey hala gelmeyince Jungkook a duşa gireceğimi soyleyip yukarı çıktım. Kıyafetlerimi çıkarıp kendimi sıcak suyun altına attım.
Yoongi nin gözünden ...
Sabah erkenden kalkıp karakola gittim. Ama lanet olsun ki hiç bir gelişme yoktu. Young u bulamadığım her an beynimin suyu çıkıyormuş gibi hissediyordum. Peki neden. Bunun normal olduğunu hiç sanmıyorum. Sanırım bu insanların dillerinden düşürmedikleri aşktı. Ama emin değilim belkide kendimi kandırıyorumdur. Şirkete gidip biraz oradaki işlerle oyalandıktan sonra eve gitmeye karar verdim ve vakit kaybetmeden arabama atladım. Eve geldiğimde kapıyı çaldım. Bir süre sonra kapı açıldı. Içer girip üzerimdeki montu çıkarıp salona doğru ilerledim. Ama gördüğüm manzarayla gözlerim fal taşı gibi açıldı. Jungkook karşımda durmuş bana bakıyordu. Sinirle yanına gidip yakasına yapıştım ve " Senin ne işin var lan burda hayran herif. Young nerede söyle çabuk. " diye bağırmaya başladım. Cevap vermeyince elimi yumruk yapıp tam yüzüne geçirecektim ki bir anda arkamdan gelen sesle duraksadım.
Young un gözünden ...
Banyodan çıktığımda kendimi yeni doğmuş bebek gibi hissediyordum. Çok rahatlamıştım. Hemen uzerimi giyinip aşağıya inecektim ki birden bağrışma sesleri duyunca hızla merdivenlere yöneldim. Aşağı indiğimde Yoongi bey gelmişti ve Jungkook u dövmek üzereydi. Hemen ona "Yoongi bey, durun " diye seslendim.Jungkook a vurmamıştı. Hemen yanlarına gittim. Yoongi beyin kolunu tutup onu sakinleştirmeye çalıştım :
- Yoongi bey durun lütfen.
-Young görmüyor musun sana taciz eden üstüne üstlük bide kaçıran adam şu an karşımda ve sen benim ona vurmama izin vermiyorsun. Bu arada sen nasıl kurtuldum bunun elinden ?
Istemeden gulmustum. Tekrar ciddiyetimi takınıp konuştum :
- Gecip oturun ve Jungkook a dokunmayın. Ben size her şeyi anlatacağım.
-Offffff tamam. Ama çabuk ol kendimi ne kadar tutabilirim bilmiyorum.
Birlikte koltuklara gecip oturduk. Ben baştan sona her şeyi Yoongi beye anlattım. Beni resmen ağzı açık dinlemişti. Son olarak ondan bir sey isteyeceğimi soyledim. Bana başını sallayinca, Jungkook u polise şikayet etmeyeceğini ve onu işe geri almasını istediğimi söyledim. Açıkçası ilk başta baya tepki göstermişti. Ama ben uzun uğraşlar sonucu ikna etmeyi başarmıştım. Bir süre sonra Yoongi bey yorgun olduğunu soyleyip yatmıştı. Bizde Jungkookla bas başa kalmıştık. Bana sonsuz kere teşekkür etti. Aramızda bir süre konuştuktan sonra duşa girip yatacağını söyledi. Kafami sallayıp bende odama çıktım. Ean yatakta uyuyordu. Onu çok özlemistim. Gidip yanagina bir öpücük kondurdum ve bende yatağa girdim. Çok geçmeden gözlerim kapanmaya başladı. Sonunda kendimi uykunun kollarına bıraktım ve derinliklere doğru yolumu çizdim.
Sevgili okurlarım. Biliyorum bu bölüm çok kısa oldu ama tıkandım, ilerleyemiyorum. Umarım diğer bölüm daha uzun olur. Sizi seviyorum. HOŞÇAKALIN.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MUTFAKTAKİ AŞK
RomanceTek küçük kız kardeşiyle yaşayan ve iş arayan bir abla ve sevgilisinden yeni ayrılmış ve mutfağına aşçı arayan bir Yoongi Size de cazip geliyorsa haydi buyrun okumaya 😊😊